Amerika’nın en eski üniversitelerinden Pensilvanya 282 yaşında. Kimler geldi, kimler geçti...

Dikkatimi bu üniversitenin Wharton İşletme Okulu çekiyor. Uzay şirketi SpaceX’in kurucusu Elon Musk bu okulun mezunu... İsrail Merkez Bankası Başkanı Prof. Dr. Amir Yaron, 2018’e kadar bu okulda ekonomi dersleri veriyordu.

Prof. Dr. Bilge Yılmaz


★★★

İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Prof. Dr. Bilge Yılmaz da ekonomi dersleri verdiği Wharton’da “Alternatif Yatırımlar” programını uyguluyor.  Eylül 1993- Şubat 1994 dönemi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı, Prof. Dr. Nihat Bülent Gültekin, aynı üniversitede ekonomi dersleri vermeyi sürdürüyor.

Prof. Dr. Nihat Bülent Gültekin


★★★

Gültekin’e “Türkiye’ye dönüp siyasete atılmayı düşünüyor musunuz? diye soruyorum. “Ülkenden uzaktaysan özlemle yaşıyorsun,  sorunlarını dert ediyorsun. Türkiye hakkında neredeyse artık alay eder gibi konuşuluyor, çok üzülüyorsun. Bilge de 25 yıllık dostum. Bu konuları hep konuşuyoruz. Türkiye ekonomisinin sorunu dışsal değil, yönetimin akıl dışı ısrarından kaynaklanıyor. Gençlerin siyasete girmesini destekliyorum” yanıtını veriyor.

★★★

Türkiye’de kıymetli ekonomistler olduğunun altını çizen Gültekin, “iktisat hiyerarşisindeki uluslararası konumları” itibarıyla yurt dışı görevlerde bulunan ekonomistlerin masada olmasının yabancı finans çevrelerine güven vereceğinin altını çiziyor. Malum Türkiye döviz rezervlerini arttırmak ve yatırımı çekmek zorunda...

Bunun için de iş, siyaset ve akademi çevrelerinin koro halinde söylediği gibi; yerli ve yabancı yatımcılar, piyasa  ekonomi yönetimine güven duymuyor. Tek adam rejimi tutmadı!

★★★

Gültekin’e siyaset kurumunun çelişkisi soruyorum:

Merhum Başbakanlar Turgut Özal ve Mesut Yılmaz’ın ekonomi baş danışmanlığını yaptınız, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı deneyimiz vardı. Polonya hükümetinin özelleştirme programını yürüttünüz. Devleti tanıyordunuz. Kendisi de ekonomi profesörü olan dönemin başbakanı Tansu Çiller yol haritanızı onaylamadı ve Merkez Bankası Başkanlığı’ndan 5 ayda istifa etmek durumunda kaldınız. Bilge Yılmaz (Harvard Üniversitesi’nde misafir öğretim üyesi olan İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Prof. Dr. Ümit Özlale için de geçerli) için de aynı risk yok mu?

Prof. Dr. Ümit Özlale


★★★

Gültekin, Bilge Yılmaz için “En parlak mali iktisatçıdır. Hep Bilge’den iyilik gelir. Ülkesini seven bir memur çocuğu” saptamasını yaptıktan sonra, yine çok iyi tanıdığını söylediği İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Yılmaz’ın programına sadakatinden endişe duymadığını belirtiyor. Yılmaz’ın Türkiye’ye gelirken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile de görüştüğünü söyleyen Gültekin, “Türkiye 2001 krizine hazırlıksız yakalandı, IMF’nin her dediğine evet demek zorunda kaldı. Yabancı bankaların kredi yükü millileşti. Halka ağır bir fatura yüklendi. Bugün yapılması gerekenler çalışıldı, IMF’ye ihtiyaç kalmadan iç dengeler sağlanabilir.” diye de ekliyor.

★★★

Gültekin’in kaygısı “dış politikada” yoğunlaşıyor. Rusya’dan Amerika’ya, Çin’den Ortadoğu’ya uzanan birbiri ile çelişen-karmaşık jeopolitik eksene, Türkiye kadar açık bir başka ülke olmadığını belirten Gültekin, “Ekonomisi sağlıklı işleyen bir ülke olarak dik durabilmeniz lazım” uyarısı yapıyor.

Aynı filmin 2022 versiyonu


Gültekin’in 5 Nisan Kararları’na ilişkin görüşlerini okurken; Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin Borsa yatırımcılarına yönelik 11 Eylül’de yaptığı “Gel vatandaş gel” çağrılarını hatırlamanızı isteyeceğim. 13 Eylül’de manipülatörler yatırımcıların 3 milyar dolarını yuttu... Kur Korumalı Mevduat’la “limitlerini” dolduran Hazine’nin, enflasyon oranı üzerinde getiri sağlayan bir borçlanma aracı çıkarabileceği beklentisi yine aynı dönemi hatırlatıyor.

Hazine 1994 krizinde de yüzde 400 faizli borçlanma kağıtları çıkarmıştı. Boğaziçi Üniversitesi’nden hocası ve aynı dönemde Dünya Bankası’nın Hindistan programını yürüten Prof. Dr. Oktay Yenal ve Dünya Bankası kıdemli iktisatçılarından Prof. Dr. Merih Celasun ile hazırladıkları “istikrar programını” Çiller’e kabul ettiremediklerini söyleyen Gültekin’in, “İktidarlar seçim dönemlerinde para arzını ve kamu harcamalarını kısma, sübvansiyonlara son verme kararları almak istemiyorlar” sözlerinden, yaklaşan seçimlerde Türkiye’nin neleri beklediğini tahmin edebiliriz.

★★★

Gültekin, 9 Ocak tarihli Dünya gazetesinde yer alan görüşlerini yineliyor:  “Hükümet, döviz satarak talebi düşüreceğini, paranın borsaya yönleneceğini söylüyordu. Ancak 52 milyon dolarlık hacmi olan borsa para çekmekte yetersiz kaldı. Piyasa yüksek devalüasyon beklentisiyle hareket edince, döviz aksine arttı. Dolar, birkaç ay içinde 8 bin liradan 42 bin liraya fırladı, 38 bin lirada tutundu. Döviz rezervleri 7 milyar dolardan Nisan 1994’te 3 milyar dolara düştü. Hükümet, dengeleme politikalarını gözardı ederek enflasyonu hızla düşürmek, TL’de istikrar sağlamak amacıyla 5 Nisan Kararları’nı açıkladı. 8 ay sonra 24 Aralık 1995’te de erken seçime gitmek zorunda kaldı.