Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, güne, Şırnak Bestler Dereler bölgesinde bölücü terör örgütü mensuplarıyla çıkan çatışmada şehit olan 26 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Özcan İlhan’ın Arnavutköy’de yaşayan ailesine taziye ziyaretinde bulunarak başladı.

İmamoğlu, Arnavutköy’den Pendik’e geçti. 'Engelliler Haftası Spor Şöleni'nde çocuklarla buluşan İmamoğlu’nun Anadolu yakasındaki ikinci adresi Tuzla oldu.



İKİNCİ TUR SEÇİM MESAJI

İmamoğlu Tuzla Aydınlı Semt Pazarı'nı ziyaret etti. Pazar ziyareti öncesinde gazetecilerin ikinci tur ile ilgili sorularını yanıtladı. İmamoğlu sorular üzerine “Kesinlikle seçime katılım yüksek olacak. Vatandaş ilk turun ne anlama geldiğini biliyor. İkinci turu da çok iyi idrak etmiş durumda. Ben ilk turla yarışacak seviyede katılım olacağını düşünüyorum. İnsanlarımıza bu işin iki turlu olduğunu anlatıyoruz. İkinci maça 0-0 başlıyoruz. İnşallah biz kazanacağız” dedi.



ATA İTTİFAKI İLE GÖRÜŞMELER: UMUYORUM İYİ BİR UZLAŞMA OLUR

ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan ile ikinci tur için yapılan görüşmelere ilişkin soru üzerine de “Sayın Oğan ile sayın Kılıçdaroğlu görüşmeleri yapıyor. Zafer Partisi'yle yapıyor. Benim şahsen gündemimde değil. Sayın  Kılıçdaroğlu'nun yönettiği bir alan, saha. Umuyorum iyi bir uzlaşma olur. Zaten biz ittifakı güçlendirerek yeni bir güçlü bir demokrasi inşası başarmak istiyoruz. Umuyorum sonucu güzel olsun” yanıtını verdi.

Tuzla Aydınlı Semt Pazarı’nda vatandaşlar ve esnafla bir araya gelen İmamoğlu, ardından rotasını, aynı ilçede bulunan ve İBB tarafından büyük bölümü yenilenen Şehit Ömer Öner Sahil Parkı’na kırdı.

Buradaki çalışmaları yerinde incelemek isteyen İmamoğlu’nun yolu, park girişinde binlerce Tuzlalı tarafından kesildi. İmamoğlu, bir anda mini bir mitinge dönüşen inceleme gezisini, kalabalığa konuşma yaparak tamamladı.



“ŞU ANKİ İKTİDAR İSTİYOR Kİ, İNSANLARIMIZ BİRBİRİYLE KÖTÜ GEÇİNSİN”

Parkta bulunan yüksek bir noktaya çıkan İmamoğlu, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

* “Şu anki iktidar istiyor ki, insanlarımız birbirini kötülesin. Birbiriyle kötü konuşsun. Birbiriyle kötü geçinsin. Oradan da kendileri galip çıksın. Bunu istiyorlar. Halbuki bizim insanımız komşuluğu, aynı binada yaşarken, aynı sokakta, aynı mahallede birbirine selam vermeyi sever, hal-hatır sormayı sever.

* Sağlığına, sıhhatine, iyi günde kötü günde bir arada olmaya hassasiyet gösterir. Bu bizi birbirine düşürmeye çalışan akla karşı uyanık olacağız. Onların istediği gibi, hani olur ya birisi sizi provoke etmeye çalışır ya da sizi kızdırmaya çalışır. Sakın ha sakın tuzağa düşmeyin. Hiç kimseye kötü konuşmayın. Herkese yaptığımız işleri, söylediğimiz güzel sözleri söyleyin. Bu konuda anlaştık mı?



“ZANNEDİYORLAR Kİ BU MİLLET, SEÇİMDE OY KULLANMAYA GİTMEYECEK”

* Zannediyorlar ki bu millet, seçimde oy kullanmaya gitmeyecek. İkinci tur, birinci turdan önemli. Bu final maçı. Öbürü ilk maçtı; bitti. İlk maçın kazananı yok. Bakın ikinci maça 0-0 başlayacağız. Bu millet, ikinci seçimde güçlü bir demokrasi golü atmaya hazır mı? Tamam. Dolayısıyla, hep birlikte sandığa firesiz gideceğiz.

