Başıboş sokak köpekleri sorunu Adana’nın en önemli halk sağlığı sorunlarından birisi olmaya devam ediyor.

Çünkü, her ne kadar sokak köpeklerinin varlığını ve onların korunmasını, beslenmesini, sağlıklı ortamda barınmalarını savunsak da birden fazla köpek bir araya geldiği zaman gayet tehlikeli olabiliyorlar.



Hem benim bizzat şahit olduğum hem de yakınlarımdan dinlediğim, ayrıca basın yayın organları vasıtasıyla duyduğumuz birçok olay, sokak köpeklerinin grup halinde olduklarında tehlikeli olabildiklerini ortaya koyuyor.

Örneğin ben Adana’nın en merkezi yeri olan Turgut Özal’da oturmama rağmen akşam saatlerinde sokak köpeklerinden korkan birçok mahalle sakininin yürüyüş yapmaktan çekindiğini biliyorum ve bizzat şahidim.

Hatta çevredeki yürüyüş parkurlarındaki köpeklerden rahatsız olan birçok kişiyi yürüyüş yapmaktan vazgeçerken gördüm.

Sokak köpekleriyle sağlıklı mücadelenin yolu bilindiği gibi onları kısırlaştırmaktan geçiyor.

Kısırlaştırmak burada en etkili, hatta tek çözüm.

Ancak bunu tek başına Büyükşehir Belediyesi’nin yapması mümkün değil.

Kadrosunda 13 veteriner barındırabilen Büyükşehir belediyesi Adana gibi koca bir ilde tüm köpekleri nasıl kısırlaştırsın, sorunla nasıl baş etsin.

Burada hemen söyleyeyim ki zannedilmesin ki sokak köpekleri sade kent merkezinin sorunudur.



Hayır tam aksine, köylerden başlayarak Adana’nın tüm ilçelerinde aynı sorunlar var.

Hatta köylerdeki başıboş köpekleri toplasanız belki de şehirdeki sokak köpeklerinden çok fazla edebilirler.

Pozantı’dan Feke’ye; Kozan’dan Karataş’a, Ceyhan’dan Yumurtalık’a kadar Adana’nın yüzlerce köyü başıboş köpeklerle dolu.

Bunların sayıları her geçen gün artıyor.

Çünkü kırsalda kısırlaştırma ve mücadele şehirdeki kadar güçlü değil.

Bu nedenle sürekli üreyen başıboş köpekler, kamyonların, traktörlerin, arabaların gittikleri yolu izleyerek şehirlerin yolunu tutuyorlar ve şehirlerdeki köpek sayısı da giderek artıyor.

İşte bu noktada İlçe belediyeleri ile veteriner kadrosu olarak , belediyelerden çok daha güçlü konumda olan tarım İl Müdürlükleri’nin devreye girmesi lazım.

Köpekle mücadeleyi sadece Büyükşehir Belediyesi’nin üzerine yıkmak yerine Seyhan, Çukurova, Yüreğir, Sarıçam,  Feke, Saimbeyli, Tufanbeyli, Kozan, Karaisalı, Karataş, Yumurtalık, Ceyhan, Pozantı, Aladağ, İmamoğlu gibi belediyelerimiz de devreye girmeli.

Büyükşehir Belediyesi ekipleri bu ilçelerin hepsine nasıl yetişsin?

Fakat herkesin kapısının önünü süpürdüğünde tüm sokağın temizlenmesi gibi ilçe belediyelerinin hepsi birden bu konuda çalışmaya başlarsa büyük mesafe alınır.

Büyükşehir Belediyesi de daha kaliteli hizmet verir.

Şehir içindeki mücadeleyi daha etkin bir şekilde yürütür.

Bu nedenle saydığım İlçe Belediyelerinin başkanlarına buradan seslenmek istiyorum.

Siz de işin başına geçin ve bulunduğunuz ilçelerde, köylerde başıboş köpeklerin kısırlaştırılması, barındırılması işini titizlikle sürdürün.

Bu işin hepsini Büyükşehir Belediyesi’ne yıkmak kolaycılığına kaçmayın.

Bakın sonra zararı bütün Adana çekiyor.

Bu arada Tarım il müdürlüğü ekipleri de devreye girerek, başıboş köpeklerin kısırlaştırma işlemlerinde aktif olarak rol alması lazım.

Köylerdeki, ilçelerdeki köpek nüfusunu kontrol altına almadan şehirlerdeki başıboş köpek sorununu kontrol altına alamayız.

Bu mücadelede de sadece birkaç veteriner kadrolu belediyelere işi yüklemek, sorunun çözümsüzlüğe itilmesi demektir…