İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP İstanbul Adayı Ekrem İmamoğlu, Şile’nin ardından Tuzla’da da yoğun yağmur yağışı altında halk buluşması gerçekleştirdi. CHP’nin Tuzla Belediye Başkan Adayı Eren Ali Bingöl ile yağmura rağmen Tuzla Şifa Mahallesi’ndeki dolduran vatandaşlara seslendi. Seçime 5 gün kaldığını söyleyen İmamoğlu cumhurbaşkanı ve bakanların seçim kampanyasına katılmasını eleştirmeye devam etti.

“DÜKKAN DÜKKAN GEZİYORLAR”

İmamoğlu şunları söyledi: “

* "İstanbul'da Cumhur İttifakı'nın adayı var mı? AK Parti'nin bir adayı var öyle değil mi? Peki kabine niye toplandı geldi Ankara'dan İstanbul'a? Onu anlayan var mı? Az değil 17 kişi. 17 bakanın buraya gelmesinin şöyle bir tarafı var. Demek ki; dersine çalışmayan acemi rakibimizi o kadar zayıf görmüşler ki, ‘hep beraber toplanalım, gidelim, yardımcı olalım’ demişler. E hoş gelmişler, sefa gelmişler. Dükkan dükkan geziyorlar. İzlediniz mi televizyonlarda? Tek başına gelmediler biliyorsunuz değil mi? 

* Bakanlarla beraber daha 10 ay önce milletimiz oy verdi, seçildi. Hepinizin, herkesin cumhurbaşkanı, seçildi. Ama sayın Cumhurbaşkanı da İstanbul'a geldi. Hoş geldi sefa geldi. Biz  misafirperveriz. Biz insan ağırlamayı biliriz. İstanbullu misafirperverdir. 23 Haziran'da hep beraber İstanbul'da kendisini ağırladık mı 2019’da? Hem de 806 bin kez,  öyle değil mi? Bu sene daha fazlasıyla ağırlarız. Daha fazla mutlu ederiz. Öyle yapmaz mıyız? Daha fazla mutlu ederiz.

“BAKANLARA BİR ÇİFT LAFIM VAR”

* İstanbul'da dükkan dükkan gezen ya da pazar pazar gezen, salon salon gezip oy isteyen bakanlara bir çift lafım var. Bir; devletin işini bırakıp buraya niye geldiniz? Bakın memleketin etrafında her türlü sorun var. İsrail'de büyük bir insan kıyım var.  Rusya'da terör saldırısı var, kınıyoruz. Öbür tarafta dış ilişkiler konusunda birçok gündem var. Sayın Bakan burada. İçişleri Bakanı; seçimin güvenliğinden sorumlusun. Ama dükkan dükkan oy istiyorsun. Bu vicdana sığar mı? Sığmaz. E peki Adalet Bakanı? Bu ülkeye adalet lazım mı? En sıkıntılı hat adalet. Ama sen yine dükkan dükkan, pazar pazar gezip oy istiyorsun. 

* Oy iste, sorun yok ama buradan şunu söylemek istiyorum. Atanmış bakanlar, aynı zamanda bir memur gibidir. Yani bu şekilde siyaset yapamazlar, yapmamalılar. Bu milletin vicdanını sızlatır. Yanlış bir uygulamadır. Olmaz. Devletin belli kademeleri, bürokrasinin belli kademeleri bu işe girmemeli. Ama giriyorlar. Ayıp ediyorlar. Yanlış yapıyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın da bu şekilde bu sürecin içine girmemesi lazım. Ekonomiden sorumlu bakanı, ‘ben Cumhur İttifakı'nın adayına oy istiyorum’ dese; vatandaşımız ona ‘sen git enflasyonu düzelt’ demez mi?   

* Yapılan bu işler devletin düzenini zedeliyor. Tabii bu yaptıkları mertliğe sığmaz. Bu 17 bakan, artı aday: 17+1. Artı  sayın Cumhurbaşkanı, 17+2. Hep birlikte bunlara misafirperverliğe hazır mıyız? 31  Mart'ta onları misafirperverliğimizle mutlu edeceğiz mi? Onları Tuzla'da,  onları İstanbul'da tarihi bir oy farkıyla mutlu edip Ankara'ya işlerinin başına yollayacağız mı?  Sonuçta devletimizin başı kendisi. Sonuçta onlar da bizim bakanımız, onları mutlu etmek de bizim boynumuzun borcu. Memnun ederiz."

“ONLAR LEKE ATSINLAR, TOZ KADAR KONMAZ”

“Özellikle Ramazan ayında kul hakkı yenmez” diyen İmamoğlu kumpas videolarına da tepki gösterdi. İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:

* "Ramazan’da yalan konuşulmaz. Öyle değil mi? İftira atılmaz. Öyle değil mi? Bu kardeşinizi 5 senedir soruşturdular mı? Soruşturdular. Teftiş yolladılar mı? Yolladılar. Müfettiş yolladılar mı? Yolladılar. Ne yaptılar? Ekrem İmamoğlu'nu tam bin 19 kez soruşturdular. Yuhalamayın.  Yollasınlar başımızın üstüne. Bizi teftiş edecekler. Bundan rahatsız değiliz. Didik didik ettiler. Bizden önceki 5 sene bu şehrin her kurumuna 140 kez geldiler. Bizim dönemimizde tam bin 19 kez. 20 senedir hiç gelmediği kurumları dolaştılar mı? Dolaştılar. 