* Burada bulunan her arkadaşım, Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verdiği gibi, bir arkadaşını da ikna edecek. Buna da hazır mıyız? Sandıkta, son yılların gördüğü en büyük güvenlik tedbirini, milletçe biz alacağız.

* Yarın İstanbul'un bütün sandık görevlilerini ve Türkiye Gönüllülerini ve Oy ve Ötesi grubunu Maltepe'de misafir edip, onlara görevlerini hatırlatacağım. Dolayısıyla hepinizi sandıkta görev almaya ya da ‘Bir parti üzerinden görev almam’ diyorsanız, Türkiye Gönüllülerine üye olmaya davet ediyorum.



“BU MİLLETİN VATAN SEVGİSİNİ ÖLÇMEYE BİR ALLAH'IN KULUNUN GÜCÜ YETMEZ”

* Başladılar milletin, gene her zaman yaptıkları gibi,  bayrak sevgisini, memleket sevgisini ve bu ülkeye olan sevdasını sorgulamaya. Sevgili hemşehrilerim, bu milletin vatan, millet, bayrak sevgisini ve Atatürk sevgisini, bu milletin yurduna olan düşkünlüğünü bir Allah'ın kulunun ölçmeye gücü yetmez. Bunlar, onların çaresizlikleri. Bu kötü dili de inşallah bir hafta sonra hep birlikte evine yollayacağız.

* Herkesle güzel konuşun. Onlar biraz gergin. Onlar, öyle çıktılar seçimi kazanmış gibi konuştular, ama biraz gerginler. Çünkü ciddi oy kaybettiler. Ki bana göre az kaybettiler. Daha çok kaybetmeleri lazımdı. Demek ki, biz biraz daha çalışacağız. Hep birlikte çalışacağız. Her komşunuzun elini sıkın. Onlara selam götürün. Hizmetlerimizi anlatın.

* Biz bu milletin iyi olmasını istiyoruz. İttifakımızın gücünden bahsedin. Milletin iktidarı geliyor, milletin. Güzel çocuklarımızın iktidarı geliyor. Ve Allah'ın izniyle, pırlanta gibi gençlerimizin iktidarı geliyor. Geliyor gelmekte olan. Az kaldı. Size söz: Her şey çok güzel olacak.”



“BİZLE ALAKASI YOK, NEREDEN ÇIKARIYORSUNUZ?”

Ziyareti sırasında vatandaşlar “6’lı masaya neden başkalarını kattınız? HDP, Yeşil Sol Parti neden var? Sizinle seçime girmedilerse nasıl milletvekili çıkardılar” diye sordu. Millet İttifakı’ndaki partileri sayan İmamoğlu, HDP’nin masada olmadığını Yeşil Sol Parti olarak seçime tek başına girdiğini söyledi.

İmamoğlu “Bizle ilgisi yok, nereden çıkarıyorsunuz? Tek başına girdi milletvekili kazandı. Bizle ne alakası var?" dedi, tezgahın başında bir süre bu konuda sorular yönelten vatandaşlarla konuştu ve “Siz AK Parti’nin içindekileri biliyor musunuz?” diyerek HÜDA-PAR’a dikkat çekti.

İmamoğlu “HÜDA-PAR neyi temsil ediyor?” diye sorunca vatandaş “HDP ile mi kıyaslamak istiyorsunuz başkanım” karşılığını verdi. İmamoğlu “Kıyas yapmıyorum, HDP beni ilgilendirmiyor” dedi.

Vatandaş da “HÜDA-PAR’ın neyi temsil ettiğini bilmiyorsam da HDP’nin neyi temsil ettiğini biliyorum. Onunla aynı masaya oturmanız beni yıktı. Ben sizi savunan bir insandım” diye konuştu.

İmamoğlu, HDP ile aynı masada olmadıklarını anlattı. Vatandaş “Benim şehitlerim var” deyince İmamoğlu “Benim de şehidim var. Bu sabah şehit evindeydim. Biz 6 partiyle girdik. Kendileri ayrı girdi, milletten 6-7 milyon oy aldı. Benle ne alakası var? Senin komşun verdi, öbür mahalleden verdiler…” dedi.

