Elektrik Mühendisleri Odası yaz mevsiminin en sıcak günlerini yaşandığı bir dönemde pek çok bölgede yapılan elektrik kesintilerinin, enerji yönetimindeki zafiyeti ortaya koyduğunu belirtti. Kesintilere kuraklık, yangın ve benzeri bahanelerin gösterilmesinin mümkün olmadığının altı çizilen açıklamada, “Her yıl olduğu gibi Ağustos ayında aşırı sıcakların etkisiyle puantta (elektrik enerjisi talebinin en yüksek olduğu saatlerde kullanılan elektrik enerjisi miktarı) artış olması beklenen bir durumdur. Bu kadar yüksek kurulu güç kapasitesine rağmen üretim- tüketim dengesinin sağlanamaması tamamen yönetimin beceriksizliğidir” denildi.

“LİYAKATSİZ YÖNETİMİN ZAAFİYETİ, PLANSIZLIK VE EĞİTİMSİZLİK”

Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi’nin (TEİAŞ) sistem operatörü olarak sorumluluklarını yerine getirememesinin en çarpıcı örneğinin 31 Mart 2015 tarihinde enterkonnekte sistemin çökmesi sonucu tüm ülkede saatlerce süren elektrik kesintisi olduğunu hatırlatan EMO, “Sistem çökmesinin temel etkenleri; elektrik sisteminin kamusal yapısının parçalanarak bütünlüğünün bozulması ve üretim kapasitesinin büyük ölçüde özelleştirilmiş olması, siyasi baskılara karşı savunmasız hale getirilmiş liyakatsiz yönetimin zafiyeti, plansızlık ve eğitimsizliktir. Bir kez daha uyarıyoruz, TEİAŞ`ın özelleştirilmesi halinde elektrik sisteminde yeni çökmelerin yaşanması kaçınılmazdır” görüşü dile getirildi.

“BAHANE ÜRETİLEREK FELAKETE DAVETİYE ÇIKARILIYOR”

Türkiye her geçen yıl kuraklıkla daha fazla karşılaşılmasına karşın hiçbir önlem alınmamasını eleştiren EMO açıklamasında şöyle denildi; “Bu gerçekliğe rağmen önlem alınmadığı anlaşılmaktadır. AKP iktidarı bu ülke insanına karşı kendini sorumlu hissetmemekte, sürekli bahaneler üreterek bir sonraki felakete davetiye çıkarmaktadır. Elektrik kesintilerinden dolayı sanayi üretiminde yaşanacak kayıplar ve beraberinde getireceği ekonomik açmazlar ya da yurttaşların sağlık sorunları ve belki de ölümlerin sorumluluğunu kim alacaktır?”

“ENERJİYİ BOŞA HARCAYACAK UYGULAMALARDAN VAZGEÇİLMELİ”

EMO, enerjinin verimli, doğru ve etkin kullanımı büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Uygulanacak ulusal verimlilik programları ile tüketilen enerjinin yüzde 15-20 kadarını sanayide ve konutlarda tasarruf etmenin mümkün olduğunun altını çizen EMO, “Enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve dışa bağımlılığın azaltılması noktasında yenilenebilir enerji kaynakları, verimlilik ve tasarrufu temel alan politikalara öncelik verilmeli, enerjimizi boşa harcayacak uygulama ve planlamalardan vazgeçilmelidir” çağrısı yaptı.