İki liderin en masum demokratik haklardan biri olan protesto yürüyüşüne bakış açıları çok farklı!
Merhum 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel:
“Yollar yürümekle aşınmaz!..”
Milliyetçi Hareket Partisi lideri Devlet Bahçeli:
“Atalarımız boşuna söylememiş: Akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş!.. Adalet yolda bulacağımız kayıp eşya, yürürken ayağımıza takılacak bir gömü değildir! Bunu bilmemek ise cehalettir! Adalet yürümekle değil, yüksek bir ahlak, yüce bir gönül eşliğinde ancak ve öncelikle vicdanlarda tecelli ve temerküz edecektir!..”

*  *  *

Peki hukukçular, uzmanlar ve bilim insanları CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi hiçbir mesaj vermeden başlattığı uzun ve büyük “adalet” yolculuğuna,
herkes için adalet arayışına ne diyorlar?
Prof.Dr. Emre Kongar:
“Kılıçdaroğlu’nun “adalet Yürüyüşü”; 21. Yüzyıl Türkiyesi’nde çağdaş devleti özleyen...
Zamanın ruhunu yansıtan...
Demokratik rejimi savunan...
Bir uzun yürüyüştür!..
DİREN ADALET...
DİREN DEMOKRASİ!..”

*  *  *

Avukat Fidel Okan:
“Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan İstanbul’a yürüyüş çağrısı demokratik bir eylem ve çığlıktır!
Destekliyorum...”

*  *  *

Avukat Celal Ülgen:
“Bütün şölenleri iptal edin dostlarım. Bütün eğlenceleri, gülmeleri, kahkahaları!..
Çok ciddi sorunlar
yumağındayız! Çözmeden yaşamak haram!..”

*  *  *

Ve Büyük Önder Atatürk’ün ‘adalet’e bakışı:
“Memleket ve millet işlerinde, adalet işlerinde duygulara, hatır ve dostluğa göre hareket edilmez! Bir ülkede adalet yoksa, o ülkede anarşiden başka bir şey yoktur! Orada hükümet denen nesne de yoktur! Aslında orada hiçbir şey yoktur! O halde dünyada bir “hak” vardır. Hak ve adalet, behemehal kuvvetin (iktidar gücünün) üstündedir...” (Nutuk)
Atatürk “Adaletin olmadığı yerde hiçbir şey yoktur” diyor!..

*  *  *

İşte Kemal Kılıçdaroğlu, her şey anlamına gelen adaleti geri getirmek için uzun ve büyük yolculuğa çıkmış bulunuyor.
“Mülkün temeli adaleti,” “mülkün damadı” olmaktan kurtarmak için, sadece zulüm görenler ve kendisine oy verenler için değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Devlet Bahçeli, kısacası herkes için istiyor.
Çünkü günün birinde adaletin, onu yok edenler için de gerekli olacağını biliyor!
O nedenle tüm toplumu adalet platformunda buluşturup, çağdaş demokrasi anlayışında bütünleştirebilmek amacıyla yürüyor...
Uzun, ince ve engellerle dolu bir yolda, son bir umutla ilerliyor...