Vatandaşların HDP’nin Millet İttifakı’na desteğine ilişkin sorularının devam etmesine üzerine İmamoğlu “Siyaseti size yanlış öğretiyorlar. Propaganda yapıyorsun, hiç hoş değil. Bana ne demek istiyorsun? 7 milyon insan oy vermiş, 7 milyon insanı ne yapacaksın? Oy vermiş HDP’ye, ne diyeceksin onlara” dedi.

“ONU PARTİDEN SOPAYLA KOVACAĞIM”

İmamoğlu ile tartışan ve adının Esma olduğunu söyleyen vatandaş daha sonra başörtülü olduğu için CHP tarafından seçimde sandıkta görevlendirilmediğini ancak başı açık bir arkadaşının görevlendirildiğini söyleyerek ayrımcılığa uğradığını savundu. İmamoğlu da “Sen başka bir kanala geçtin. Seni arayıp sandık görevlisi yapmayanı tespit edeceğim, onu sopayla kovacağım partiden. Bizim başka parti ile işimiz yok, 6 parti girdik seçime. Bu ülkeyi yöneten insanlar diyor ki Ekrem İmamoğlu terörist. Diyor ki Kılıçdaroğlu PKK’lı. İnanıyor musun buna” diye sordu.

Vatandaş inandığı anlamına gelen el işareti yapınca “O zaman niye gittin bizim partiye sandık görevlisi olmak istedin?” diye sordu. Esma “HDP olmadan önceydi o” diye karşılık verdi. İmamoğlu bu iddianın 3-4 aydır dile getirildiğini belirterek tekrar “Benim terörist olduğuma, Kılıçdaroğlu’nun terörist olduğunu inanıyor musun?” diye sordu ve bu kez “hayır” cevabını aldı.

“TERÖRİSTİN NE İŞİ VAR BURADA?”

İmamoğlu “AK Parti yalan konuşuyor, niye ona inanıyorsun? Teröristin ne işi var burada? Durdu seninle konuşuyor. Ekrem’e terörist diyen yarın sana her şeyi söyler. Sen ona oy verme, o sana her şeyi söyler. Sen bana oy ver-verme, sen benim canım vatandaşımsın. Benim partimde sana ters gözle bakan biri varsa bu Ekrem İmamoğlu sopayla kovalamazsa namerttir.  Benim bu bölgede 2 tane başörtülü milletvekili adayım var seni kim kovabilir. Bu ülkede en büyük sorun ne biliyor musun? Oy için birine terörist denilmesi içimi yakıyor. Başörtüsü konusu için bu ülkede en çok emek verenlerden biri benim cumhurbaşkanı adayım. Başörtülü başörtüsü biz birlikteyiz. Ona oy vermeyen terörist, Ekrem İmamoğlu terörist. Bunu her seçimde yapıyorlar. Bizim derdimiz senin oğlunun iyi bir okula gitmesi, beslenme çantasının dolması” dedi.

“LANET OLSUN OYUNA DA PARTİSİNE DE”

Ekonomik sorunların farkında olduğunu pazara gelip hiçbir şey almadan gidenler olduğunu belirten vatandaşın “Ama ben derdimi anlatacağım benim oyumla da geldin başkanım” demesi üzerine İmamoğlu “(HDP) Böyle bir işbirliğimiz olsa söyleriz ama yok. O parti seçime giriyor buna hükümet izin veriyor. Seçme seçilme hakkı var. Biz buna karşı gelemeyiz. Ona oy veren milyonlarca insan var. Onlara oy verenlere terörist diyemezsin. O zaman biz bölündük, Allah korusun. Bunlar istiyor ki; başına bir şey geldiğinde komşun kapını çalarsa başka partiye oy veriyorsa kapını açma. Ben bunu istemiyorum. Lanet olsun oyuna da partisine de, öyle bir dünya var olacaksa….Ben usandım kardeşim. Yaptığım siyaseti yarın bırakacakmış gibi yapıyorum. Yarın oy vermezsin bana bırakırım. Benim koltuğum yok, koltuk milletin. Ben emanetçiyim” dedi.

