10 yıllık bir sağlık emekçi kadın hemşire... 10 yıllık kadın öğretmen... 10 yıllık kadın işçi... Belediye otobüs şoförü bir hanım... Üniversitede yeni doçent olmuş bir kadın öğretim üyesi... Hepsi geçimini alın teri ile sağlıyor. Bunlardan biri; üç-beş kuruş da biriktirmiş, bankaya yatırmış olmalıydı... Yani ülkeyi 21 yıldır yöneten kadro vatandaşlara böyle bir ekonomik ortamı çoktan hazırlama sözü vermişti.

Halktan biri.

Bulunamadı.

İlk TOGG otomobili Cumhurbaşkanı eşi Emine Erdoğan’a verdiler. Böyle mi olacaktı? TOGG  daha ilk adımını atarken; güçlülerin, iktidar sahiplerinin, varlıklıların, zenginlerin, arkası olanların otomobili oldu. Görüntü buydu.

Kadın şart değil...

Erkek de olurdu...

Bir esnaf, bir çiftçi, bir yazılımcı, bir doktor, bir mühendis, bir hukukçu, deprem bölgesine gönüllü gitmiş bir belediye itfaiye çalışanı, kömür ocağında TTK işçisi, ihracat yapan yeni bir şirketin sahibi, buluş yapmış bir genç bilim insanı...

84 milyon ülke.

İkinci TOGG’ u da Cumhurbaşkanı’nın “Gardaşım İhlam Aliyev” diye muhabbet pişirdiği Azerbaycan Cumhurbaşkanı’na yüksek düzeyli bir resmi teslim heyeti ile götürüp verdiler.

★★★

İkinci TOGG’ u Bakü’ye lacivert takım elbiseli resmi törenle teslim edenler; Sanayi Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TOGG Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Tuncay Özilhan, Bülent Aksu, Yönetim Kurulu Üyesi Murat Yalçıntaş, TOGG üst yöneticisi Gürcan Karakaş,: İlham Aliyev ile otomobilin önünde yarım daire olup  fotoğraf da çektirdiler. Yetmedi, aralarına Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı’yı da aldılar.

Görüntüye bak!

Bak, bak...

Otur şifa ara...

100 yıllık hayalimiz olan ilk yerli marka otomobilimiz TOGG, güç zehirlenmesinin sarmaş bulamaç olduğu görüntüyle pazara sürüldü.

Bir halk adamı.

Bir halk kadını.

Bulunamaz mıydı?

★★★

TOGG’a bugünün Türkiye’sinde ancak büyük saraylar, yazlıklar yaptıran, yatlara binen, marka giyinen, marka çanta taşıyan, gücünü iktidardan alanlar sahip olabilir demek istediler. Tamam da hiç değilse Merkez Bankası’nın üst düzey 11 yöneticisi ile 4 denetiçisinden birini bulup; ilk TOGG’ u onlardan birine satmayı bile akıl edemediler.

Nam olurdu.

Çevir kazı yanmasın!

Biz 21 yılda öyle zengin bir ülke yaratık ki, Türkiye’de Merkez Bankası’nın genel müdürünün de içinde yer aldığı 11 üst düzey yönetici ile 4 denetiçisi yılda 23 milyon TL maaş alabiliyorlar. Örneğin Merkez Bankası Başkanımız Şahap Kavcıoğlu yılda ek ödemelerle birlikte bürüt 3.200.000 TL kazanabildiği için ilk TOGG otomobilimizi o satın aldı. Böyle de diyebilirdiniz.

Dünya şaşırırdı.

Demek ki Türkiye’ de demokrasi, özgürlük, insan hakları, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, düzgün bir gelir dağılımı, vergi adaleti var ki; üst düzey refah toplumu yaratabilmişler; bak bir banka müdürü TOGG alabildi. Gerçi Merkez Bankası Başkanı ile üst düzey 11 yöneticisi ve onların bağlı olduğu iktidarın izlediği ekonomik model sonunda halkın büyük çoğunluğu yarım kilo et alıp bir soğanla onu kavurma yapıp yiyebilecek gelirden çok geriye düştü ama Türkiye akıl küpü elektrikli otomobil üretti diye düşünebilirlerdi.  İlk TOGG’ u bir emekçi kadın alabilseydi!

Ülkemiz için fırsattı.

Gösteriş öne geçti.

Neler gördük... Neler yaşadık... Neler duyduk... UNUTMA!


TANK veremedik! TOGG’a sevinin!

Geçen seçimlerde yerli Altay Tankını üretip TSK’ya teslim edecekleri vaadini vermişlerdi. Tutamadılar. Bu seçime TOGG ve Karadeniz’de bulunan doğal gaz vaadini yerine getirerek girdiler. Güzel de Altay Tankı niçin söz verilen ve planlanan tarihte yapılamadı? Sorumlusu kim? Partili iş adamı Ethem Sancak, “Altay Tankı”nı yapıp orduya satmak için göz göre göre dört koldan desteklenmişti. 2018 yılının ocak ayıydı. O tarihte Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli: “Milli tank Altay’ın motorunun da yerli olmasını planladık. Tank seri üretimine 2019 sonu başlayacağız” dedi. 2023 yılına girdik, Tank yapılamadı. Ethem Sancak, tankı yapıp orduya satacak olan ve başından beri kayrılmış, korunmuş, desteklenmiş şirketinin hisselerini, Fuat Tosyalı adlı başka bir iktidara yakın iş adamına sattı. Bu satış sonrası bu kez Cumhurbaşkanı 2 yıl sonrasına tarih verip, “2023’te yerli ve milli tankımızı yapacağız inşallah” demişti. Tankı üretecek yeni şirketin sözcüleri, “2025 yılında Ankara’da kurulacak yeni fabrika ile seri üretime geçileceğini” açıkladılar.