Takımlarımızın normalde bize rakip olamayacak takımlarla ilk turlarda oynayıp kazanması bir nevi sezona ciddi hazırlık ve kazanma alışkanlığı açısından önemli.

Her mevki için yapılan birden çok transfer bu uzun yolculukta Fenerbahçe için büyük avantaj gibi görünse de, takımın iki kanat oyuncusunun da ters ayaklı olması hücumda derinlik ve genişlik açısından bir dezavantaj yaratmakta. Çünkü ters ayaklı kanat oyuncuları hücumda son viraja gelince otomatik olarak içe kat ederek, hücumda yaratılması gereken derinlik ve genişliği öldürüyor.

Bu maç özelinde oyuncu kalitesinin bariz üstünlüğü ile erken bulduğumuz gol sonrası, ikinci gelişinde Maribor’un basit bir pozisyonda penaltı kazanması Fenerli oyuncuların çabuk konsantrasyon kaybına uğradığını göstermekte ki, daha ciddi rakiplerle oynarken bu sorun başlarına iş açabilir. Hatırlayın ilk maçta da Fenerbahçe benzer bir şekilde gol yemişti.

2. yarı bir avuç seyircinin çıkardığı olayların bir türlü kontrol altına alınamaması, bu seviyede bir müsabakanın güvenliğinin sağlanamamış olması Slovenya emniyeti açısından ciddi soru işaretleri oluşturdu. Gerçi onlara da hak vermek lazım. Adamlar seyirci, fanatizm, tribün terörü falan görmedikleri için, bizdeki mahalle maçlarında bile çıkan kuru gürültüyü çözemediler, yarım saat!

Maça verilen aradan sonra herkesin tadının kaçtığı maçta üstün oynayan Fenerbahçe peş peşe bulduğu gollerle beklenen şekilde turu geçmeyi bildi.