“GÖZÜNÜ OYARIM ONUN”

Hükümeti eleştiren İmamoğlu “Önce ülkenin ekonomisini çöz. Burada kira kaç para oldu? 12-13 bin lira. Sen nasıl vereceksin kirayı? Veremezsin. Senin gelirinin arttığının 5 katı kira arttı. Senin gelirin arttı 2 kat. Yetmez. Bu memleketin gerçekleri bunlar, bunları konuşmamız lazım. Baktı bir yerde köşeye sıkışıyor biz gelince başörtüsünü kafasından alacakmışız. Benim anamın baş örtüsünü kim alır kafasından? Gözünü oyarım onun. Herkesin giyimi kuşamı yaşamı kendine, kimse laf edemez. Benim derdim çocukların iyi okullarda okusun” şeklinde konuştu.

ERDOĞAN SLOGANLARI YÜKSELDİ

Erzurumlu bir vatandaş da uğradığı taşlı saldırı nedeniyle İmamoğlu’ndan şehri adına özür diledi. İmamoğlu da yaşanan saldırının Erzurumlularla ilgisi olmadığını söyledi. Bir grup vatandaş da Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdiklerini söyleyerek slogan attı ve “Sonunda sizi İstanbul’da görebildik. Şükürler olsun. Her yerdesiniz ama siz İstanbul’un başkanısınız” dedi.

İmamoğlu da kadınlara hatırlarını sorarak sohbet etmeye çalıştı ve “Slogan niye atıyorsun? Selam veriyorum sana. İsmin nedir?” diye sordu. Vatandaş ismini söylemek istemeyince İmamoğlu “Sana söyleme mi dedi Erdoğan?” diye sorup hatırlarını sormaya devam etti.

ÇOCUKLARDAN ADALET SORUSU

Küçük bir çocuğun 'Cumhurbaşkanı olunca neler yapacaksınız?' sorusuna İmamoğlu “Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu. En çok önemsediği şey çocukların iyi eğitim alması. Hiçbir çocuğun ailesinin ekonomik sorunlarından dolayı evde sıkıntı çekmemesi. Hiçbir çocuk okuluna beslenme çantası boş gitmesin. Biz bunu sağlayacağız. Ama esas önemli mesele ülkenin ekonomisi kötü. Aldığımız şeyler çok pahalı, kiralar çok pahalı. Onları ucuzlatmamız lazım. Maaşları da arttırmamız lazım” dedi.

Küçük çocuk adalet konusunda da soru sormak istediğini söyleyip “Haberlere çıkmıştı. Adamın biri süt banyosu yapıyordu. Ama davayı kazanmamış” deyince İmamoğlu “Çok ilginç bir konu onu bilmiyorum ama adalet hava gibi su gibidir. Adil olmayan bir dünyada herkes üzülür. Bir ülkenin gelirinin halkına eşit şekilde dağıtılmasını sağlamalı devlet. Benim aklıma gelmeyeni sen söyledin, bu ülkenin en önemli konusu adalet” dedi.

Çocuk da “genelde haksızlar kazanıyor başkanım” deyince İmamoğlu “Sana bunu söylettiğimiz için çok üzüldüm. Keşke sana bunu söyletmesek de sen mutlu olsan” dedi. Bu sırada bir vatandaş “Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak gelmezsen 5 sene sonra seni getireceğiz cumhurbaşkanlığına” diye bağırdı.

İSRAF SORUSUNA YANIT VERDİ

Başka bir vatandaş da “Siz hep AK Parti’yi israfçılıkla suçladınız. Şimdi siz hükümete gelirseniz 10 tane cumhurbaşkanı yardımcısı olacak hepsine makam vereceksiniz. Araçlar falan. Hani siz israfa karşıydınız” diye sordu. İmamoğlu da “Bizim her cumhurbaşkanı yardımcımız  ya da  her makam sahibimiz bir maaş alacak. Ak Parti'dekiler 10 maaş alıyor. Onu engelleyeceğiz" cevabını verdi.

PARK İNCELEMESİ MİNİ MİTİNGE DÖNÜŞTÜ

İmamoğlu pazar ziyaretinin ardından İBB tarafından büyük bölümü yenilenen Şehit Ömer Öner Sahil Parkı’na gitti.  Buradaki çalışmaları yerinde incelemek isteyen İmamoğlu’nun yolu, park girişinde binlerce Tuzlalı tarafından kesildi. İmamoğlu, bir anda mini bir mitinge dönüşen inceleme gezisini, coşkulu bir kalabalığa konuşma yaparak tamamladı.

