Türkiye Varlık Fonu’nun Başkanlığı’na “devlet şirketlerini verimli çalıştırsın, kazançlı yapsın, Türkiye’yi yabancıların borç parasına sürekli el açan muhtaç ülke olmaktan çıkarsın” diye getirilen Mehmet Bostan, “Fon bulacağım dedi, Varlık Fonu’nu dolandırdı.” Bu konuyu gazeteci Serpil Yılmaz ile gazeteci Toygun Atilla, enine boyuna yazdılar. Haftalık Oksijen Gazetesi de cuma günü yayımlanan yeni sayısında “25 milyon dolarlık vurgunu” film senaryosu lezzetinde dört dörtlük anlattı.

Hatırlayanınız olacaktır.

Ben de bu köşede Varlık Fonu yönetimi aniden değiştirilince ve Fon’un yönetilmesi görevini Cumhurbaşkanı Erdoğan üstüne alınca; “Gönderilenler neyi eksik ya da yanlış yaptılar da değiştirildiler?” diye soran bir yazı yazmıştım.

Cevap gelmemişti.

Vurgun varmış.

★★★

Bilmeyenler, duymayanlar için özetleyeyim: Türkiye Varlık Fonu, 2016 yılının Ağustos ayında kuruldu. Devlet bankaları; Ziraat, Halkbank, Vakıfbank, Borsa İstanbul, enerji şirketleri; BOTAŞ, TPAO, ulaştırma şirketleri; THY, PTT, maden şirketleri; Eti Maden, Türkiye Maden, tarım ve gıda şirketleri; Çaykur, Türk Şeker gibi çok sayıda kuruluş Fon’a bağlandı. Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı, Başbakan Binali Yıldırım’dı. Devletin bu değerli varlıklarını yüksek verimlilikte işletsin ve o yıllarda da, tıpkı bugün olduğu gibi sıkıntısı çekilen dövizi dış piyasalardan bulsun diye Varlık Fonu’nun başına hem Yönetim Kurulu Başkanı ve hem Genel Müdür olarak Mehmet Bostan atandı. Mehmet Bostan, “iktidarın mega (çok çok büyük) projelerine dış kaynak desteği” yaratacaktı, işi buydu.

Tuhaf bir durum!

Yönetim kurulu yoktu.

Sadece tek bir adam.

★★★

Hem Başkan, hem Genel Müdür Mehmet Bostan, Bülent Göktuna adında dış para sahipleriyle ilişkisi olduğunu söyleyen, “İngiliz kraliçesini tanıyorum, oğlu kral da adamımdır” diye övünen birini buldu. Ya da tersi oldu. İsmi Bülent Göktuna olan bu iş adamı gitti, Varlık Fonu Başkanı Mehmet Bostan’ı buldu ve “Ben Türkiye’ye 75 milyar dolar para getiririm, bağlantılarım var, karşılığında 25 milyon dolar komisyon alırım” teklifini yaptı.

Aman ne iyi!

Şahane!

Dışarıdan döviz akacak.

Oturup harcayacağız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım da halka dönecek; “gördünüz mü dış itibarımız ne kadar yüksek, kalkınıyoruz işte...” diyecekler. Bir ABD’li danışmanlık firması (McKinsey) da bulundu; “getir 75 milyar dolar dövizi 25 milyon dolar komisyonu al...” diye el sıkışıldı. 25 milyon dolar komisyon peşin verildi, ama kayıtlara 15 milyon diye geçirildi. 75 milyar dolar gelecekti, 1 dolar bile gelmedi.

★★★

O sırada sonradan gelme akılla Türkiye Varlık Fonu’na 4 yönetim kurulu üyesi (Kerem Alkin, Himmet Karadağ, Oral Erdoğan, Yiğit Bulut) atandılar. Bu yeni yönetim kurulu üyeleri, devlet şirketi hisselerinin rehin gösterilip dış para bulunmasının çok çürük bir iş olduğunu ve Türkiye’nin egemenlik haklarının tehlikeye atıldığını gördüler. Konuyu dönemin Başbakanı Binali Yıldırım’a ilettiler. Serpil Yılmaz, Toygun Atilla ve Oksijen Gazetesi’nin yazdığına göre Binali Yıldırım; “meseleyi dışarıya taşımayalım, kurum içinde aydınlatalım, Devlet Denetleme Kurumu’nu devreye sokmaya gerek yok” dedi.

Sonra ne oldu?

Kim kime ne yaptı?

Burası bilinmiyor.

Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu baştan aşağı bir gecede değiştirildi. Başkanlık görevini Cumhurbaşkanı Erdoğan aldı ve yeni bir yönetim kurulu atandı. Cumhurbaşkanı olaya el koydu. Devlet Denetleme Kurulu harekete geçirildi. Türkiye Varlık Fonu’nun “25 milyon doları içeriden kurmalı vurgunla” soyulmuştu. İlk Başkan ve Genel Müdür Mehmet Bostan ve onun tezgahçısı Bülent Göktuna tutuklanıp hapse kondu. Aracı şirket McKinsey’den 6 milyon dolar geri alındığı yazıldı, fakat kalan 19 milyon dolara ne oldu?

19 milyondan haber yok.

★★★

Hapiste olan o iki adamdan vurgun yaptıkları bu 19 milyon dolar devlet parası alındı mı ya da alınması için ne yapılıyor? Bunların kendilerinin ve yedi sülalelerinin mal varlıkları araştırmaya alındı mı? Bu iki “içten kurmalı vurguncunun” yakınları, tanıdıkları, arkadaşları; “sebepsiz zenginleşme” kriterleri ölçüsünde incelendi mi, inceleniyor mu?

19 milyon alınacak mı?

Vurgunu vuran!

Vurduğuyla mı kalacak?