Tokyo’nun Odaiba adasında kapılarını açan Dijital Sanat Müzesi, 10 bin metrekarelik üç boyutlu bir alanda 520 bilgisayar ve 470 projektör ile sizi gerçek dünyadan koparıp dijital bir dünyaya sürüklüyor. Borderless teması; “sanatlar arasında”, “ziyaretçiler arasında” ve “bir kişi ile diğeri” arasındaki sınırları yok etme amacını taşıyor. Fantastik bir dünyanın içerisinde kendinize kaybedeceğiniz teamLab Borderless beş ana sergiden oluşuyor. Borderless World Müzenin ilk dünyası “Borderless World” alanına girdiğiniz anda etrafınız bir renklerle sarmalanıyor. Her bir duvarda çeşitli bitki yansımalarını izleyerek, uçsuz bucaksız bir çiçek bahçesinde gezintiye çıkıyorsunuz. Aynalı duvarlar kendinizi labirentte gibi hissetmenize yol açıyor. Bu alanda yürürken kendinizi bir şelalenin altında buluyorsunuz. Şelalenin altındaki kayada oturabilir, bu mükemmel manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Zaman ve makan kavramının tamamen yok olduğu bu sergide, zihninizi etrafınızı saran ışıklara bırakmak harika bir deneyim. Aynı sergide bulunan “Colors of Life” kısmı sizi unutulmaz bir doğa yolculuğuna çıkarıyor. Dairelerin içinde yürüdüğünüz mavi ve yeşilden oluşan renkli alan, kendinizi masmavi bir denizde veya yemyeşil bir ormandaymışsınız gibi hissettiriyor. Forest of Resonating Lamps Tamamen tavana asılan lamba ve aynalardan oluşan bu bölüm, size zamansızlık duygusu aşılıyor. Bir lambaya dokunduğunuzda ışığın bir diğer lambaya geçtiğini görüyorsunuz. Ilıktan soğuğa doğru giden renk şeması ile kendinizi sonsuzluğun içine bırakıyorsunuz. Athletics Forest Çeşitli meyveler, kuşlar ve havai fişek yansımalarından oluşan bu ormanı anımsatan alanda, hem ortamın keyfini çıkarabilir hem de ortaya kurulmuş engelleri aşmaya çalışarak kendinizi bir ormanın içerisinde büyük bir macera yaşıyormuş gibi hissedebilirsiniz. Beynin duygu ve hafızayla ilgilenen hipokampüsün büyümesinden yola çıkılarak tasarlanan Athletic Forest sergisi, hem yetişkinlikleri hem de çocukları büyülüyor. Sketch Aquarium Müzenin çocuklar için ayrılan Sketch Aquarium sergisi, çocukların yaratıcılığını keşfettiği ve çeşitlilik konusunda farkındalık kazandığı bir bölüm. Burada çocuklar kendi hayal güçleriyle bir deniz canlısı çiziyor. Daha sonra bu çizimler duvara yansıtılıyor ve çizdikleri canlılar bir akvaryumun içerisinde yüzüyormuş gibi bir görünüm oluşturuluyor. EN Tea House EN Tea House sergisinde, bir bardak çay sipariş edip kendinizi bardakta yaratılan bir evrene sokuyorsunuz. Çayınız fincana dökülür dökülmez yüzeyde çiçekler açıyor. Çay azalmaya başladığında ise bu çiçeklerin solduğunu gözlemliyorsunuz. Kaynak: Oggusto