Sevgili okurlarım memleketin ne hale geldiğini ve ne hallere düşürüldüğünü hepimiz birebir izliyoruz.

Dolar dün 14 lira eşiğini aştı.

Euro 16 lirayı geçti.

Bu nasıl iştir, bu yükselişler niçin oluyor?

Hükümet bu artışlara bilerek mi göz yumuyor. Yani iktidarın bir bildiği mi var?

Bunları bizim bilmemiz mümkün değil. Bizim elimizden sadece izlemekle yetinmek geliyor.

★★★

Dün sabah Ankara’da iki sağlık kuruluşuna yolum düştü. Bilinen iki kuruluş.

Başlarında olan yöneticilere “Sizin sektörde durum nasıl” diye sordum.

Hay sormaz olaydım!

Elektrik faturalarını çıkardılar...

“İki yıl önce ayda ortalama 25-30 bin lira elektrik parası öderdik. Şimdi 90 bin dolaylarında geliyor. Bu yükün altından kalkmak mümkün değil...”

Sonra işin daha da vahim bir boyutunu eklediler.

“Kullandığımız malzemelerin hemen hepsi yurt dışından geliyor. Biz geçen yıl hesabımızı bir dolar eşittir sekiz lira tahmini ile yapmıştık. Buradaki aygıtları görüyorsunuz. Satan firmalar bunların bakım ücretini bile bizden Euro üzerinden alıyorlar. Fiyatlarımızı bu maliyetlere göre artırmamız mümkün değil. Yine de hastalarımız haklı olarak yakınıyor, kendilerini kazıkladığımızı düşünüyorlar. Ne yapacağımızı şaşırdık!”

★★★

Sadece döviz fiyatları değil enflasyon da patlamış durumda.

İşin en kötüsü, pazarcılardan en büyük holdinglere kadar irili ufaklı bütün kesimler yakınıyor...

Ve bu fiyat artışlarının öyle tehditlerle, şantajlarla, korkutmalarla düşmesi de asla söz konusu değil.

Birkaç yıl öncesine kadar bu iktidara severek ve isteyerek oy veren milyonlarca insanımız vardı.

Çoğunun fikirleri artık değişti...



★★★

Şimdi size bu konuda çok tipik bir örnek sunmak istiyorum...

Resmi ilan olduğu ve gazetede mahkeme kararıyla yayınlandığı için isimleri açıkça vermekte bir sakınca veya suç yok.

Hemen belirteyim, bu aileyi ve ismi değişen küçük çocuğu tanımam.

Bu mahkeme kararı 10 Aralık 2021 tarihli Cumhuriyet gazetesinde resmi ilan olarak çıktı.

★★★

İsmi değiştirilen küçük Recep Tayyip 2015 doğumlu. Yani altı yaşında.

Şimdi tahminlerimi sıralıyorum:

Annesi ve babası o doğduğunda büyük Recep Tayyip Erdoğan’a hayran.

Oylarını ona ve partisine seve seve veriyorlar.

Fakat bir süre sonra acıklı memleket gerçekleriyle yüz yüze geliyorlar.

Ancak hiçbir şeyin iyiye gitmediğini anladıkları zaman iş işten geçmiş durumda.

O acı gerçekler belki Kahramanmaraşlı Erdoğan ailesini de vuruyor...

Ve ellerinden fazla bir şey gelmediğini görünce önemli bir karar alıyorlar...

Ve küçük Recep Tayyip Erdoğan’ın ismini değiştiriyorlar.

Her isim ve soyadı değişikliği için mahkemeye başvurup karar almak gerekiyor. Mahkeme isteminizi kabul ederse bu karar resmi ilan olarak bir gazetede yayınlanıyor ve kesinleşiyor.

★★★

Küçük Recep Tayyip’in ismi de böylece değiştirilmiş oluyor.

Recep Tayyip iptal ediliyor.

Çocuğun yeni ismi mahkeme kararıyla Aras Erdoğan oluyor.

Aile bu yolla protesto sergiliyor.

Bu ilginç protesto olayında anlayanlar için bir kara mizah var.

Sıradan bir ailenin dövize, işsizliğe, enflasyona ve belki de yolsuzluklara karşı tepkisi var.

Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az!