Ali GÜLEN / FRANKFURTSavaş bölgelerinden kaçan göçmenlere karşı sert tavrıyla tüm dünyanın tepkisini çeken ve son olarak da sınırlara aşılmaz çelik tel duvarlar yapan Macaristan Başbakanı Viktor Orban, "Onları geldikleri yere geri gönderelim. Biz göndereceğiz, Türkiye, Suriye veya Lübnan'a" şeklinde konuştu.
Aman Bild Gazetesi’ne oldukça uzun bir röportaj veren Orban, Bodrum sahilinde cesedi bulunan Aylan'ın kendisini de çok etkilediğini ama ailesinin bu tehlikeleri bile bile çocuklarının hayatı ile oynadığını savundu.
"ERDOĞAN’LA KONUŞABİLİRİZ"
Bu gidişle, Avrupa’da müslümanların çoğunluğu ele geçireceğini savunan Orban, "Para verelim Türkiye, Lübnan, Ürdün’da baksınlar. Her hafta Erdoğan’la ilgili bir şeyler duyuyoruz. Onlarla konuşalım" dedi.
Bir Hıristiyan olarak mültecilere acıdığını ama onlarla aynı duyguları paylaşmadığını söyleyen Orban, Merkel’i ironik bir şekilde eleştirdi. Orban, "Macar Anayasası’nın birinci maddesi, Alman başbakanı her zaman doğruyu yapar, der. Ama biz mültecileri doğrudan Almanya’ya bırakma konusunu konuşmalıyız. Bunlar burada emniyet güçlerimize saldırıyor, kimlik kaydı vermiyor, bu AB yasalarına aykırı. Bu yasaların kenara bırakılması bizi kaosa sürükler" dedi.
"BU ÇİTLER BİZİ KORUYOR"
Zamanında Macaristan’ın Doğu Almanya’dan gelenlere kapılarını açtığının söylenmesine de Orban, "O zamanlar duvarlar komünizmden bize karşıydı. Şimdi ise bu çitler bizim için, bizi koruyor" yanıtını verdi.
Göçmenlerin, biri insan tacirleri, diğerleri de Avrupalı politikacılar olmak üzere iki kez kandırıldığını savunan Orban, "Her ikisi de Avrupa’da daha iyi bir yaşam sözü veriyorlar. O sürede ülkelerinde barış olurmuş. Ama göçmenler, Alman balının o kadar da düşündükleri kadar tatlı olmadığını görecekler.
İyi bir yaşam pek de garanti değil" dedi. Salı gününden itibaren göçmenlere karşı çitlerin daha da sağlamlaştırılacağını belirten Orban, bundan sonra sınırları geçemeyen göçmenleri geri göndereceklerini söyledi.
"GELDİKLERİ YERE GİDECEKLER"
Orban, şöyle devam etti: "Geldikleri yere geri göndereceğiz. Bunlar savaş bölgelerinden gelmiyor, bunlar Türkiye, Lübnan, Ürdün gibi ülkelerdeki kamplardan geliyor. Orada güvendeler. Tehlikeli bir durumda değiller ve hayatlarından endişe etmeleri de gerekmiyor. Avrupa’ya güvence ve daha iyi bir yaşam için geliyorlar. Bir Alman gibi, İsveçli gibi yaşamak istiyorlar. Yunanistan, Makedonya, Sırbistan, Macaristan ve Avusturya onları tatmin etmiyor. Ancak geldikleri yerlerde de daha iyi bir yaşam garantisi yok."
Avrupalı liderlerin bir hayal dünyasında yaşadığını ve gerçeklerin farkında olmadığını belirten Orban, milyonlarca göçmenden konuşulması gerektiğini, bunun sonunun gelmeyeceğini Pakistan, Bengladeş, Mali, Etiyopya, Nijerya ve daha nice ülkelerden milyonların akın edeceğini, Avrupa’nın mahvolacağını savundu.
HER ÜLKE BÜTÇESİNİN YÜZDE BİRİ
Bunun için Avrupa’nın bir plan yapması gerektiğini belirten Orban, şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği ülkeleri için bir planımız var. Suriye’nin komşu ülkelerini finansal olarak destekleyelim. Bunlar Türkiye, Lübnan ve Ürdün. Sadece Türkiye’de inanılamayacak çok sayıda göçmen var.
Biz Avrupalılar, her hafta siyasi yönü ne olursa olsun, Erdoğan’la ilgili bir şeyler duymak zorunda kalıyoruz. Türkiye’ye yardım edelim ve onlara karşı cömert olalım. Yani, her AB üyesi ülke belirli bir miktar ödeme yapsın. Bütçelerinin yüzde biri kadır. Bu da üç milyar Euro eder. O zaman bu komşuları desteklemiş oluruz.
Daha fazla para lazımsa, bunun için de yardımları devam ettiririz, taa ki bu sorun biten kadar." Her ülkenin göçmen kotasına da karşı çıkan Orban, bunların daha sonra oralardan kalkıp Almanya’ya gitmeyeceğini kimsenin garanti edemeyeceğini söyledi.
"AVRUPA HIRISTİYAN KALMALI"
Orban, kişisel olarak İslam’a karşı olmadığını ama bu politikalarla günün birinde Müslümanların Avrupa’da çoğunluğu alabileceğini savundu. Avrupa’nın kültürler arası bir yarışa girmesi halinde, Hıristiyanların kaybedeceğini savunan Orban, "Tek gerçek, Avrupa’nın hristiyan kültürünü aynen korumasıdır. Daha fazla müslüman alınmamalı. Ama bunu Avrupa’nın üst düzey politikacıları konuşmak istemiyor" diye konuştu.
