Araştırmacılar, obeziteyle mücadelenin bir kişiyi yaşamı boyunca takip etme eğiliminde olduğunu söylüyor. Ancak Norveç Üniversitesi'ndeki veriler, ebeveynleri orta yaşta obez olan kişilerin 40 ile 59 yaşları arasında bu durumla mücadele etme durumunun çok daha fazla olduğunu ortaya koydu.
Baş araştırmacı Dr. Mari Mikkelsen, "Durumun gerçekten de böyle olduğunu bulduk; ebeveynleri obeziteyle yaşayan çocukların, 40'lı ve 50'li yaşlarında, evden ayrıldıktan çok sonra bile obeziteyle yaşama olasılıkları çok daha yüksek."
"Önceki araştırmalar ebeveynlerin ve çocuklarının obezite durumu arasında güçlü bir ilişki olduğunu gösteriyor ancak çok az çalışma obezitenin bu nesiller arası aktarımının ergenlik ve yetişkinlik döneminde de devam edip etmediğini araştırdı" dedi.
Araştırmacılar, 2.068 yetişkin ve ebeveynlerinden elde edilen verileri analiz etti. Ekip, aynı yaştaki aile üyelerinin sağlık durumlarını karşılaştırmak için 2015-2016 ve 1994 ile 1995 yıllarına ait verileri topladı.
BABANIN ORANI DAHA YÜKSEK
Sonuçlara göre, bir kişinin vücut kitle endeksinin (VKİ), annesinin VKİ'sindeki her dört birimlik artış için 0,8 birim, babasının VKİ'sindeki her 3,1 birimlik artış için 0,74 birim arttığını buldu.
Her iki ebeveyn de orta yaşta obezite ile yaşadığında, ebeveynleri sağlıklı bir VKİ bildiren yetişkinlerin orta yaşta obez olma olasılığı altı kat daha fazlaydı.
Sadece annesi obeziteyle yaşayanların obeziteyle yaşama olasılığı 3,44 kat daha yüksekken, yalnızca babası bu hastalıkla yaşayanların orta yaşta obez olma şansı 3,77 daha yüksekti.
Dr. Mikkelsen durumu, "Genler, kilo almaya yatkınlığımızı etkileyerek ve sağlıksız beslenmenin kolay olduğu obezojenik ortamlara nasıl tepki vereceğimizi etkileyerek önemli bir rol oynuyor" diye açıkladı.