Önceki gün Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli arayıp, son yıllarda beni en çok sevindiren haberi verdi.

Avcılar’da yaşayan yurttaşlarımızı beklenen büyük bir depremin kurbanları olmaktan kurtaracak “Plan notu değişikliğinin” İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nden geçtiğini, bu konuda kamuoyu oluşturmak için gösterdiğimiz çabaya teşekkür etmek için aradığını söyledi.

Konuşurken sesi titriyor, çocuksu sevincini sözcüklerle anlatmakta zorlandığını belirtiyordu.

★★★

Aylar süren bekleyiş sona ermiş, nihayet AKP ve MHP’li üyeler de insafa gelmişlerdi.

Ama dediğim gibi, en ufak rant hesabı yapılmaksızın, sadece hasarlı binalarda yaşamlarını sürdüren insanları bir an önce deprem yönetmeliğine uygun yapılara taşıyabilmek amacıyla hazırlanan proje, yaklaşık 6 ay boyunca gündeme alınmayarak bekletilmişti!..

Eğer geciken onay o tarihte verilebilseydi, şimdiye kadar epey mesafe kat edilmiş olacaktı.

Zira Avcılar’daki vahim duruma, bir gün bile geciktirmeden müdahale etmek gerekiyordu.

★★★

Başkanı dinlerken, gözümün önüne; Avcılar’da yaptığımız Demokrasi Arenası’nda, ikisi de protez olan kollarını kaldırarak yetkililere haykırışı geldi:

“Bunları görüyorsunuz!.. Yüzde 95 engelli bir belediye başkanı olarak hiç kimsenin, enkaz altında ölmesini ya da benim gibi sakat kalmasını istemiyorum. O insanlar, o hasarlı binalarda yaşadıkça benim gözüme uyku girmiyor. Hep onları düşünüyor, bu vicdansızlığa, bu umursamazlığa ve bu haksızlığa isyan ediyorum!..”

Salondaki herkesin çılgınca alkışladığı bu konuşma, beni de çok etkilemiş ve o gece hiç uyuyamamıştım.

★★★

Sanırım değerli Başkan, aylar sonra ilk kez, onayın çıktığı akşam, iç huzuruyla yastığa başını koymuş ve derin bir uykuya dalmıştır.

Koronavirüs haberlerinin içimizi kararttığı günlerde bu satırları, “Şu dünyada güzel şeyler de olabiliyor” diyebilmeniz için yazdım.

Dilerim herkesin Turan Hançerli gibi bir belediye başkanı olsun...