Bin bir sıkıntı içinde olan insanlarımız, hak, hukuk, adalet istiyor, sömürü düzenini lânetliyor!
“Adalet Yürüyüşü” bunun için
yapıldı, “Adalet Kurultayı” bu nedenle toplandı.
İktidar kanadına bakarsanız ülkede her şey iyi, her şey güzel... Gerçek öyle değil tabii ki... Yaşanan olaylar, yapılan haksızlıklar ortada!
Bugün hangi ülkenin cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü olarak 150’den fazla gazeteci-yazar var? Bunun dünyada Türkiye’den başka hiçbir örneği yok!
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, kanun hükmünde kararnamelerin (KHK’ların) içerdiği pek çok düzenlemenin olağanüstü hal (OHAL) ile ilgisinin olmadığını, bunun da yasalara aykırı olduğunu açıkladı.
Metin Feyzioğlu “KHK’lar, sadece ve sadece olağanüstü halin ilan edilmesini gerektiren sebeplerle mücadele etmek için çıkarılabilir. Kapalı kapılar ardında, bir gecede ansızın çıkarılan KHK’lar keyfilik ve hukuksuzluktur” diyerek şunu sordu:
“O zaman Meclis’e ne gerek var? Milletvekillerini neden seçiyoruz?”
Sözün özü: Ne yazık ki, ülke olarak çağdaş hukuktan ve demokrasiden
hızla uzaklaşıyoruz!