Park içindeki yüksek bir noktaya çıkıp konuşan İmamoğlu, “Başladılar milletin -gene her zaman yaptıkları gibi- bayrak sevgisini, memleket sevgisini ve bu ülkeye olan sevdasını sorgulamaya. Sevgili hemşehrilerim, bu milletin vatan, millet, bayrak sevgisini ve Atatürk sevgisini, bu milletin yurduna olan düşkünlüğünü bir Allah'ın kulunun ölçmeye gücü yetmez. Bunlar, onların çaresizlikleri. Bu kötü dili de inşallah bir hafta sonra hep birlikte evine yollayacağız. Herkesle güzel konuşun. Onlar biraz gergin. Onlar, öyle çıktılar seçimi kazanmış gibi konuştular, ama biraz gerginler. Çünkü ciddi oy kaybettiler. Ki bana göre az kaybettiler. Daha çok kaybetmeleri lazımdı. Demek ki, biz biraz daha çalışacağız. Hep birlikte çalışacağız. Her komşunuzun elini sıkın. Onlara selam götürün. Hizmetlerimizi anlatın. Biz bu milletin iyi olmasını istiyoruz. İttifakımızın gücünden bahsedin” dedi.

“ZANNEDİYORLAR Kİ BU MİLLET, SEÇİMDE OY KULLANMAYA GİTMEYECEK”

İmamoğlu şunları söyledi:

* “Zannediyorlar ki bu millet, seçimde oy kullanmaya gitmeyecek. İkinci tur, birinci turdan önemli. Bu final maçı. Öbürü ilk maçtı; bitti. İlk maçın kazananı yok. Bakın ikinci maça 0-0 başlayacağız. Bu millet, ikinci seçimde güçlü bir demokrasi golü atmaya hazır mı? Tamam. Dolayısıyla, hep birlikte sandığa firesiz gideceğiz. Burada bulunan her arkadaşım, Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verdiği gibi, bir arkadaşını da ikna edecek. Buna da hazır mıyız?

* Sandıkta, son yılların gördüğü en büyük güvenlik tedbirini, milletçe biz alacağız. Yarın İstanbul'un bütün sandık görevlilerini ve Türkiye Gönüllülerini ve Oy ve Ötesi grubunu Maltepe'de misafir edip, onlara görevlerini hatırlatacağım. Dolayısıyla hepinizi sandıkta görev almaya ya da ‘Bir parti üzerinden görev almam’ diyorsanız, Türkiye Gönüllülerine üye olmaya davet ediyorum.”



"İSTANBUL'UN 39 İLÇESİNE ÖZENLE YAKLAŞTIK”

Ekrem İmamoğlu; gün içinde Arnavutköy, Pendik ve Tuzla’da gerçekleştirdiği İstanbul turunu, akşam saatlerinde Üsküdar’a taşıdı.

Küçüksu Mahallesi Kapalı Spor Salonu inşaatında incelemelerde bulunup, Yavuztürk Yaşam Merkezi’nde gençlerle buluştu. Gençlerle sohbetin ardından yine Yavuztürk’te kalan İmamoğlu, mahalle meydanında semt sakinleriyle bir araya geldi. Yavuztürk Meydanı’nı hınca hınç dolduran mahalle sakinlerini eşi Dr. Dilek İmamoğlu ile birlikte selamlayan İmamoğlu, Yavuztürk Mahallesi sakinleriyle, 4 yıl önce aynı meydanda buluştuklarını hatırlattı.

“İstanbul'umuza hizmet etme konusunda bize yetki verdiniz” diyen İmamoğlu, şöyle konuştu:

* "O dönemde, ‘Şehrimizin her sorunuyla ilgileneceğiz, şehrimizin sorunlarını çözerken hiç kimsenin partisine, oyuna bakmayacağız, insanlarımıza eşit hizmeti mutlaka yerine getireceğiz’ demiştik. Allah şahit, İstanbul'un 39 ilçesine özenle yaklaştık. Üsküdar'da, altyapıdan kültür merkezlerine, otoparklardan İSKİ'yle ilgili yatırımlarına, kentsel dönüşümden birçok noktadaki çalışmalarımızı sıralayabilirim.

