İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu göreve gelmesinin dördüncü yıl yıldönümünde Haliç Kongre Merkezi’nde gazetecilerin karşısına çıktı.

Görünürde mevzu, İmamoğlu’nun İstanbul’a kazandırdıklarıydı.

Fakat herkes CHP’deki tartışmaya dair ne söyleyeceğini merak ediyordu.

Gözlerim salonda CHP’lileri aradı.

İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu yoktu. Gerçi Kaftancıoğlu’nun geçerli bir mazereti vardı.

Ancak İstanbul milletvekillerinden yalnızca Özgür Karabat ve Feti Açıkel katıldı.

MYK üyeleri gelmedi.

Belediye başkanlarının yarısı yoktu.

İmamoğlu, CHP’lilerin sınırlı katılım gösterdiği bir etkinlik yaptı.

17. SAYFA

İmamoğlu’nun 17 sayfalık konuşma metninin 16’sı belediyeye ayrılmıştı.

Beklenen mesaj 17. sayfadaydı.

İmamoğlu, “Çaresizlik ve ümitsizlik Türkiye’yi giderek muhalefetsiz bir otoriterliğe doğru sürüklüyor” dedi.

Toplumun CHP’den değişim beklediğini anlattı.

“Bu değişimi gerçekleştiremezsek ne vatandaşların beklentisini karşılayabiliriz ne de bulunduğumuz mevzileri koruyabiliriz” dedi.

“Bu tablo devam ederse yerel seçimlerde başarı şansı kalmaz” diye vurguladı. Sadece vitrini ve söylemi değiştirmenin yetmeyeceğini anlattı. Muhalefetteki yenilenmenin yeni ittifak mimarisinin anahtarı olduğunu söyledi.

‘BEKLENTİMİ KARŞILAMADI’

İmamoğlu, ikinci oturumda gazetecilerin sorularına yanıt verdi. İlk sözü aldım.

Geçen cuma günü Kılıçdaroğlu’na bir mesaj göndererek en geç salı günü grup toplantısında “Olağan kurultayda aday olmayacağım” demesini istediği yönünde iddiaları hatırlattı.

Ancak Kılıçdaroğlu’nun, beklediği mesajı vermediğini kaydederek, şu soruyu sordum:

“Bu durumda yol haritanız ne olacak?”

İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’na “Çekil” demediğini, kendisine süre vermediğini söyledi. Ancak hafta içerisinde açıklama beklediğini doğruladı.

Ve ekledi:

“Elbette ki bu haftayı önemsediğimi kendileri biliyor. Salı grup toplantısıyla birlikte sürece dair bir tarif ya da değişimle ilgili konuştuğumuz kavramlara dair bir gelişme beklendiği doğrudur. Bu şahsi bir mesele de değildir. Bir beklentidir, toplumsal bir beklentidir. Benim beklentilerimi karşılamamıştır.”

‘DEĞİŞİME LİDERLİĞE TALİBİM’

İmamoğlu, CHP Genel Başkanlığına aday olmak gibi kavramın konuşulmadığını söyledi. “Ben hiçbir zaman kendime bir makam biçmedim” dedi.

“Ben değişim sürecine talip olduğumu ve buna liderlik etmeye hazır olduğumu ifade ettim doğrudur. Ama bu bir süreç tarifidir. Makam tarifi değildir” dedi.

“Kurultayda aday olacak mısınız?” diye sordum.

Dedi ki:

“Benim sunduğum yöntemin içerisinde adaylık ilanı yok. Bir değişim talebi var.”

BİLDİRİYİ ELEŞTİRDİ

İmamoğlu, il başkanları bildirisini de eleştirdi. Bildiriyi dört il başkanının hazırladığını vurgulayarak, “Bu metnin 81 il başkanının kabul edebileceği ya da fayda sağlayabileceği içerik olduğunu düşünmüyorum” dedi.

Bildiride, kendisine imada bulunulduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

“İmalı ifadelerin il başkanlarının ortaya koyacağı bir açıklama metinine yakışır olduğunu düşünmüyorum. 81 il başkanının aynı görüşte olduğu düşünmüyorum.”

“VASAT AÇIKLAMA”

İmamoğlu, geçen hafta CHP MYK üyesi Bülent Kuşoğlu’nun, yargılandığı Ahmak Davası’nı hem genel başkanlık hem de İBB adaylığı için ‘sıkıntılı’ olduğunu söylemesine yanıt verdi.

Şunları söyledi:

“Onun siyasi yasağı var’ klişesiyle günde getirmek çok acı. Ne yazık ki çok vasat açıklamalar. Vasat açıklamanın sahibinin muhatabı ben değilim, genel başkanımız. Genel başkanımızın gereğini yapacağına inanıyorum. Bu vasat açıklamaları aynı kişi birkaç kez dile getirmiştir. Anlamsız ve gereksiz zamanlarda dile getirmiştir.”

SEYİRCİ KALMAYACAĞIM

İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’nun istifası gerektiğini hiç söylemedi. Ancak “Benim idealim ve hayalim, genel başkanımızın hem partiyle ilgili değişimi, hem de kurultayda gerekiyorsa makam değişimini sancısız şekilde yürütebileceğini ispat etmesidir” dedi.

