Sevgili okurlarım, Türkiye tarihinin tartışmasız en kritik seçimlerine bir aydan biraz fazla zaman kaldı.

Sandıktan çıkacak sonuçlardan sonra ya bu kirli düzen değişecek, ya da en başta yolsuzluklar ve din sömürüsüyle ilgili akla gelen ve gelmeyen her çeşit olumsuzluk giderek artacak.

İkinci şık gerçekleştiği takdirde ötesini hep birlikte düşünmeye şimdiden başlayalım!..

AKP kazanırsa hiç beklenmeyen, kimsenin aklına bile gelmeyen gelişmeler olacak, pişmanlıklar dile getirilecek ama iş işten geçmiş olacak.

Bu tahminlerde bulunmak falcılık falan değil, gerçekçiliktir.

Her şey ilk önce seçim sandıklarında başlayacak!

★★★

Toplam 64 milyon kişi oy kullanacak.

Sandık sayısı 195.705.

Yurt dışında oy kullanacak seçmen sayısı üç milyondan fazla.

Yurt dışında 75 ülkede oy kullanılacak.

★★★

Özellikle yurt dışı oyların sayımı konusunda epeyce kuşkulu olduğumu burada bir kez daha açıkça belirteyim...

Verilen oylar belli yerlerde (sandıkların içinde) mühürlü bile olsalar günlerce bekletilecek.

Biz geçmiş seçimlerde nice olaylara tanık olmuştuk.

Trafolara kediler bile girmiş, sonuçlara müdahale edilmişti.

★★★

Şimdi karşımızda önemli bir sorun daha var.

Son büyük depremde on binlerce ailenin evleri yıkıldı. Aileler deprem bölgesinden göç etmek zorunda kaldı.

Örneğin Hatay’da yaşayan aile şimdi başka bir ilde yaşıyor.

Peki bu aile oyunu nerede kullanacak?

Onca masrafa ve zahmete girip oy vermek için Hatay’a
dönmesi mümkün olacak mı?..

Zira seçmen kayıtları göç ettiği yerde değil depreme kadar yaşamakta olduğu yerde...

Ve böyle on binlerce seçmen var.

Bu duruma henüz bir çare, bir çözüm bulunmadı ve bu saatten sonra bulunması da söz konusu değil.

Bürokrasi engeline takıldılar.

(Zaten çözüm arayan da hiç olmadı ki!)

Bu durumda depremzedeler ne yapacak?



Ve HDP’nin alacağı kararlar...

Bu seçimde Kürt oyları belirleyici olacak.

İktidarı ve yeni cumhurbaşkanını bir anlamda onlar belirleyecek.

Böyle bir ortamda HDP seçmeni acaba ne yapacak?

Milletvekili seçimlerinde Kürt  oyları kendi partisine gidebilir de, cumhurbaşkanlığı seçiminde acaba ne olacak?

Hiç kuşkum yok, oylarının çoğunluğu Recep Tayyip’e gitmeyecek.

Bu durum Kılıçdaroğlu için çok önemli bir avantaj yaratacak.

★★★

AKP ve özellikle MHP şimdiden başladı... HDP’ye verilecek oylar için PKK oyları diyorlar.

Bu konuda muazzam bir propaganda faaliyeti açıkça sürdürülüyor.

Ancak bu aşamada HDP’nin de üzerine düşen bir görev var.

“Türkiye partisi” olduğunu topluma göstermek, anlatmak.

Bunu yapmak zorunda.

Aksini yaptığı sürece bu süreçten Türkiye zararla, AKP-MHP ikilisi hem de çok büyük kazançla çıkar ve bunun tek sorumlusu da HDP olur.

HDP şunu iyi bilsin, şu anda en kritik karar verme aşamasında...

Ötesini hep birlikte görürüz.



Gerek partisinin ve gerekse kendisinin seçim kazanma ya da iddialı olma umudu asla yok...

Bu durumda seçime giriyor, girerken de Recep Tayyip’i eleştirmekten hiç vazgeçmiyor!

Aslında önümüzdeki süreçte bir bölen olacağını ve AKP-MHP ikilisine çalışacağını çok iyi biliyor.

Eğer sonuçlar umduğu gibi çıkacak olursa ‘bir bölen’ olduğunu tam anlamıyla görecek ama işte o zaman iş işten geçmiş olacak.

★★★

Milletvekili seçimlerinde partisinin ve kendisinin hiçbir ağırlığı veya umudu yok.

Dolayısıyla ağırlığını cumhurbaşkanlığı seçiminde kullanacak...

Ancak gel gelelim cumhurbaşkanlığı seçiminden de herhangi bir beklentisi yok.

Hele alacağı yüzde iki-yüzde dört gibi oy oranı sonucunda oyları bölüp Recep Tayyip’in cumhurbaşkanı olmasını sağladığı takdirde ortaya çıkacak tablo ile gurur duyabilir!