Dünyanın en büyük metropollerinden biri olan İstanbul”da uzun süredir taksi sıkıntısı yaşanıyor.

Acaba trafik yoğun olduğu için mi taksi bulunmuyor?

Ya da taksi ücretleri çok düşük olduğundan mı İstanbullular taksi sıkıntısı çekiyor?

Bu sorunun asıl kaynağı ne?

Gelin bu sorulara İzmir”deki başarılarından tanıdığım, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökçe’nin bir çalışmasıyla cevap arayalım:

★★★

Bazıları “Taksi sorunun temel sebebi İstanbul’daki trafik yoğunluğudur” diyorlar. Eğer öyleyse dünyada trafiğin yoğun olduğu diğer şehirlerde de taksi sorunu yaşanması lazım.

Elimizde bir Trafik Endeksi tablosu var.

Tablo, 50 ülkedeki 1000’den fazla şehri ele alıyor.

İstanbul 10’uncu sırada.

Listenin tepesinde ise Londra yer alıyor.

Ama Londra’da taksi sorunu yok!..

★★★

Trafik yoğunluğu sıralamasında 4 numarada Moskova bulunuyor.

Peki Moskova’da taksi sorunu var mı?

Hayır yok. Neden?

Çünkü 12 milyonluk şehirde tam 70 bin taksi var!

Yani İstanbul’dan yaklaşık 4 kat fazla!..

★★★

New York ve Paris de trafik yoğunluğu açısından ilk 5’teler.

Bu şehirlerde de taksi bulamama sorunu yok.

Taksiciler müşteri seçmiyor, çeşitli gerekçelerle yolcuları reddetmiyor!..

★★★

Demek ki, trafik yoğunluğu ile taksiye erişim sorunu arasında bir nedensellik bağı bulunmuyor.

Gelelim ikinci gerekçeye;

Deniyor ki “Taksi ücreti düşük, dolayısıyla vatandaş çok taksi hizmeti talep ediyor. Bu nedenle taksi bulmakta zorluk yaşanıyor!..”

★★★

Hemen bir tespite dikkatlerinizi çekeyim; herhalde dünyada talep yoğunluğundan şikayet eden tek taksi sektörü, İstanbul’dakilerdir.

Eğer İstanbul’da taksi hizmeti sunanlar talep yoğunluğundan şikayet ediyorlarsa bunun temel nedeni müşteriler değil, talebe yetişecek arzın olmamasıdır.

Evet İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bu nedenle arzın arttırılmasını, daha fazla taksinin İstanbulluların hizmetine girmesini istiyor.

★★★

Bazıları diyor ki “Efendim taksi sayısını arttırmayın, onun yerine fiyat artışı ile talebi azaltın.”

Peki bu sorunu çözer mi?

Kesinlikle hayır!..

Fiyatı ne yaparsanız yapın İstanbul’un günlük nüfusu olan 19-20 milyon kişiye 18 bin 395 taksi yetersiz kalır!..

★★★

Taksi ücretlerinin akaryakıt fiyatlarına paralel düzeyde hareket etmediği doğru bir tespit.

Ancak Türkiye’de memur ve çalışan maaşları, emekli aylıkları, ücretler de akaryakıt fiyatı oranında artmamış durumda. Dolayısıyla talep yönünü daraltmaya yönelik öneriler çok haklı değil.

★★★

Neticede öneriler şuna geliyor:

“Taksi sayısı sabit kalsın. Taksi ücreti pahalı olsun. Daha az İstanbullu taksi kullansın.”

Dünyada hiçbir yerde böyle bir taksicilik anlayışı yok!

Taksi, ayrıcalıklı bir zümrenin kullandığı ulaşım aracı değildir.

Buraya kadar örnekleriyle İstanbul’da yaşanan taksi sorununun trafik yoğunluğu ve talep yoğunluğu ile bağlantılı olmadığını gördük.

Sorunun temel nedeni çok açık:

İstanbul’da nüfusa oranla az taksi var.

Artması lâzım.

Taksi sayısının artışı İstanbulluların taksi hizmetine daha kolay erişmesini sağlayacak, sektördeki hizmet kalitesini yukarı çekecek, rekabeti arttıracak, taksi sürücüleri de daha iyi şartlarda çalışma şansına erişecekler...

★★★

Kimileri taksi sayısı arttığı takdirde plakalarının değerinin düşeceğini öne sürüyor.

Hemen cevap verelim; hayır, düşmez!..

Eğer sektör sağlıklı işlerse, nitelikli, güvenli taksi hizmeti verilirse, sektörün değeri de, plakaların değeri de artar ve mağduriyet yaşanmaz.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın...

★★★

O halde karar vericilere seslenelim.

İstanbullulara daha fazla çile çektirmeyin.

Dünyanın diğer büyük kentlerinde olduğu gibi hemen taksi sayısını artırın!..