Diyalektiğin kanunu: Her şey zıttı ile vardır. Sıcak- soğuk. Nefret- sevgi. İyilik- kötülük. Fakirlik- zenginlik. Dürüstlük- yalancılık. İlericilik- gericilik. Bütünlük- bölünme. Demokrasi-diktatörlük. Devrim- karşı devrim. Her şey zıddını kendi içinde taşır.

Şaşmaz kanun:

Zıtların birliği.

Aç tavuk varsa.

Tok tavuk da vardır.

Aç tavuklar çoğunluk.

Tok tavuklar azınlık.

Aç tavuk, rüyasında bolluk bereket görür. Tok tavuğun rüyası ise; “üzerine çöktüğü darı ambarını bırakmamak” üzerinedir. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AKP Tokat Danışma Meclisi’nde konuşmuş. Muhalefet partilerinin “iktidara geleceğiz” sözlerine gönderme yaparak; Aç tavuk kendini darı ambarında zannedermiş” atasözünü hatırlatmış: “Cumhuriyet Halk Partisi... İster çatla ister patla... Aramızda şu anda 15.5 puan var. 15.5 puan... Öyle, yok öyleydi, yok böyleydi... 2023 yılında şapka düşecek, keliniz görünecek. Benim kelim hep açıktır. Ama sizinki görülecek...” demiş.

Gerçek olabilir mi?

★★★

Bazı anketler ısrarla tersini söylüyor. AKP’nin en yaman anketçisi İYİ Parti’ye geçti. AKP’nin kalesi Konya’da pancar çiftçileri AKP’li adayı değil muhalefet adayını seçtiler. Belediye seçimlerinden önce de iktidar partisi AKP’nin bakanları, eski başbakanları, yeni başkanları, anketçileri; İstanbul, Ankara, Adana, Antalya, Mersin kentlerini sırayla sayıyor; “15 puan öndeyiz- 20 puan öndeyiz” açıklamaları ile halk desteğini kaybetmiş olmalarının bocalayışını “öndeyiz söylemleri” ile örtüyorlardı.

İstanbul’u.

Ankara’yı.

Adana’yı.

Antalya’yı.

Kaybettiler.

Bu açıdan bakınca;  “öndeyiz...” övünmeleri;tok tavuk rüyası” gibi kaldı.

★★★

Merak ediyorum.

Bu tok tavuk rüyaları” dinleyenlerde acaba “umut” mu yoksa “öfke mi” yaratıyor? Dikkatinizi çekmek isterim: İktidar adamları; ülke insanının yarısını ve hatta yarısından fazlasını “düşman göstermek” üzerine konuşup, bağırıp, çağırıp korkutma mihveri etrafında kilitlenmiş dönüp duruyorlar. Ve son bir yıl içinde; en beğendikleri, en benimsedikleri  “tahminlerini” TV ekranlarından uzun uzun, “gerçek niyetine” anlatıyorlar.

İzlemişsinizdir.

Diyorlar ki:

AKP’nin oyları düşmüş ve Başkan Erdoğan’a destek azalmış olsa bile muhalefet partileri, “Başkanlık sistemini referanduma gerek olmadan değiştirecek” çoğunluk olan 400 milletvekilliğini asla kazanamazlar. 360 milletvekilliğini bile alamazlar. Yine de diyelim ki, Meclis’te 360 milletvekili koltuğunu kazandılar.

Anayasa yapacaklar.

Onu hiç yapamazlar.

Çünkü aralarında derin fikir aykırılıkları var, anlaşamazlar. Hadi anlaştılar diyelim “yeni anayasa yapsalar bile” aradan bir yıl geçmiş olacak. 2024’te “referanduma gidilecek” halk, onların gerçek yüzünü 1 yılda görmüş olacak ve bu referanduma “evet” demeyecek.

★★★

Tok tavuk rüyası.

Sınır tanımıyor.

Şöyle devam ediyorlar: “diyelim ki halk başkanlık sistemini kaldıran ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönen yeni Anayasa’ya referandumda evet” dedi. O zaman Meclis dağılacak. Yeni seçilmiş muhalefet milletvekilleri, vekilliklerini kaybedecekleri bu duruma geçit vermezler.

Diyelim ki verdiler.

Erken seçim yapıldı.

Yeni cumhurbaşkanı da yine muhalefet ittifakından” seçildi. Bu kez de yeni cumhurbaşkanına koltuk tatlı gelir “verdiği sözde durmaz” böylece halk tekrar Tayyip Erdoğan’ı desteklemeye döner.

Aylarca böyle anlattılar.

Tok tavuk rüyası.

Ömür biter.

Darı lezzeti bitmez!

★★★

Aç tavuğun rüyası ve tok tavuğun rüyası da; uyku sırasında gerçekmiş gibi yaşanan bir yığın hayali olaylar dizisine dayanır. Rüyaların kaynağı bilinç dışındadır. Bu açıdan bakınca; gerçeğin peşinde olan birisi kalksa ve halka; “Şu andaki başkanlık sistemi ile mi iyi yönetildik yoksa bundan önceki sistem geri gelsin ister misiniz?” diye sorsa:

Yüzde 80.

“Öncekini isterim” der.

Yoksulluk sınırı:

10 bin TL’yi aştı.

Açlık sınırı:

3 bin TL’yi geçti.

Toplumun yüzde 60’ının alım gücü azaldı. İşsizlik alev oldu. İşi olanların da yüreğine ya işsiz kalırsam korkusu” düştü. Allah, Kur’an, din, bayrak, vatan değerlerinin alet edilerek yandaş zengin yaratıldığını görmek için sosyoloji profesörü olmak gerekmiyor. 98 yıllık Cumhuriyet tarihinde ilk kez “kişi başı gelir 7 yıldır sürekli” düşüyor. Devlet yardımına muhtaç hale gelen yoksul aile sayısı son 1 yılda ikiye katlandı. Tayyip Erdoğan’ın getirdiği “Başkanlık düzeni” iki koldan yürüdü. Sayısı çok az üç- beş müteahhit yeni cins tok tavuklar (yeni zenginler) yarattı. Yeni cins tok tavuklara (yeni zenginlere) devlet ambarını (devlet kaynaklarını) acımasızca, vahşice soydurdu. Kümes sosyal patlama noktasına geldi.

Tavuklar da uyandı!