Merkez Bankası (TCMB) politika faizinin yüzde 8.5’ten yüzde 50’ye yükseltildiği sürecin sonunda, “carry trade” olarak adlandırılan sıcak para akımlarının Türkiye’ye ilgisi büyüyor. Carry trade işlemlerle Türkiye’den ciddi bir kaynak transferi yapıldığını söyleyen Ekonomiden Sorumlu Eski Devlet Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, yurt dışına yapılan kâr transferinin haksız bir kazanç olduğunu ve Türk insanının alın terinin dışarıya çok ucuza transfer edilmesi anlamına geldiğini belirterek, sıcak para girişlerinin vergilendirilmesi gerektiğini savundu.
Yüksek faiz ortamında ‘carry trade’i teşvik etmek adına döviz kurlarını sabitleyen ekonomi yönetiminin, diğer yandan da ücretleri sabitleyerek halkı yoksulluğa sürüklediğini söyleyen Çelebi, “Sıcak paradan para kazanan insanların kârına Türkiye’den transfer yaparken yüzde 10-15 vergi gelsin. Bir havuzda toplayıp, asgari ücretliye, dar gelirliye kaynak olarak aktaralım. Bütçeye bir gelir yazalım” önerisinde bulundu. Dünyada bu tür vergilendirmelerin örnekleri olduğunu söyleyen Prof. Çelebi, sıcak para akımlarına dayalı bir ekonominin, etkilerini henüz göremesek de bir kaç yıl içinde ciddi bir fakirleşmeyi beraberinde getireceğini söyledi.
17 MİLYAR DOLAR GELDİ
Önceki gün bir televizyon kanalında açıklamalarda bulunan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, son 12 ayda yaklaşık net bazda 17 milyar dolarlık yabancı girişi olduğu bilgisini verdi. Carry trade’in piyasanın bir parçası olduğunu, ancak doğrudan yatırımların artması gerektiğini söyleyen Şimşek, “Para piyasasındaki sıcak kaynağa sırtımızı dayayamayız” diye ekledi.
‘Piyasaları artık bürokratlar yönetmesin’
“Dolar 32 liranın altına inecekse insin, daha yükselecekse de yükselsin. Piyasaları artık bürokratlar yönetmesin” diyen Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işın Çelebi, bu müdahalelerle ekonominin dengelerinin alt üst olduğunu söyledi. Carry trade işlemlerin doğrudan yabancı yatırımları caydırıcı bir etkisi olduğuna da dikkat çeken Çelebi, “Hiç bir yatırımcı ‘10 milyon doları TL’ye çevirip yüzde 50 faiz almak varken’ üretime ve imalata yatırım yapmak istemez” diye konuştu. Çelebi, “Türkiye’nin temel alanlarda acil yabancı sermaye ile birlikte sermaye oluşturup yatırım yapması lazım. Örneğin maden ve metalürji sektöründe Türkiye’nin uluslararası piyasalarda rekabet edebilecek bir şansı var bunu kullanmalı” dedi.