İmamoğlu “Siz kaç seçim kaybederseniz bırakırsınız?” sorusuna karşılık “Kaybetme deneyimim olmadığı için sorunuza cevap veremeyeceğim” dedi.

İmamoğlu, bu sözleriyle Kılıçdaroğlu’nun kurultayda aday olmaması gerektiğini ima etmiş oldu.

Evet, değişim....

Ama nasıl?

İmamoğlu, “Nasıl kazanılacağını biliyorum” dedi.

Yol haritasına çalıştıklarını ve bu düşüncenin CHP’ye egemen olmasını istediğini belirtti.

Dedi ki:

“Seyirci kalmak mümkün değil.  Elbette harekete geçeceğiz.”

BAYRAMDAN SONRA

Ne zaman?

İmamoğlu ve yakın çalışma ekibi, Kurban Bayramı sonrasına hazırlanıyor. Değişim manifestosu hazırlandıktan sonra İmamoğlu, CHP’li siyasetçilerle, il başkanlarıyla ve partililerle biraraya gelecek.

Manifestosunu topluma açacak.

Sonra siyasi kadrosunu ilan edecek.

Bu kadro ilçe ve il kongrelerinde gerekirse liste çıkaracak.

İmamoğlu, dün “Adayım” demedi.

Ancak akıbeti o da görüyor.

Kılıçdaroğlu’nun geri çekilmeyeceği artık anlaşıldığına göre şartlar İmamoğlu’na aday olmaktan başka bir imkan bırakmıyor.

İmamoğlu’nu iğneleyen o cümleler çıkartıldı


Kılıçdaroğlu, önceki gün 81 il başkanıyla görüştü.

Görüşme dokuz saat sürdü.

Kılıçdaroğlu, başarısızlıktan ötürü il başkanlarını suçladı ve “İyi çalışmadınız” dedi.

Başkanlar tepki gösterdi.

En az 45 il başkanı söz alıp eleştiri ve görüşlerini dile getirdi.

Denizli, Karaman, Düzce, Kütahya, Çankırı, Isparta, Kastamonu, Erzurum ve Kahramanmaraş il başkanları, liderlerini sertçe eleştirerek, değişim istedi.

Eleştiriler şöyle:

Denizli: Genel merkez örgütten koptu.

Karaman: Tarikat şeyhleriyle 4-5 saat oturuyorsunuz bize iki dakika ayırmıyorsunuz.

Kütahya: Yenilenme gerek.

Isparta: Kararları gazetelerden ve ittifak partilerinin il başkanlarından öğreniyoruz.

Erzurum: Parti soldan uzaklaştı, toplumdan koptu.

Başkanlar PKK suçlamasına ilk turda yanıt verilmediğini, ikinci turda ise tam tersine MHP’li gibi davranıldığını belirti. Bir il başkanı, “Çok sağa kaydınız” dedi.

6-7 dönemlik milletvekilleri eleştiriden payını aldı. “Ağalık oluştu. AK Parti bizden daha demokratik” denildi.  Kılıçdaroğlu ise “Ben tüzük değiştirelim dedim, değiştirmediniz” diye yanıt verdi.

Altılı Masa da eleştiri oklarına hedef oldu.

“Bizlere faydası olmadı. Sadece vekillik verdik. Boşu boşuna zaman kaybettik” denildi.

Kılıçdaroğlu, milletvekili listelerine ilişkin eleştiriler karşısında “Ben gördüğümde atı alan Üsküdar’ü geçmişti. Müdahale edemedim. Bu yüzden MYK’yı görevden aldım” dedi.

Sadullah Ergin’in Çankaya’dan aday gösterilmesine dair “Ben de yanlış buldum. Başka yere koymalıydılar. Ama ittifak ortağımız öyle istedi, geri alamadık” dedi.

Kılıçdaroğlu, ortak bildiri yazılması için İstanbul, Ankara, İzmir ve Manisa il başkanlarını görevlendirdi.

İlk bildiri taslağı dün il başkanlarının WhatsApp grubuna düştü.

Taslakta, İmamoğlu hedef alınarak, şöyle denildi: “Düyûn-u Umumiye Kabinesinin memleketi uluslararası tefecilere teslim ettiği bir dönemde, bizler sözün şehvetine kapılmak yerine sessizce çalışmalarımızı yürütürken gürültülü bir şekilde ‘Değişim’ sözcüğü dolaşıma sokuldu.

Değişim sözcüğüyle söze başlayanların çoğu seçim sonuçlarından hareketle kişi merkezli değişimi önceleyerek konuşmaya başladılar.”

Kastamonu, Tokat, Erzurum ve Kütahya il başkanları bildiriye tepki gösterince ilk paragraf değiştirildi. İkinci paragraf tümüyle çıkarıldı.

CHP’de Kılıçdaroğlu - İmamoğlu saflaşması başladı denebilir. Karadeniz ve Doğu Anadolu ile kimi İç Anadolu’daki il başkanları İmamoğlu’nun; İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere metropoller Kılıçdaroğlu’nun arkasında...

CHP’de kaybedecek hiçbir şeyi ve kazanma umudu olmayanlar, İmamoğlu’nu destekliyor.