7 Haziran 2013... Başbakan Erdoğan grup toplantısında Gezi olaylarına katılanlar hakkında konuşurken şöyle dedi: “Çok önemli bir yakınımın gelinini Kabataş’ta yerlerde sürüklediler!”

11 Haziran 2013... Başbakan şöyle dedi: “Çok önemli bir yakınımın gelinini Başbakanlık ofisimin yanında yerlerde süründürdüler, kendisini çocuğunu taciz ettiler. Bu mudur özgürlük, çevrecilik?”

Açıklama gündeme bomba gibi düştü...

13 Haziran 2013... Bahçelievler Belediyesi’nin AKP’li başkanının geliniydi Başbakan’ın sözünü ettiği gelin... Star gazetesinden Elif Çakır’a röportaj verdi. Kabataş’ta 70-100 kişilik deri eldivenli, bandanalı güruh tarafından saldırıya uğradığını, tekmelerle dövüldüğünü, altı aylık bebeğinin havalara atıldığını, gruptakilerin üzerine küçük abdestlerini yaptıklarını en ince ayrıntısına kadar anlattı.

Gazeteci Elif Çakır, anlatılanların mobese kayıtlarında olduğunu, gelinin başına gelenlerden sonra her saat başı yıkanma ihtiyacı hissettiğini, bebeğinin sütten kesildiğini ekledi röportajına.

Memleketin ünlü gazetecileri olayın peşini bırakmadı. Onlardan biri mesela, mobese görüntülerini izlediğini, durumun vahim olduğunu yazdı.

Cumhuriyet savcılığı devreye girdi. Bölgedeki mobeseler tarandı. 1800 saatlik kayıt, Foto Film Şubesi’nce kaydedilmiş 200 saatlik kamera görüntüsü, Güvenlik Şube’den alınan 50 saatlik kayıt, TEM Şube’den alınan 450 saatlik kayıt, Çevik Kuvvet’ten gelen 60 saatlik kayıtlar ve o gün bölgede sosyal medyada paylaşılan görüntüler tarandı ama zavallı geline saldıran 70-100 kişilik gruba rastlanmadı. Savcılık idrarlı olduğu belirtilen kıyafetleri DNA testi için istedi, fakat gelin adli tıp muayenesine gitmedi!

Başbakan Erdoğan haklı olarak ve de çok doğru yaparak Kabataş olayını gündeminde tuttu. Aylarca her konuşmasında gelinden bahsetti!

Olaydan 9 ay sonra... Gelinin Kabataş İskelesi önünde beklediği süreyi içeren kamera görüntüleri yayınlandı! Gelinin yanından küçük bir grup geçip gidiyordu. Saldırı yoktu. Bir süre sonra da gelinin eşi geliyor ve birlikte gidiyorlardı!

Görüntülerden sonra... Elif Çakır’ın avukatı Fidel Okan, “Şu gerçek ki; o ana kadar olaya herkes inanmıştır. Olayın gerçek olmadığını sadece gelin bilmektedir! Olayı ilk abartan, yalanlarla süsleyen gelindir. Diğerleri ise yalanlara ekleme yapmıştır” dedi!

Mobese görüntülerini izlediğini söyleyen gazeteci ise, aslında görüntüleri izlemediğini açıklayarak(!) “Hatamın farkındayım. Üzgünüm ve özür diliyorum” dedi!

15 Şubat 2014... Başbakan Erdoğan Haliç Metro köprüsü açılışında konuştu: “Gezi olayları sırasında Kabataş’ta yavrusu ile beraber bir kızımıza yapılan saldırı ile alakalı onun üzerinden oynamaya başladılar. Milletim bunu yutmaz.”

19 Şubat 2014... Başbakan Erdoğan, Kabataş olayı ile ilgili olarak, “Başbakan çıkıp özür dileyecek mi, yoksa Adli Tıp raporunun arkasına saklanıp daha da küçülecek mi” diye kendisine çatan MHP lideri Devlet Bahçeli’ye kızdı, şunu dedi: “MHP Genel Başkanı dün çıkmış, bakın çok enteresan. Kabataş olayından dolayı Başbakan özür dilesin diyor. Şu hale bak ya! Ey Bahçeli, Gezicileri savunmak sana mı kaldı!”

6 Mart 2015... Cumhurbaşkanı Erdoğan Kadın İşçileri Kurultayı’nda konuştu, “Gezi olayları sırasında bir anne yanında çocuğu olduğu halde Kabataş’ta tacize maruz kaldı. Kimse o kadını taciz edenleri kınamadı, peşine düşmedi” diyebildi!

***

Ve 3 Aralık 2022... Birgün gazetesinden Timur Soykan Türkiye’nin günlerdir konuştuğu haberi patlattı: İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusunun kızı, anne babasının kendisini 6 yaşındayken cemaattin bir müridiyle evlendirdiğini, çocukluğu boyunca her gün cinsel istismara uğradığını anlatarak şikayetçi oldu!

3 Aralık, tık yok! 4 Aralık oldu, yok! 5 Aralık oldu, yok! 6 Aralık oldu, yok! 7 Aralık oldu, yok! 8 Aralık oldu, yok! 9 Aralık oldu, yok! (Bekliyoruz, bakalım bugün bir açıklama yapılacak mı?)

Kabataş gelininin haberini Türkiye’ye ilk duyuran, binlerce saatlik görüntü taramasına rağmen öyle bir olaya rastlanmadığı için savcıların dava kapatılsın dediği, görüntüleri izledim diyen gazetecilerin yalandı, aslında izlemedim diye özür dilediği, röportaj yapan gazetecinin avukatının, ‘olayı yalanlarla süsleyen gelindir. Diğerleri ise yalana eklemeler yapmıştır’ dediği olayın peşini yıllar sonra bile bırakmayan Erdoğan, 6 yaşındayken cemaat gelini yapılan kızla ilgili tek kelime etmedi...

Gelinim sana söylüyorum, gari gerisini kim anlarsa anlasın!