Kalkınma Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı’nın ardından MHP’den Samsun Milletvekili seçilen Erhan Usta, Türk Telekom’un 11 yıl önce varlık satışı mı yoksa hisse satışı yoluyla mı özelleştirildiği konusunda ciddi belirsizlik olduğunu söyledi.

Usta, Türk Telekom ile ilgili iddiasını TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda özelleştirme uygulamalarıyla ilgili yaptığı konuşma sırasında gündeme getirdi. Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan’ın da bulunduğu toplantıda Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın (ÖİB) geçmiş dönemde birçok yanlış özelleştirme uygulamalarına imza attığını ifade eden Erhan Usta, bu yanlışların başında da Türk Telekom özelleştirmesi olduğunu söyledi. O dönemde bürokraside yer alan bir kişi olarak dahi bu satışın içeriği hakkında bilgi sahibi olamadığını belirten Usta, Türkiye’nin ileriki yıllarda Türk Telekom özelleştirmesi nedeniyle tahkim davalarında ciddi sıkıntı yaşayabileceğini söyledi. Usta, şu iddiayı ortaya attı:

TÜYLERİ ÜRPERTEN MESELE


“Türk Telekom özelleştirmesinde öyle bir ihale şartnamesi hazırlandı ki, Türkiye olarak biz altyapıyı verdik mi, vermedik mi, belli değil. İhaleyi kazanan firma, Türk Telekom’u altyapısıyla aldığını açıkladı. Bizimkiler ‘Tamam’ dedi. Sonra araya Danıştay girdi. Meğerse şartnamede netlik yokmuş. Altyapıyı verdik mi, vermedik mi belli değil. Bir yandan Türk Telekom’un varlıkları satılmaya devam ediyor. Uluslararası tahkime gidecek bir konu. Yani tüyler ürpertecek bir meseledir bu. Bu konu Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda da gündeme geldi, orada altyapının 21 yıllık sözleşme süresi sonunda geri alınacağı ifade edildi. Neyi geri alacaksınız? Şirket zaten birçok varlığını sattı. Üstelik şirket ihale şartnamesinde zorunlu tutulan yatırımları da yapmıyor. Daha da kötüsü bunun üzerine gidilmiyor.”

ÖNCE SATTINIZ SONRA VERGİYİ DÜŞÜRDÜNÜZ


Usta, hükümetin Türk Telekom’u özelleştirmesinin hemen ardından Kurumlar Vergisi oranlarını yüzde 30’dan yüzde 20’ye çekerek şirkete büyük bir vergi avantajı sağladığını da söyledi. Türk Telekom’un özelleştirme öncesinde 1 katrilyon (1 milyar TL) lira Kurumlar Vergisi ödediğine işaret eden Usta, “10 puanlık vergi indirimi nedeniyle kamunun o günkü parayla 300 trilyon lira kaybı oldu. Eğer özelleştirme öncesinde vergi indirimi açıklanmış olsaydı Türk Telekom’un özelleştirmesinden çok daha yüksek gelir elde edilebilirdi” dedi.


BÖYLE ALALIM, SONRA KAZANIRIZ


Türk Telekom’un satılmasına aracılık ettiği belirtilen dönemin Kuveyt Türk Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdullah Tivnikli, 16 Ağustos 2010 tarihinde Yeni Şafak gazetesinde yayımlanan röportajında konuyla ilgili ilginç perde arkası bilgiler aktarmıştı. Türk Telekom’un başlangıçta tıpkı Tüpraş ve Petkim gibi varlığıyla satıldığını, ancak daha sonra Danıştay’ın yorumuyla varlık satışının işletme hakkı devrine dönüştüğünü anlatan Tivnikli, o röportajda şu açıklamalarda bulunmuştu:

“Hükümet ihalenin kuralını ihaleden sonra değiştirerek varlık satışını, 21 yıllık kira haline getirdi. Ortaklar tedirgin oldular. Burada yatırımcıları iknada ciddi şekilde zorlandık. ‘Aman merak etmeyin, hakkınızı koruruz’ dedik. Kuveytli grup ve Oger ile ihaleyi girmiştik. Danıştay’ın istediği şekilde imza atmaya zorlandılar. ‘Biz bunu doğru bulmuyoruz. Bu işe giremeyiz’ dediler. Oger Grubu kendi hukukçularına danıştı. Uluslararası hukukçuları, ‘Böyle bile olsa sizin hakkınız. İhale varlık satışı şeklinde yapılmış. Sonra kazanırız, biz alalım’ dediler. Telekom’un varlıkları satılmadı. İhale sonradan değiştirilerek alıcılara haksızlık yapıldı. 21 yıllık kiralandı.”