* Üsküdar Belediye Başkanı, AK Partili, Kadıköy'ün Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili diye bakmadık. Hep bir masamız oldu ve ortak çalıştık. O sözümüzü, o gün yerine getirmişsek, bugün de diyoruz ki, ‘Türkiye'nin de ihtiyacı olan şey, partizanlığın sona erdiği, milletimizin sorunlarının konuşulduğu ve milletimizin sorunlarına çözüm bulunduğu bir dönemin Türkiye'mizde var olması’."



"ONLARA SAKIN İNANMAYIN”

İstanbul’da yaşayan çocukların en üst seviyede eğitim sorunları olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, şunları belirtti:

* "Çocuklarımız okullara giderken, anneler, onların beslenme çantalarını dolduramamaktan şikayetçi. Ortaokul, liseye giden çocuklarımız, eğitim sistemi ve sınav sistemi altında büyük sorunlar yaşıyorlar. Hanımefendiler, beyefendiler, evlatlarının işsizlik sorunuyla her yerde yüzleşmek ve bu konuda dertleşmek zorunda kalıyorlar. Dünyada en yoğun işsizliğin yaşandığı ülkelerden birisinde yaşıyoruz.

* Dünyada en zor ekonomik koşullarda yaşayan bir ülkede yaşıyoruz. Bütün bu sorunlar varken, Yavuztürk Mahallesi'nin tapu sorunu varken, Yavuztürk Mahallesi’nin kentsel dönüşüm sorunu varken, bütün bu konuları çözmek varken, 22 yıldır bu ülkeyi yöneten ve yaklaşık 20 küsur yıldır bu ilçeyi yöneten ve neredeyse bizden önce 25 yıldır bu şehri yöneten insanlar, size seçime bir ay kala gelip -bakanıyla, belediye başkanıyla- bu sorunu biz çözeceğiz. Türkiye'de tekrar iktidar olursak, Yavuztürk'ün tapu sorununu, mülkiyet sorununu biz çözeceğiz’ diyorlarsa; onlar sizi kandırıyorlar. Onlara sakın inanmayın."

“BİZE DEĞİL, YUKARIYA SÖYLE”

Millet İttifakı iktidarında şehrin her sorununu bakanlıklara ve Cumhurbaşkanı'na taşıyacaklarını dile getiren İmamoğlu, “Bırakın Kanal İstanbul'u, bilmem neyi; gelin, Yavuztürk'te kentsel dönüşümü çözelim. Gelin, Sarıyer'de kentsel dönüşümü çözelim. Pendik'te, Kartal'da birçok ilçemizde bu sorunları beraber çözelim. Binalarımızı güçlendirelim, depreme dayanıklı hale getirelim. Bu işin çözümü birlikte olur, bir arada olur. Bir araya gelirsek olur; ilçe belediyesi, Büyükşehir Belediyesi, devletin bakanlıkları… Ama bakanla konuştuğumuzda hepsinin tek işareti var: ‘Bize değil, yukarıya söyle.’ Yani tek adam. Her konunun tek kişide toplandığı bu sistem olduğu sürece ne Yavuztürk'ün sorunu çözülür ne Üsküdar'ın sorunu çözülür ne de Türkiye'nin sorunu çözülür” ifadelerini kullandı.



“SARAY, BU MİLLETİN SORUNLARINA ÇÖZÜM OLAMIYOR”

“Bu seçim, bu sistemin gidiş seçimi olmalı” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

* “Bu sistem, bütün konuları Saray’a tıkadı. Ve o Saray, bu milletin sorunlarına çözüm olamıyor. Enflasyonu yukarıya tırmandırıyor. Dövizi yukarıya tırmandırıyor. Herkesin cebindeki para pul oldu. Mutfağınızdaki yangın, artarak devam ediyor. Ama biz diyoruz ki; yeni sistemle beraber, bu milletin evlatlarıyla, sizin liyakatli evlatlarınızla -onların tanıdığı üç-beş kişiyle değil, tanıdıktan, eş dosttan bakan yaparak değil- biz bu memleketi ayağa kaldıracağız. Size söz veriyoruz.

