Nörolojik bir durum olmasına rağmen, disleksi zeka ile bağlantılı değildir. Disleksinin etkileri kişiden kişiye değişir. Bazen çocukluk döneminde fark edilmeyen bu rahatsızlık zeka düzeyi çok yüksek olan çocuklarda fark edilmediğinde çocukların yaşadığı öğrenme güçlüğü akıl hastalıkları ile ilişkilendirilmiştir. Albert Einstein, Edison, Leonardo Da Vinci ve Pablo Picasso gibi isimler bu durumu yaşamalarına rağmen çok büyük işlere imza atmışlardır. Peki, disleksi nedir? Belirtileri ve tedavisi ile ilgili bilinmesi gerekenleri haberimizde sizler için derledik. DİSLEKSİ NEDİR? Kişinin normal veya üstün zeka düzeyinde olmasına rağmen okuma, yazma ve dil becerilerinde problem yaşamasına sebep olan özel öğrenme bozukluğudur. Disleksi en yaygın öğrenme güçlüğüdür ve öğrenme güçlüğü çeken öğrencilerin yüzde 80’inde disleksi bulunmaktadır. Disleksi, öncelikle okuma ve yazma becerilerini etkileyen bir öğrenme farkıdır. Ancak, yalnızca bu becerileri etkilemez. Disleksi aslında bilgi işlemeyle ilgilidir. Disleksik insanlar öğrendiklerini ve okuryazarlık becerilerinin kazanılmasını etkileyebilecek gördükleri ve duydukları bilgileri işlemekte ve hatırlamakta zorlanabilirler. Disleksi, örgütsel beceriler gibi diğer alanları da etkileyebilir.
Foto: shutterstock
DİSLEKSİ TÜRLERİ Birincil Tip Disleksik En yaygın tür birincil türdür. Beyin korteksinde bir işlev bozukluğu olduğunda ortaya çıkar. Birincil tip kalıtsaldır ve yaşamlarının tamamı boyunca devam eder. Sekonder Tip Disleksik Fetal gelişim sırasında beyin gelişiminin erken aşamalarında başlar. Birincil türden farklı olarak, bu form yaşla birlikte azalacaktır. Erkeklerde kızlardan daha sık görülür. Travma Tipi Disleksik Beyin alanında okuma ve yazmayı kontrol eden fiziksel bir yaralanma olduğunda oluşur. Görsel ve İşitsel Disleksik Tipler Görsel ve işitsel sinyalleri yorumlamada sorunlara neden olur. Görme türü ile ilgili soruna sahip birisinin yazarken dizileri takip etmekte zorlanabilir ve işitsel tipte bir insanın sesleri doğru algılaması zorlaşacaktır. Çocuğun disleksi olduğundan şüpheleniliyorsa, erken hareket etmek önemlidir, böylece okuma ve yazma zorlukları onu daha sonra etkilemez.
Foto: shutterstock
DİSLEKSİ BELİRTİLERİ Okuma bozukluğu: Kelimeleri tersten okuma, kelimeleri atlama, heceleri atlama, heceleri karıştırma, harfleri karıştırma, duraksayarak okuma gibi okuma güçlüğü çekerler. Yazma bozukluğu (Disgrafi): Yazı yazmak istediklerinde harfleri ters yazmaları, bazı harflerle rakamları karıştırmaları, kısacası birbirine benzer sembolleri karıştırıp hatalı kullanmaları olasıdır. Örnek: “E” harfini ters yazabilir veya “E” yerine “3” rakamını kullanabilirler. Öğrenme bozukluğu – Öğrenme güçlüğü: Basit komutları takip edemeyip öğrenme güçlüğü yaşayabilirler. Örnek: Sağını, solunu karıştırabilir, ayakkabılarını ters giyebilirler. Bu gibi durumlar yaşıtlarından geri kalmalarına sebep olur. Anlama bozukluğu: Bu kısım dikkatle de alakalıdır. Disleksili çocuklar, dikkatini sürdürme konusunda güçlük çekebilirler. Dikkat bozukluğu ile disleksinin birlikte gözlemlenmesi olasıdır. Bu sebeplerle anlama bozukluğu problemiyle karşılaşabilirler. Çelişki: Resim, müzik, matematik gibi alanlarda sizi şaşırtabilecek performans sergileyip yaşıtlarından çok daha iyi işler yapabilirler. Disleksili çocuklar, özel yetenekli çocuklardır. Bu durum sizin kafanızı karıştırabilir; sizi “istese yapar” gibi yanlış düşüncelere sevk edebilir. Aslında okuma bozukluğu zeka ile alakalı değildir. Disleksili çocuklar beynin sol ön lobunu kullanmakta güçlük çektikleri için “istemeleri” yetmez. Desteklenmeleri gerekmektedir. DİSLEKSİ TEDAVİSİ Disleksi için bir tedavi olmamasına rağmen, erken değerlendirme ve müdahale en iyi sonucu verir. Bazen disleksi yıllarca teşhis edilmez ve yetişkinliğe kadar tanınmaz, ama yardım istemek için asla geç değildir. Erken tanı ve tedavi, disleksiklerin okulda ve yaşamda başarıya ulaşmasının anahtarıdır. Psikolojik testler: Bu, öğretmenlerin çocuk için daha iyi hedeflenmiş bir program geliştirmelerine yardımcı olur. Teknikler genellikle dokunma, görme ve duyma dahil olmak üzere çocuğun duyularına dokunmayı içerir. Rehberlik ve destek: Danışmanlık, benlik saygısı üzerindeki olumsuz etkilerin en aza indirilmesine yardımcı olabilir. Devam eden değerlendirme: Disleksili yetişkinler, bu durumla başa çıkma stratejilerini geliştirmeye devam etmek ve daha fazla desteğe ihtiyaç duyulan alanları tespit etmek için değerlendirmeden yararlanabilir.