İran'da son dönemde genç bilim insanlarının hayatını kaybettiği olaylar gerilime yol açıyor.

İran’ın füze ve insansız hava aracı projesinde çalışan 35 yaşındaki mühendis Eyüp Entezari, 31 Mayıs’ta Yezd kentinde bir akşam yemeği dönüşünde zehirlenerek hayatını kaybetti. Entezari’yi akşam yemeğinde ağırladıktan sonra ortadan kaybolan kişinin İsrail casusu olabileceği iddia edildi.

Bu olayın yankıları sürerken 2 Haziran’da Tebriz’deki bir iş seyahatinden Tahran’a dönen 31 yaşındaki jeolog Kamran Aghamolay, çoklu organ yetmezliği nedeniyle aniden hayatını kaybetti. Genç bilim insanının İran’ın nükleer programı nedeniyle uluslararası kamuoyunun gündemindeki Natanz nükleer tesisinde çalıştığı belirtiliyor.

New York Times gazetesi, İranlı yetkililerin iki bilim insanının ölümünden İsrail’i sorumlu tuttuğunu yazdı. Gazeteye konuşan İranlı kaynaklara göre Mossad, iki bilim insanını yemeklerine zehir koyarak öldürdü.

Muhammed Abdus


ŞÜPHELİ ÖLÜMLER SÜRÜYOR

Bu şüpheli ölümleri son olarak hafta sonunda uzay ve havacılık alanında çalışan iki İranlı bilim insanının 24 saat içinde art arda hayatını kaybetmesi izledi. İran Devrim Muhafızları’na bağlı Havacılık Birimi üyesi Muhammed Abdus’un Semnan Hava Üssü'ndeki görevi sırasında öldürüldüğü bildirildi. Abdus'un ölümünden birkaç saat önce de aynı havacılık biriminden bir başka bilim insanı olan Ali Kamani, Humeyn kentinde şüpheli bir trafik kazasında hayatını kaybetti.

DEVRİM MUHAFIZLARI KOMUTANI SUİKASTA KURBAN GİTMİŞTİ

Bu olaylardan önce de Devrim Muhafızları'nın üst düzey isimlerinden Albay Hassan Sayid Khodaei, geçen ay evinin önünde öldürülmüştü. İran saldırıdan İsrail'i sorumlu tutarak intikam yemini etmişti. İsrail yönetimi ise, İran'ın olası saldırılarına karşı vatandaşlarına “Türkiye'ye gitmeyin” uyarısında bulunmuştu.

İran nükleer programı nedeniyle uluslararası yaptırımlara hedef olurken, son yıllarda çok sayıda İranlı nükleer ve füze bilimci öldürüldü ya da şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Ülkedeki bazı araştırma tesislerine de saldırılar düzenlendi. İran olayların bir çoğundan İsrail’i sorumlu tuttu, ancak İsrail yönetimi suçlamaları ne yalanladı ne de doğruladı.