Görmek istemeyenden daha “görme özürlü” kimse olamaz!

Gerçeği bilip de söylememek, acınacak bir zaaftır.

Bugün, bir kısım AKP’li ne yazık ki, bu durumdadır.

Halkımızın içinde bulunduğu acınacak durumu görüyor, biliyor ama görmezden gelip, ortalığı güllük gülistanlık göstermek istiyorlar.

Kimi “2 kilo et yiyorsak yarım kilo yeriz. Domatesi 2 kilo alıyorsak, 2 tane alırız” diyor, kimi de “Zamlar geldi ama minicik minicik zamlar. Bundan şikâyet etmeye gerek yok!” diyerek halkı canından bezdiren zamları aklı sıra küçültüyor.

AKP’yi savunmak için yanlış bir matematik hesabı yaparak yüzde 7’yi, yüzde 700 gibi gösteren AKP Grup Başkanvekili de AKP’li Meclis eski Başkanı Bülent Arınç’a göre “biraz gülünç” oluyor!

★★★

“Benim adım Doğrucu Davut. 9 köyden kovmuşlar, 10’uncu köye şimdilik sığındık” diyen Bülent Arınç’ın kendi vekillerine tepki göstererek:

“Bizim partililerin bu tür söylemleri insanları yaralıyor. Ulan 2 kilo et kaç para biliyor musun sen? 300 lira. Kim verecek bu parayı?” diye patlaması, AKP’de sağ duyulu insanların da olduğunu gösteriyor.

Bülent Arınç’a göre:

“İyi ki Kurban Bayramı ve kurban kesenler var. Orada dağıtılan şu kadarcık ete bile ihtiyacı olan yüzlerce aile var.

Beyefendiler, kendi sofralarından eksik etmedikleri şeylerin herkesin sofrasında olduğunu zannetmesinler!

Biz piyasadayız. Emekli bir insanım artık... Emekli maaşından başka elinde bir parası olan biri değilim. Gidiyorum markete, hepsine bakıyorum. ‘Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar’ denir ama söylediğin doğru olsun, gerisi dokuz köyün işi!”

“Gelen gideni aratır” sözü boşuna söylenmemiş!


Eski Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, 126 ülkeden tarım ürünü ithal ederek Türk çiftçisini ezdiren bir bakandı.

Samanı bile yabancı ülkelerden getirttiği için yapılan eleştirilere “Paramız var ki, alıyoruz” diye cevap vermişti...

Yeni Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin de giden bakandan pek farkı yok!

Türk çiftçisinin içinde bulunduğu ağır şartları, büyük sıkıntıları görmezden geliyor.

Gübre, tohum, elektrik ve akaryakıta gelen ağır zamlar bir çok çiftçinin, tarlalarını boş bırakmasına sebep oldu.

Tarım Bakanı Vahit Kirişçi, 126 ülkeden gıda ürünü satın aldığımızı, bunları ithal edemeyecek duruma gelirsek açlık tehlikesiyle karşı karşıya kalacağımızı unutarak:

“Bu ülkede o yok bu yok diyenlere kapak olsun. Üreticilerimiz 85 milyonu doyuruyor!” diyerek hepimizi tebessüm ettirdi!

Çünkü, tarım ürünlerinde maalesef kendi kendimize yeten bir ülke değiliz!

Gerçeklerden bu kadar uzak görünen bir Bakan, bu ülkeye nasıl yararlı olur, çiftçimizi nasıl kalkındırır, ülkemizi tarımda nasıl kendi kendimize yetecek hale getirir, bu ciddi bir sorundur!

İşler, ehil ellerde, doğru zamanda, doğru şekilde yapılmazsa sonuç asla iyi olmaz!

TEBESSÜM

Sıkıysa zam yapmasın!


Sekreter hanım, tüm ciddiyetini takınarak patronun karşısına çıkar ve:

“Sizden maaşıma iyi bir zam yapmanızı bekliyorum!” der...

Kararlı ve kendinden emindir...

Patron her zaman öfkeli bir tip... Sekreter hanımın zam talebini duyup, bu meydan okur halini görünce tepesi atar:

“Zam haa? Hem de iyi bir zam bekliyorsun öyle mi? Peki, benden başka ne bekliyorsun?” diye bağırır.

Sekreter hanım gayet sakin bir şekilde “Ne mi bekliyorum?” diye tekrar eder ve patronuna son darbeyi vurur:

“Bir bebek bekliyorum!”

GÜNÜN SÖZÜ


Hayatta en büyük nimet, sağlıklı, iyi huylu, doğru sözlü olmaktır!