Seçimle beraber Merkez Bankası da bitti, tükendi.

Döviz kurları üzerindeki baskı kalkınca fiyatlar yayından kurtulmuş ok gibi fırladı... Altın fiyatları da coştu!

Bankaların dolar satış kuru 24 liranın üstünde... Bu, seçim sonrası yaklaşık yüzde 20-25 artış demektir... Ulus olarak zaten fakirdik, bir anda daha da fakirleştik!

★★★

Mehmet Şimşek’in, Maliye Bakanı olarak göreve gelir gelmez yaptığı ilk iş, döviz kurlarının üzerindeki baskıyı kaldırmak oldu. Bu zorunluydu ve aslında çok daha önceleri yapılması gerekiyordu. Neden yapılmadı?

İktidarın seçimi kaybetme korkusundan yapılmadı tabii ki...

Ekonominin çökmesi pahasına karşılıksız para basıp her yana saçarak seçmeni kandırmayı tercih ettiler! Tabii ki, seçim sonrası bunun bir bedeli olacaktı... Ve oldu da...

Ekonomide yaşanan yalancı bahar artık sona erdi.

Bundan sonra kemer sıkma dönemi ve hazin bir perişanlık süreci başlayacak...

Halkımız bu perişanlığa oy verdi.

★★★

Şimdi zamlar peş peşe sökün etmeye başladı. Çaya, una, ekmeğe, benzine, mazota, cep telefonuna, EURO’ya, dolara, sterline, her şeye zam var.

Son bir haftadaki zamlarla vatandaş allak bullak oldu.

Çok kişinin umudu kırık, kızgın ve öfkeli? Peki neden? Böyle olacağı bilinmiyor muydu?

Tüm ekonomistler “Bu gidişin sonu iyi değil, fena halde duvara çarpacağız!” dememişler miydi?

Muhterem seçmenimiz hiçbir uyarıyı dinlemedi, “Liderimizi soğana ezdirmeyiz” dedi.

Şimdi hep beraber ezileceğiz! Böyle bir tabloda bir ezilen olması şarttır.

İktisat uzmanı Mahfi Eğilmez, döviz fiyatlarının artıp Türk lirasının hızla değer kaybedişini ve ekonomideki hızlı çöküşü kitabında şu Çin atasözü ile özetledi:

“Karlara gömülen ceset, yazın ortaya çıkar...”

... Ve çıktı!

Siyaset mertlik olmalı!


Seçimi kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu’nu linç etmek isteyenler saldırılarına devam ederken, en vefakar siyasetçi Mustafa Sarıgül oldu.

CHP listesinden Erzincan Milletvekili seçilen Türkiye Değişim Partisi Lideri Mustafa Sarıgül kararını:

“Ben Sayın Kılıçdaroğlu’nun yanında olmaya devam edeceğim.” diye açıkladı.

Partisinin, CHP ile birleşmesi için çalışmaların sürdüğünü belirten Mustafa Sarıgül, Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıların haksız bulduğunu ifade ederek:

“Yaşamın hangi noktasında ve nerede olursa olsun siyaset vefadır, mertliktir, omurgalı olmaktır” görüşünü savundu.

Sarıgül, başkalarının suçlamanın kolay olduğunu belirterek son sözünü şöyle söyledi:

“Kolay olan başkalarının suçlamaktır. Ben elimi taşın altına koyup Sayın Kılıçdaroğlu’nu desteklemeye devam edeceğim. Türkiye, Meclis’i göstermelik hale getiren bu Başkanlık Sistemi’ne mahkum değildir.”

Bir vefasızlık örneği!


Seçimi kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu’nu linç etmek isteyenler saldırılarına devam ederken, en vefakar siyasetçi Mustafa Sarıgül oldu.

CHP listesinden Erzincan Milletvekili seçilen Türkiye Değişim Partisi Lideri Mustafa Sarıgül kararını:

“Ben Sayın Kılıçdaroğlu’nun yanında olmaya devam edeceğim.” diye açıkladı.

Partisinin, CHP ile birleşmesi için çalışmaların sürdüğünü belirten Mustafa Sarıgül, Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıların haksız bulduğunu ifade ederek:

“Yaşamın hangi noktasında ve nerede olursa olsun siyaset vefadır, mertliktir, omurgalı olmaktır” görüşünü savundu.

Sarıgül, başkalarının suçlamanın kolay olduğunu belirterek son sözünü şöyle söyledi:

“Kolay olan başkalarının suçlamaktır. Ben elimi taşın altına koyup Sayın Kılıçdaroğlu’nu desteklemeye devam edeceğim. Türkiye, Meclis’i göstermelik hale getiren bu Başkanlık Sistemi’ne mahkum değildir.”

GÜNÜN SÖZÜ


Kurtla ortak olan tilkinin hissesi sadece kuru bir kemiktir!