Röportaj: Yüksel ŞENGÜL - Ekranın yeni yarışma programı Milyonluk Resim’le yeniden sevenlerine kavuşan Selçuk Yöntem’le Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel’de buluştuk. Daha önce Büyük Risk ve Kim 500 Milyon İster yarışmalarını sunan Yöntem’le önce tiyatroyu ve memleket meselelerini, ardından da yeni yarışma programıyla dizileri ve sinema filmini konuştuk.

selcuk2

- Yeni eğitim dönemine hazırlıklar başladı. MEB’in müfredatıyla ilgili konular yine gündeme gelecek. Müfredata tiyatronun eklenmesi gerektiğine hâlâ inanıyor musunuz?

Bunu size daha önce de söylemiştim ve elbette hâlâ inanıyorum. Okulların müfredatına tiyatronun eklenmesi gerçekten de çok önemlidir. Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda Atatürk’ün notları arasında ‘önemli’ denilerek altı çizilen konulardan birisi de tiyatrodur. Atatürk, tiyatronun Milli Eğitim müfredatına mutlaka alınıp okullarda ders olarak okutulması gerektiğini söylemiştir.

‘BİR BEYİN AKTİVİTESİ’

- O dönemden günümüze kadar tiyatro neden hâlâ müfredata girmedi?
Yıllar yılı tiyatronun neden ders olarak okutulmadığını da hiç anlamam. Tiyatronun kime ne zararı olabilir ki! Bilakis, tiyatro çok güzel ve güçlü bir uğraştır. Tiyatro yaparken kötü bir şey düşünmeye ve yapmaya zaman bulamazsınız. Fikirlerin yeşermesi için, paylaşımın, toplumsal barışın, kardeşliğin sağlanması için tiyatro çok önemlidir. Bunu gelişmiş toplumlarda görmek mümkündür zaten.

- Tiyatroya, baleye, operaya gitme oranı düşüyor...
Bir ülkede tiyatroya, baleye, operaya gitme oranı düşüyorsa, bu durumu ülkenin eğitim durumuna, sosyal yaşamına, medyanın da buna ne kadar destek olduğuna bağlamak gerekir. Ben Türkiye’de tiyatronun kötü durumda olduğuna inanmıyorum.

- Tiyatronun sevdirilmesi çok önemli...
Eskiden okullarda tiyatro kolları olurdu, her yıl sonunda hazırlanan oyunlar sahneye konulurdu. Benim tiyatroya adım atmam da okulumdaki tiyatro kollarının çalışmalarıyla oldu. Tiyatro çok önemli. İçinde müziği, dansı da barındırıyor. Tiyatro aynı zamanda çok önemli bir vücut ve beyin aktivitesidir.

‘SIĞINACAK ALAN YOK'

- Siz şanslıydınız... Çünkü merhum subay babanız sizi tiyatroya götürürdü...
Beni ilk tiyatroya, operaya, baleye, konsere babam götürmüştür. Klasik müziği ilk olarak babam dinletmiştir. Subay olan babamın, Atatürk ilkelerini öğretmesi ve o değerleri bana aşılaması da çok önemliydi. Annelere babalara bu konuda büyük görevler düşüyor...

- Babanız 85 yaşında hayata veda ederken “Size çok kötü bir dünya bırakıyorum” demişti...
Evet, babam hayata veda etmeden önce ‘Size çok kötü bir dünya bırakıyorum’ demişti. Biz önce buna inanmadık ama sonra doğru söylediğini anladık. Dünyanın nereye gittiğini görüyoruz. Doğanın ve yeşilin katledilmesine göz yumarsak, ne yazık ki dünyanın betona olan isyanı fırtınalara sellere hedef olmaya devam edecek. Kaçacak sığınacak alanımız kalmadı. Kimse anlamıyor ya da anlamak istemiyor. İnsanın molekül yapısıyla ağacın molekül yapısı aynıdır. Ağacı yok ederseniz insanı da yok edersiniz, bu kadar basit!

‘ÖNLEM ALMALIYIZ'

Dünya hep kötüye mi gidecek, umut olmayacak mı?
Ömer Seyfettin çok güzel söylemiş, ‘Umut, insanın kalbinde öten geveze bir kuştur’ diye. O kuş ötmezse vay halimize... Her şeye rağmen umut hâlâ var. Doğa kendini tamir edebiliyor. Doğaya o fırsatı vermezsek, sonunda o da bu umudu bizden geri alacak! O geri dönülemeyen noktaya çok az kaldı. Bunu görmek, bilmek ve önlemleri almak gerekiyor.

