Gerçek kişiler için “Gelir Vergisi Beyanname Rehberi” yazı dizimiz bitti ama sizlerden çok sayıda soru geliyor. Bugün, yurt dışından elde edilen kâr paylarının Türkiye’de nasıl vergilendiğine ilişkin soruya yanıt bulmaya çalışacağım.
Gelir Vergisi Kanunu hükümleri çerçevesinde; Türkiye’de yerleşmiş olan gerçek kişiler tam mükellef olarak, Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilecektir. İkametgahı Türkiye’de bulunanlar ile bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar Türkiye’de yerleşmiş yani tam mükellef sayılmaktadır.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 75’inci maddesinin 1. bendine göre; her nevi hisse senetlerinin kâr payları menkul sermaye iradı olarak vergilendirilecektir.
G.V.K.’nun menkul sermaye iratlarında istisnaları düzenleyen 22 maddesinin 3’üncü fıkrasında ise “Tam mükellef kurumlardan elde edilen, 75’inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarının yarısı Gelir Vergisi’nden müstesnadır. İstisna edilen tutar üzerinden 94’üncü madde uyarınca tevkifat yapılır ve tevkif edilen verginin tamamı, kâr payının yıllık beyanname ile beyan edilmesi durumunda yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilir” hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükme göre; Türkiye’de yerleşmiş olan gerçek kişilerin yurt dışında bulunan anonim veya limited şirketlerden elde ettikleri kâr payları tevkifata tabi olmayacak ve yukarıdaki istisnadan da faydalanamayacaktır.
Ayrıca anılan kanunun 86’ncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde ise bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 2023 yılı için 8.400 TL’yi aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları için beyanname verilmeyeceği, diğer gelirler için beyanname verilmesi durumunda bu gelirlerin beyannameye dahil edilmeyeceği hükme bağlanmıştır.
Buna göre, Türkiye’de tevkif yoluyla vergilendirilmeyen ve istisna uygulamasına konu olmayan yurt dışından elde edilen kâr paylarının tamamının herhangi bir istisna uygulanmaksızın, 86’ncı maddenin yukarıda bahsi geçen hükmü gereğince 8.400 TL’yi aşması durumunda yıllık Gelir Vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 123’üncü maddesine göre; tam mükelleflerin yabancı ülkelerde elde ettikleri kazanç ve iratlardan mahallinde ödedikleri vergilerin, Türkiye’de tarh edilen Gelir Vergisi’nin yabancı ülkelerde elde edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından indirilmesi mümkündür. Ancak, indirilecek miktarın Gelir Vergisi’nin yabancı ülkelerde elde edilen kazanca isabet eden kısmından fazla olması halinde, fazla olan tutarın indirim konusu yapılamayacağı aşikardır.
Yurt dışında bulunan şirketlerden elde edilen temettü kazançlarının vergilendirilmesinde, ilgili ülke ile Türkiye Cumhuriyeti arasında “Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması” bulunması halinde, bu anlaşmanın özellikle “Temettüler” ve “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi” başlıklı maddelerinin de göz önünde bulundurulması gerektiği unutulmamalıdır.
Geçen yılın sonunda getirilen ve aşağıda kapsamını anlattığım istisna kapsamına girmeyenler, yukarıda anlattığım mevzuat hükümleri kapsamında yurt dışındaki şirketlerden elde ettikleri kâr paylarının tamamı için mart ayında beyanname vermek zorundalar.
YILIN BİTİMİNE ÜÇ GÜN KALA GETİRİLEN ÖZEL İSTİSNANIN AMACI NEDİR?
7491 Sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 28/12/2023 tarihli ve 32413 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu kanunun 8’inci maddesiyle; 1/1/2023 tarihinden itibaren elde edilen gelir ve kazançlara uygulanmak üzere, G.V.K.’nun 22. maddesine eklenen 4. fıkra hükmünde yer alan şartları sağlayan yurt dışı kâr paylarının yarısı Gelir Vergisi’nden istisna edildi.
“4. Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki kurumlardan elde edilen, 75’inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarının yarısı,
- Bu kurumların ödenmiş sermayesinin en az %50’sine sahip olunması ve
- Kâr payının elde edildiği takvim yılına ilişkin yıllık Gelir Vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi şartıyla Gelir Vergisi’nden müstesnadır.”
Yine, 7491 sayılı Kanun’un 8’inci maddesiyle 1/1/2023 tarihinden itibaren elde edilen gelir ve kazançlara uygulanmak üzere G.V.K.’nun 22. maddesine eklenen 5. fıkra hükmü ile de Cumhurbaşkanı’na, aynı maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarda yer alan kâr paylarına uygulanacak istisna oranı ile dördüncü fıkradaki %50 oranını ayrı ayrı veya birlikte sıfıra kadar indirmeye veya %100’e kadar artırma yetkisi verildi.
Bütçe açığı nedeniyle tüketim vergilerinin oranları sürekli artırılırken ve emekliye para bulunamazken, yurt dışı şirketlerden temettü geliri elde edenlere %50 istisna neden getirilmiştir? Kaç kişi bu kapsamda gelir elde etmiştir? Vazgeçilen vergi tutarı ne kadardır? Türklerin yurt dışındaki şirketlere ortak olmalarının teşvik edilmesinin ülkeye ne gibi faydası olacaktır? Elde edilen kâr payının beyanname verilinceye kadar Türkiye’ye getirilme şartı nedeniyle, Türkiye’ye para geleceği motivasyonunun etkili olduğu söylenebilir.
Yurt dışındaki şirketin %49’una sahip iseniz kâr payının tamamını beyan ediyorsunuz, %50’sine sahip iseniz yarısını. Türkiye yerine yurt dışında şirket sahibi olanlara özel ilginin bir sebebi var mı? Doktorlara giderlerse gitsinler diyenler, kıt olan sermayeyi yurt dışına çıkartanlara neden özel istisna getiriyor? Kanun’un “Etki Analizi Raporu”nda yer verilmediği için, Türkiye’ye bu kapsamda ne kadar para gelmesinin beklendiğini de soralım.