Günlerdir yurttaş kendi toprağını ve ormanını korumak için Akbelen’de güvenlik güçleri ile karşı karşıya. Bu karşı duruş esnasında yaşanan olayları tüm kamuoyu, ibretle ve içi yanarak izliyor. Ancak, ülkeyi yönetenlerin vurdum duymazlığı da inanılmaz…

Geçmişte ormanı devlet korurken, bugün işler tersine döndü ,bu iktidar döneminde, halk ormanını, toprağını devletten korumaya çalışıyor.

Tüm gün, TV ekranları ve Sarayınızdan "Demokratik Türkiye" diyeceksiniz, sonra da kendi topraklarını korumak, demokratik hakları için toplanan insanlara güvenlik güçlerini göndererek, inanılmaz orantısız güç kullanacaksınız. 88 yaşında çift bastonla bin bir zorlukla yürüyüp, yapılan bu doğa katliamını protesto eden NİNE’ye bile saygınız yok.

Akbelen ormanlarının bir bölümünü zaten yok ettiniz, şimdi de geri kalanını yok etmeye çalışıyorsunuz.

Tüm bilim adamları, çıkarılacak bu kömürün kalorisinin çok düşük olduğunu ve kullanılan bu kömürden çıkan dumanın karbon yoğunluğunu artıracağını ısrarla söylüyorlar.
Söyler misiniz, sizin şu hayatta neye saygınız var?

Çıkan kömür bir kez yanıp tükenecek, o bölgede ki zeytin ağaçları yüzlerce yıl zeytin verecek…

Sizlerin, çevrecilikten ne anladığı gerçekten merak konusu, Sizler çevreciliği yaptığınız “Millet Bahçeleri” mi sanıyorsunuz? Dünya ısınıyor. Ormanlar tükendikçe sera etkisi artacak. Ormanları yok ederek, su kaynaklarına da zarar veriyorsunuz.

Efendiler uzmanlara kulak verin! Türkiye su kaynakları bol olan bir ülke değil!!

Her söze başladığınızda hedef 2053, 2073 diyorsunuz da, hiç düşündünüz mü, gelecek kuşaklara ormanları tüketilmiş beton yığını, yaşanılmaz bir ülke mi bırakacaksınız?

Gerçi sizler her şeyi biliyorsunuz da danışman bilim adamlarınıza sorsanız, kömür mü? Yoksa yenilenebilir enerji mi?

Ülkenin güneşi için tüm Avrupalı ve Rus turistler Türkiye’ye tatile geliyor. Nedeni, kendi ülkelerinde yeterince güneş olmadığı için. Biz, doğa için son derece elverişli bu güneşi, enerjiye dönüştüremiyoruz. Almanya bizi kıskanıyor diyorsunuz da güneşi kıt Almanya, enerji ihtiyacının büyük bölümünü güneş enerjisi ile sağlıyor.

İlginç olanda, Akbelen’de yaşanan bu acımasız güçle karşı karşıya gelen görüntülere rağmen şirket patronlarının sessizliği!! Bu kadar mı acımasızsınız? Oradan kazanacağınız paraya ihtiyacınız varsa, diğer ihalelerinize ekleyin onu da ödeyelim.

26 yıl parti MHP genel başkanı olan milliyetçi Sayın Bahçeli, bakın Akbelen için neler söylüyor? Akbelen direnişçilerine ‘’provokatör” diyen Bahçeli, “Günbegün eriyen bir partinin ve marjinal yedeklerinin Akbelen’den bir Gezi Parkı kalkışması çıkarmak için her alçaklığa tevessül ve teşebbüs ettikleri açıktır” ifadelerini kullanıyor.

Olaylar bununla da bitmiyor. Sıra, talihsiz depremle yerle bir olan, inanılmaz acılar yaşayan Hatay’a geldi. Büyük acılar yaşayan ve on binlere varan yakınlarını kaybeden bu insanlar, zeytinliklerini korumak için uğraş verirken,  güvenlik güçleri ile karşı karşıya geldiler. Hatay’da yer kalmamış gibi, Zeytin ağaçlarını kesip inşaat yapılacakmış. Yani imara açacaklar!!

SON SÖZ: Son ırmak kuruduğunda, son ağaç kuruduğunda, son balık öldüğünde beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak. KIZILDERİLİ ATASÖZÜ