- Siyaseti hiç düşündünüz mü, bu konuyla ilgili kapınız çalındı mı?
Siyaseti hiçbir zaman düşünmedim, çünkü benim yaptığım iş siyaseti de kapsıyor. Siyaset yapmak ille de bir partinin içinde olmak değildir. Yaşamda mutlu olmak için sade ve basit bir yol var. Doğruyu yapalım, çalışalım, bilgili olalım, paylaşalım, üretelim, hukuka saygılı olalım. Hırslarımızdan egolarımızdan kurtulalım.

Çok iyi bir başlangıç yaptığımıza inanıyorum

selcuk1

- Cumartesi ve salı akşamları Fox ekranına gelen Milyonluk Resim adlı yarışma programını sunuyorsunuz...
Milyonluk Resim, yeni bir konsept, yeni bir heyecan benim için.

- Bu programı kabul etmenizdeki en önemli etken ya da etkenler ne oldu?
İki yarışma programı sunduktan sonra Fox’tan da bir üçüncü yarışma teklifi gelince açıkçası düşünmem gerekiyordu. Önce dört beş tane yarışma konseptine baktık, fakat onların hiçbiri beni heyecanlandırmadı. Sonra, ‘Farklı bir yarışma programı bulduk, bu sizi heyecanlandıracaktır’ dediler. Baktım gerçekten de güzel ve beni heyecanlandıran bir programdı, kabul ettim.

-Her şey resim üzerinden gidiyor...
Yarışmacılarımız da bildiğiniz gibi resimle heyecanlanıp, resim üzerinden genel kültüre doğru yürüyoruz. Resimler ve resimlerin üzerinden açılan sorularla herkes heyecanlanıyor. Çok iyi bir başlangıç yaptığımıza inanıyorum.

- Ödül...
Her resmin bir sorusu, her sorunun bir para değeri var. 12 resimle gelen 12 soruyu bilen yarışmacı 1 milyon lira kazanıyor. Dileyen dilediği zaman programdan ayrılabiliyor ve o ana kadar doğru cevap verdiği soruların karşılığındaki para ödülünü alabiliyor.

Film için bağlama dersi aldım, gerisi sürpriz!..

- Yanılmıyorsam 2013’te Büyük Risk yarışma programına başladığınızda Uçurum adlı bir diziniz ve aynı zamanda Vanya Dayı adlı tiyatro oyununuz da vardı... Bu defa üst üste gelen çalışmalar olacak mı?

Milyonluk Resim yarışması sürerken yönetmen Reis Çelik’le Kars’ta eylül ekim gibi çekeceğimiz bir sinema filmi olacak. Bu arada Ayşe Nişanlıoğlu’nun sahneye koyacağı bir oyunda rol alacağım. Televizyon ve sinema dışında tiyatronun da olması çok önemli. Çünkü tiyatro bizim beslenme yerimiz.

- Filmi konuşalım mı?
Aşıkları, halk ozanlarını ele alan bir film olacak bu. Halk ozanlarının atışma geleneklerini sunarken yöreselden evrensele doğru uzanacağız. Gerisi sürpriz olsun.

ŞİİR SÖYLEYECEĞİM

- Filmde bağlama çalacaksınız o zaman...
Evet, bağlama dersleri alıyorum. Şiirleri ben söyleyeceğim.

- Eşiniz Cihan Yöntem kareograf, kızınız Iraz Yöntem oyuncu... Ailenin bir araya gelmesi konusunda zorluklar yaşıyor musunuz?
Evet, ailece bir araya gelme konusunda problemler yaşıyoruz. Cihan Yöntem’in kareografileri, Iraz’ın oyunları, benim çalışmalarım gönlümüzce bir arada olmamıza engel olabiliyor. Ancak, herkes yaptığı işten memnun olduğu için hiç kimse mutsuz değil. Önemli olan da bu.

- Vedat Sakman’la birlikte bir şiir CD’si yapmıştınız. Devamı gelecek mi?
Vedat Sakman’la Aşk İçin Önsöz adlı bir şiir CD’si yaptık. Şu sıralar ikinci şiir çalışması yapmam çok isteniyor. Zaman bulursam olabilir.