Türkiye bir krizin içinde... Ülke fokur fokur kaynıyor!
Her yanda saldırı, ihanet, alçaklık var!
Bu duruma neden geldik?
Hep yazıp çiziyoruz. İktidarın oturup “Nerede hata yaptık?” diye düşünmesi lâzım. Fakat... Onlar her şeyi çok iyi bilirler! Bildikleri için de yalnız bizi değil, hiç kimseyi dinlemezler.
İçeride de dışarıda da ilişki durumları karışık... Suriye gibi yabancı topraklarda da şehitler veriyoruz, kendi topraklarımızda da...
Cezaevleri insan doldu. Kurunun yanında yanan yaşlar yok mu? Suçluyla suçsuz aynı sepete konulur mu?
Avrupa’yı ayağa kaldıran konulardan biri de hapisteki gazeteciler.
Meslek kuruluşları “Türkiye cezaevlerinde 142 gazeteci var” diyor. Bu bir dünya rekorudur. Demokrasinin hiç olmadığı totaliter Çin’i bile üç misli geçmiş durumdayız. Çin’de hapisteki gazeteci sayısı 47. Avrupa Parlamentosu’nun, Türkiye ile üyelik müzakerelerini dondurma kararının bağlayıcı yanı yok ama siyasi ağırlığı var. Evet, bu adamlar önyargılı, kötü niyetli, kalleş... Bunlar tamam da... Kendi kendimize dürüstçe sormalıyız: Bizim hiç mi hatamız yok?