Merkez Bankası (TCMB) politika faizini bugün yüzde 8,5'ten yüzde 15'e yükseltti.

Hafize Gaye Erkan başkanlığındaki ilk toplantıda imza atılan 650 baz puanlık faiz artışı, çoğu iktisatçının beklentisinin altında ve genel beklenti aralığının da en alt kademesinde oldu.

Piyasada tahminler yüzde 14 ile yüzde 40 aralığında değişirken, ortalama beklenti AA anketinde yüzde 19,75, Reuters anketinde yüzde 20, Bloomberg anketinde yüzde 25 olmuştu.

Öte yandan TCMB, enflasyon ana eğilimindeki yükselişe işaret ederek faiz artışlarının kademeli olarak devam edeceği mesajını verdi.

Karar sonrası döviz kurları, CDS ve borsada yükseliş görüldü. Karar öncesinde 23,49'e kadar gerileyen dolar/TL, karar sonrası 24,62'yi gördü. Euro/TL'de de 25,71'den 27,05'e sert artış oldu. Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksinde de hem kur artışı hem de faizlerde beklenenden az artış olmasıyla birlikte yüzde 4'e yakın artış görüldü.

Prof. Dr. Cem Başlevent, gelişen piyasalar fon yöneticisi East Capital'in kıdemli danışmanı Emre Akçakmak, ekonomist Dr. Murat Kubilay ve Dinamik Yatırım Baş Ekonomisti Enver Erkan kararı sozcu.com.tr'ye değerlendirdi.

Prof. Dr. Cem Başlevent

'ŞİMŞEK'İN SEÇİM SÖZÜNÜN NEDENİ ANLAŞILDI'


"Basına sızan haberlerden kademeli bir faiz artışının tercih edileceği anlaşılıyordu. Nitekim mevcut enflasyonun epeyce altında kalan bir oran belirlendi politika faizi için" diyen Başlevent, "Mehmet Şimşek'in neden 'keşke yerel seçim hemen olup bitse' dediği de anlaşıldı" yorumunu paylaştı.

Şimşek'in geçen hafta TÜSİAD ve banka genel müdürleriyle yaptığı toplantılarda yapılması gerekenlerin zaman alacağını belirterek, “Keşke yerel seçimler yarın olup bitseydi” diye yakındığı iddiası basına yansımıştı.

'BORSADA OLUMLU KARŞILANDI'


"Belli ki seçim öncesinde enflasyonla mücadelede çok tedbirler alınması istenmiyor" diyen Başlevent, yaz mevsiminde turizm gelirlerinin de katkısıyla döviz kurlarının bu düzeylerde kalması ve yeni bir enflasyon dalgası yaratmasının engellenmesi için çalışılacağına işaret etti.

Mevduat faizlerinin zaten politika faizinden bağımsız şekilde oldukça yüksek oluğuna dikkat çeken Başlevent, "Yine de politika faizinde sınırlı bir artış yapılmasının borsa tarafında olumlu karşılandığını gördük. Yüksek bir artış, para çıkışı endişesiyle borsada satış getirebilirdi" dedi.

Emre Akçakmak

'ACABA DEDİRTTİ'


Akçakmak, faiz artışının beklentilerin altında kaldığına işaret ederek "Artışın yüzde 15’te kalmasının son günlerde git gide yükselmekte olan beklentiler içinde olan piyasa oyuncularına 'acaba' dedirttiğini söyleyebiliriz" değerlendirmesinde bulundu.

Lira’daki değer kaybı ve CDS’lerdeki yükselişin "kararın olumsuz algılandığını" gösterdiğini belirten Akçakmak, "Hisse senetlerindeki yükseliş de enflasyondaki beklenen düşüşün biraz daha gecikmeli gelebileceğinin fiyatlandığına işaret" dedi.

'CUMHURBAŞKANI'NIN HAZIR OLMADIĞININ İŞARETİ'


Murat Kubilay, kararın beklentisine paralel olduğunu belirterek "Faizin yüzde 15 ya da yüzde 16'ye yükseltilmesini bekliyordum fakat bunun tek artırım olmayacağını, birkaç toplantı daha süreceği görüşündeydim. Karar ve metindeki mesajlar da bu doğrultuda oldu" dedi.

Muhtemelen temmuz ve ağustos aylarındaki PPK toplantılarında da faizlerde artış olacağını belirten Kubilay, "Aynı ölçüde mi olur, yoksa biraz daha küçültülerek mi yapılır, bilmiyorum, fakat çok küçük artışlar olursa bundan sonra, yılın ilerleyen aylarında ek artışlar deneme durumunda kalabilirler" yorumunu paylaştı.

Bugünkü artışın, "yüzde 24-25 seviyesinin üzerindeki bir politika faizine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hazır olmadığının işareti" olduğunu belirten Kubilay, "Zaten yerel seçimlere de yaklaşıldığı zaman TL likiditesinin, yani kredilere bağlı olarak piyasada dönen TL'nin azaltılamayacağını da göreceğiz" dedi.

Dr. Murat Kubilay

'ZAMAN İYİ DEĞERLENDİRİLMEZSE SIKINTI YAŞANIR'


Sadece ticaretin güçlü olması değil talebi de güçlendirmek için temel ihtiyaç kredisi hariç konut kredisi, araç kredisi gibi kredilerin çok kısılabileceği görüşünde olmadığını dile getiren Kubilay, şöyle devam etti:

"Bu karar önceki kararlara göre tabii ki daha olumlu ancak etkisi sınırlı olacaktır. Öte yandan, sadece para politikası değil eylül ayında açıklanacak Orta Vadeli Plan ile de maliye politikası tarafı da takip edilecektir.

Özetlersek; en kötüden en azından şimdilik dönmüş olduk. Türkiye ekonomisi zaman kazanmış oldu ama bu zamanın değerlendirip değerlendirilmeyeceği yaz aylarında belli olacak. Aksi takdirde sonbahardan itibaren zorlukları göreceğiz, yerel seçimlere giderken çok sıkıntılı günlerle bir kez daha karşılaşacağız.

Yerel seçimler sonrasını konuşmak için henüz erken fakat en nihayetinde Türkiye ekonomisindeki fiyatların normale dönmesi gerektiği zaman maalesef hem iş dünyasında hem topluma ciddi yük bindirilmiş olacak."

Enver Erkan

'ŞOKTAN KAÇINMAK İSTİYORLAR'


Enflasyonla mücadele ve özellikle parasal aktarımın işleyişinin güvenilirliği açısından elbette daha yüksek bir faiz artışı beklenebilir" diyen Erkan ise "Burada ekonomik aktivitenin sürekliliği ve finansman başta olmak üzere maliyetlerin daha kolay yönetilebilmesi perspektifi, kademeli yaklaşımın benimsenmesinde etkili olmuş görünmektedir" dedi.

Erkan, "TCMB sıkılaştırma sürecine daha yumuşak bir başlangıç yaparak finansal ve reel piyasaları şok etmekten kaçınmak istiyor gibi görünüyor" değerlendirmesinde bulundu.

Bugünkü karardan değişken faiz oranları, ticari kredi faizleri, TCMB'ye endeksli kredi kartları, avanslar ve TLREF'e dayalı faiz oranlarının etkileneceğine işaret eden Erkan, "Faiz artışı beklentilerin altında olmakla birlikte birkaç adımın ilki olarak kabul edilebilir" dedi.