* Yahu 5 sene mercekle baktınız. Aşağıdan baktınız olmadı. Yukarıdan baktınız olmadı. Didik didik ettiniz. Her tarafından çekiştirdiniz. Mahkemelere verdiniz.  Hapis cezası bile verdiniz Ekrem İmamoğlu'na. Baktılar gene olmuyor. Bir hafta kala Ekrem'e leke atmaya çalışıyorlar. Kumpasla, yalanla  leke atmaya kalkıyorlar. Allah şahit Ramazan ayında söylüyorum. Onlar leke atsınlar. Toz kadar konmaz, toz. Kötü söz sahibine ait. Allah onları ıslah etsin. Allah onlara akıl versin. Ama biz bu zor günleri de atlatacağız.”

“MİLLETİN PARASINI MİLLETE VERİYORUZ”

5 yılda Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz nedeniyle emekliler, asgari ücretliler mağdur olup işsizlik tavan yaparken İBB’nin sosyal yardımların 6 katına çıkardığına dikkat çeken İmamoğlu, şöyle konuştu:

* "Çocuklarımızın yanında olduk. Annelerin yanında olduk. Biz onun için anne kartı çıkarttık. Onun için süt dağıtıyoruz. Daha fazla dağıtacağız. Onun için burs verdik, daha fazla vereceğiz. Bu zor günleri bizle biz hep beraber atlatacağız. Milletin olanı, millete dağıtıyoruz. Milletin  parasını millete veriyoruz. Yoksulluğun ve insanların sıkıntıda olduğu zaman dilimini birlikte aşacağız. Yeni dönemde kentsel dönüşümde dar gelirli emeklilerin kentsel dönüşüm masraflarının yüzde 65’ini biz karşılayacağız. 7  bin lira kira yardımı vereceğiz. Emeklilere 10 bin lira pazar desteği vereceğiz. Bütün bunları niye yapacağız biliyor musunuz? Onlar ekonomiyi kötü yönettiler, başaramadılar. İnsanımızı mağdur etti. Biz onların eksiğini kapatacağız. Çünkü biz devlet kurumuyuz. Biz milletin olanı millete vermeye devam edeceğiz."

GENÇLERE SESLENDİ: TÜRKİYE’NİN KADERİ SİZİN ELİNİZDE

1993 doğumlu Tuzla Belediye Başkan Adayı Eren Ali Bingöl’ü yanına alan İmamoğlu gençlere de oy kullanmaları çağrısında bulundu. İmamoğlu gençlere şöyle seslendi:  

* "Gençler siyasetten uzak duruyor. Haklılar, biliyorum. Artık gençler şöyle düşünüyor; ‘Ne yaparsak yapalım hiçbir şey değişmiyor.’ Ve gençler sandığa gitmek istemiyor.  Gençler haklı ama şunu söyleyeyim. Bu seçimde gençlere bir şey hatırlatmak istiyorum. Sevgili gençler lütfen kendinize gelin. Bakın Türkiye'nin kaderi sizin elinizde. Özellikle Türkiye'nin talihini, Türkiye'nin kötü giden sürecini bir oyla değiştirebilirsiniz. Ben bütün gençlerimizi sandığa davet ediyorum. Oy hakkınızı kullanın. Sizin haklarınızı koruyan, sizlere burs veren, sizlere yurt açan, gençlerin önünü açan, gençliğin istediği projeleri yapan bizlere destek olun. Tuzla'da genç belediye başkanımıza destek olun. İstanbul'da İmamoğlu'nun ikinci dönemine destek olun. Biz, sizlerle birlikte İstanbul'dan güçlü bir gençlik ateşi daha yakalım. 

* Bu gençlik ateşi Türkiye'nin talihsiz süreçlerini değiştirsin. Mustafa Kemal Atatürk'ün ülkeyi gençlere emanet ettiği gibi bugün yine gençlerimizin büyük sorumlulukları var. Gençlerimizin  bu sese kulak vereceğine inanıyorum. 2019 öncesine dönmeyeceklerine inanıyorum. Ve birlikte inşallah bu süreçte duydukları bütün umutsuzlukları yok edeceğiz. Biz 2019’da rantçılığı bitirdik. Bu seçimde rantçılığı tarihe gömeceğiz. 2019’da israfın önünü kestik. Bu seçimde israfı tarihe gömeceğiz. Biz artık bu ülkenin bereketli bütçeye sahip olmasını istiyoruz. Onun için İstanbul'un sorumluluğu büyük. Birbirine engel olan, birbirini tanımayan, kibirli insanlar değil, bir kişi ne istiyorsa, onu yapan değil Tuzlalı ne istiyorsa İstanbullu ne istiyorsa onu yapan belediye başkanlarını seçin. Biz milletimiz ne derse onu yapacağız. Biz milletimizin istekleri için koşacağız. Bu süreç partiler ötesi. Bana bulmuşlar ama hoşuma gidiyor; ‘Yok bu işin sağı, solu, aklın yolu İmamoğlu.’ Ben oradayım.  Aklın yolunun olduğu yerdeyim."