Geçenlerde, televizyonda bir belgesel izledim. Konusu, Amerika’nın kuzey eyaleti Main’deki ıstakoz avcılarıydı.

Main, dünyanın ıstakoz deposudur. En lezzetlileri orada yakalanır ve neredeyse “üç kuruşa” satılır.

Tekne karadan epey açıldı. Denizin ortasındaki tuzakları toplamaya başladılar. Bereketli bir av olmuştu. Güverte ıstakoz ile doldu. Alt taraftaki depoya atmadan önce avcılar ıstakozları tek tek kontrol ettiler. Kuyruğunun altında yumurtası olan dişileri tekrar denize attılar.

Sonra ölçme faslına geçtiler. İzin verilenden yarım santim küçüklerini bile geri saldılar.

Denizin ortasındaydılar. Kimse onları gözlemiyordu. Küçük kaçamaklar yapabilirlerdi.

Ama onlar gelecek yılı düşünüyorlardı. Onlar için ürünün devamı önemliydi.

Istakozların kökünü kurutmamaları lazımdı. Çünkü onlar ekmek paralarıydı.

Hem ölçü dışı ıstakozu müşteri satın almaz, üstelik şikayet ederdi.

Cezalar çok ağır ve affedilmezdi. Bu işi kontrol edenler rüşvet yemezlerdi.

Yani avcı bilinçli, tüketici bilinçli, kontrol mekanizması açımasızdı.

Böyle olunca da Main denizinden ıstakoz hiç eksik olmuyordu.

Memleketimizde balık yasağı geçen hafta bitti ve ağlar tekrar denize atıldı.

Daha ilk gün hale gelen 14 kasa balığa, ölçülere uymadığı için el konuldu. Bunlar görünenlerdi. Bir de hale gelmeden restoranlara, balıkçı dükkanlarına elden satılanlar vardı. Onlarda ölçüm hak getire.

Balıkçı tezgahlarında, uskumrunun biraz büyüğü çingene palamutlarını görünce içim cızzz ediyor.

Gelelim balık fiyatlarına!

Çingene palamutlarının miktarına bakılırsa bu yıl balık bol olacakmış.

Sanırım her yıl aynı şey söyleniyor!

Şunu belirtmeliyim ki, balık ne kadar bol olursa olsun, düşük bütçeli aileler yine balığa hasret kalacak. Bunun nedeni de ateş pahası olan fiyatlar.

Balık bol olsa da, bu yıl fiyatlar düşmeyecek.

Bunun nedeni de teknelerin kullandığı mazotun aşırı zamlı fiyatı.

Geçenlerde bir yolculuktan dönerken, Gelibolu’da Sardalye fiyatları gözüme ilişti.

Malumunuz, Gelibolu bu balığın anayurdudur. Orada bile kilosu 70-80 liradan satılıyordu.

Bir zamanların ucuz balığı, artık düğünde takı olacak fiyata yükselmişti.

Bu Gelibolu fiyatı idi. Onun oradan İstanbul’a doğru yola çıktığında yakılacak mazotu, haldeki aracıların alacaklarını, balık satanların karını eklediğinizde, restoranlarda hesaba yazılacak miktarı düşünün artık.

Geçen yaz buzluk balıklarına astronomik fiyatlar yazan restoranların, taze ve üstelik pahalı balıklara ne isteyeceklerini siz tahmin edin artık.

Yani bazılarımız için restoranda balık keyfi bu yıl hayal olacak gibi!