Sakarya Zaferi kazanıldı, hemen sonrasında Mustafa Kemal, tam olarak şu cümleleri söyledi: “Hiçbir zafer gaye değildir. Zafer ancak kendisinden daha büyük olan bir gayeye ulaşmak için gerekli en belli başlı vasıtadır. Her büyük zaferin kazanılmasından sonra yeni bir alem doğmalıdır, doğar; yoksa başlı başına zafer boşa gitmiş bir gayret olur.

Zafer kazanılmasaydı.

Gaye fikre dönüşmezdi.

Gaye fikre dönüştü.

Yeni bir alem doğdu.

Meclis kuruldu.

Egemenlik:

Saraydan alındı.

Bütün millete verildi.

30 Ağustos Büyük Zaferi’nde sadece Doğu Anadolu’da Ermenistan, Batı Anadolu’da Büyük Yunanistan, Karadeniz’de Pontus Rum, Güneydoğu Anadolu’da Kürdistan devletlerini kurup, Anadolu’yu İngiliz, Fransız, İtalyan nüfus bölgelerine ayırmak isteyenler değil onların yerli iş birlikçileri de yenildi.

Sevr yırtıldı.

Lozan imzalandı.

★★★

Gözden ve gönülden kaçırılmaya çalışılıyor. 30 Ağustos Büyük Zafer’inin her adımında Mustafa Kemal Atatürk’ün, dağları yerinden oynatacak güçte “tam bağımsızlık inancı, toprağın sabrını taklit eden hazırlığı, akılcılıktan milim sapmayan stratejileri, eksiksiz karar verme becerileri, hamleleri, doğru kişileri doğru görevlere yönlendirme yeteneği, millete sonsuz güven duyma, cephede bizzat yer alma adımları vardı.

Ölmeden önceydi.

Son sözleri şuydu:

Ben size manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir doğma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır.”

30 Ağustos:

Bilimdir.

Akıldır.

Fikir özgürlüğü.

İnanç hürriyeti.

Fırsat eşitliğidir.

Ümmet olmaktan çıkarak millet olmaya geçişin fikre dönüşmesinin ışıklı kapısıdır. 101 yıl önce; vatansız kalıyoruz korkusunun özgürlük arzusuyla birleşerek “yok oluştan var oluş çıkarmanın” adı 30 Ağustos’tur.

★★★

101 yıl içinde ülkeyi yeniden mezhepçilik bataklığına düşürme arayışları uç verdi, taraftar buldu. Başlangıçta ürkek, çekingen, sinsi ve örtülüydüler. Sonunda Mustafa Kemal Atatürk’e, onun kurduğu Cumhuriyet’e, ailesine, annesine, silah arkadaşlarına, Lozan’a saldırmaya, karalamaya başladılar. Çirkin, çirkef dedikodu uydurup “Mustafa Kemal’e saldırma tarihçiliği peydahlayanlar ve Keşke Yunan Kazansaydı” diyenler bile çıktı. Yüksek maaşlarla bakanlıklarda, belediyelerde, TRT’de ve tüm devlet kurumlarında; akıl veren danışman, program yapan tarihçi, devlet şirketleri ilanları ile beslenip dergi yayınlayanlar; bunların hepsi el üstünde tutulur oldu.

Yalan üretiyorlar.

İftira peşindeler.

★★★

101 yılın sonunda bugün; ABD dolarına ve dış borçlanmaya vidalı; eldeki bütün devlet malını- mülkünü önce özelleştirip sonra yabancılaştırarak (yabancıya satarak) ve köprülere geçiş garantisi, hastanelere hasta garantisi, otoyollara kâr garantisi, rüzgar, güneş, kömür, doğalgaz, nükleer santralleri kuran yerli ve yabancı sermayeye yüksek kâr etme garantisi vererek; yani davul halkın boyunda tokmak yabancı sermaye ile iş birliği içindeki yandaş yeni zenginin elinde modeli ile bugün yaşadığımız derin, ekonomik krize gelip saplandık. Oysa 30 Ağustos Meydan Savaşı: “dış borç bulup yiyerek değil kendi öz birikimiyle üreterek yerli ve kaliteli kalkınma gayesini” fikre dönüştürmek için yapılmıştı.


TOGG 4 milyona mâl edilip 1 milyona mı satılıyor?


İlk yerli otomobil TOGG değil daha öncesi de var diye yazan çok sayıda okur itirazı geldi. Evet 1960’lı yıllarda Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in arzusu üzerine Adapazarı TCDD vagon fabrikasında bizim mühendislerimiz ilk yerli otomobili üretti, adı “DEVRİM” konuldu, ancak bu seri üretime dönüşmedi. Daha sonra Koç Holding, bir İngiliz şirket ortağıyla ANADOL adıyla yerli otomobil yaptı, ama o da devam edemedi, kapandı. Bu açıdan TOGG ilk yerli otomobil olarak heyecan ve gurur yarattı. Uzun ömürlü ve başarılı olmasını herkes ister, ancak 3 soru var: 1-TOGG kaç yılda kâra geçecek? 2-Beş Babayiğit iş adamı TOGG’u yapmak için gerekli parayı ceplerinden mi koydular? Koymadılarsa onlar niçin vitrine çıkarıldılar? 3-TOGG devletin koruyucu ve destekleyici kanatları altında (yani halkın vergilerinden toplanmış para ile) üretilip ilk 3- 4 yılı zarar yazacaksa bu durum niçin halktan gizleniyor? Sorular cevapsız kaldı diye biten yazım yayınlandıktan sonra bazı okurular da; “4 milyon liraya mâl ediliyor 1 milyona satılıyor” diyen yeni bir iddia daha ortaya attılar. Doğru mudur? Benim bunu bilme, araştırıp bulma imkanım yok. TOGG’un gazeteci davet edip açıklama yapan CEO’su bu iddialara cevap versin ki, halkın sevinci ve gururu öksüz kalmasın.