* Yavuztürk'ün de tapu sorununu biz çözeceğiz. Kentsel dönüşüm sorununu biz çözeceğiz. Bunlar yapamaz. Bakın bunlar sorunları çözemedikleri an ne yapıyorlar? Sorunları çözemeyince geliyorlar diyorlar ki, ‘Ekrem terörist! Kemal Kılıçdaroğlu hain’ O şöyle, bu böyle!’ Ağızlarından bu düşmüyor. Bakın sevgili hemşehrilerim; bir CHP’liye değil, Ekrem İmamoğlu’na değil, bu milletin hiçbir evladına, bir Allah'ın kulu ‘terörist’ diyemez kardeşim.

* Herkes bu canım vatanın, bu memleketin bayrağına aşık, milletine aşık, vatanına aşık bir vatandaşıdır. Bunu niye yapıyorlar biliyor musunuz? Bir çünkü yapacak bir şeyleri kalmadı. Çünkü seçimi kaybedecekler ve gideceklerini görüyorlar. Tek medet umdukları şey; çamur atmak, iftira atmak, insanlarına laf atmak. Bu lafları atarak, gerçek sorunların ve konuların üstünü kapatmaya çalışıyorlar."



“MİLLETİN PARASINI MİLLETE VERİYORUM"

Vatandaşları firesiz sandığa gitmeye davet eden İmamoğlu, şöyle konuştu:

* “Sizden istirhamım; lütfen ama lütfen, geçen seçimde sandığa gittiğinizden daha fazla sandığa gideceksiniz. Bu sefer sadece Kemal Kılıçdaroğlu'nu seçmek için gitmeyeceksiniz. İstanbul'u korumak için gideceksiniz. İstanbul'u bu rantçılardan korumak için gideceksiniz. Bakın Yavuztürk'ten dönün yüzünüzü öbür tarafa; koca koca gökdelenler. Onları yapan, bunların Şehircilik Bakanlıkları. Ama onların gözü burayı görmez, orayı görür. Çünkü onlar, beton işinden iyi anlıyorlar. Onlar, kanal işinden iyi anlıyorlar. Rant işinden iyi anlıyorlar. Biz, insanların ihtiyacından iyi anlıyoruz.

* Onun için sevgili annelerimize, 0-4 yaş arası bebekleriyle gezmeleri, dolaşmaları için ücretsiz ‘anne kartı’ verdik. Ben, ‘Anne kartı vereceğim’ dediğim zaman, Sayın Cumhurbaşkanı dedi ki o zaman, ‘Kimin parasını kime veriyorsun?’ Ben de dedim ki; ‘Milletin parasını millete veriyorum. Sana ne? Sana ne?’ Şimdi ‘Anne Kartı’ 500 bine yakın anne kullanıyor. Onun için hiç kreş yoktu. Kreşler açıyoruz. Onun için hiç öğrenci yurdu yoktu. Sıfırdı. Şimdi 5000 yatak kapasiteye ulaştık. Bunun gibi nicelerini anlatabilirim. Siz bu memleketin insanları olarak, elinizi vicdanınıza koyup, adaletiniz ve ahlakınızla, erdeminizle baktığınızda, eminim ki bu sistemi, çöpe atacaksınız. Yeni sistemin gelmesi için de Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na oy vereceksiniz.”

“HER BİRİNİZİN DEMOKRASİ KAHRAMANI VE NEFERİ OLMANIZI İSTİYORUM”

İkinci tur seçimine 1 hafta kaldığını hatırlatan İmamoğlu, konuşmasını, “Bu seçimde mutlaka oy kullanacağız. Bu seçimde hep birlikte andıklara sahip çıkacağız. Bu seçimde, her bir arkadaşınızı teşvik edeceksiniz, ikna edeceksiniz ve bu sistemin değişimine katkı sunacaksınız. Her birinizin demokrasi kahramanı ve demokrasi neferi olmanızı istiyorum. Hep birlikte kazanmaya, Yavuztürk hazır mı? Hep birlikte çalışmaya, sandığa gitmeye hazır mıyız? İstanbul için, bu kardeşiniz için, bu güzel kentin, o rantçıların eline düşmemesi için, sevgi dolu yüreğimizle bu memleketin her köşesini ve İstanbul'umuzu korumak ve geliştirmek için size söz; her şey çok güzel olacak. Yavuztürk Mahallesi, haftaya pazar demokrasi bayramını kutlamak üzere, sağlıcakla kalın” sözleriyle tamamladı.