Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi, “Türkiye’de Özel Sektör ve Kamu Çalışanı LGBT Durum Araştırması” anketi yaptı. 2020 yılına ilişkin veriler, LGBT bireylerinin kendilerini çalışma ortamında gizlediğini ortaya koyuyor. Anket bu yıl tekrarlanacak. TOPLAM 849 KİŞİ KATILDI 2020 verilerine göre ankete LGBT olan özel şirket çalışanı 674, kamu çalışanı 175 olmak üzere toplam 849 kişi katıldı. “Cinsiyet kimliği konusunda çalıştığınız kurumda açık davranıyor musunuz ?” sorusuna 175 kamu çalışanından 86’sı (yüzde 49.1) ‘Tamamen kapalıyım’ yanıtını verdi. 25 kişi (yüzde 14.3) ‘kısmen açık’ olduğunu, sadece altı kişi de (yüzde 3.4) ‘tamamen açık’ olduğunu söyledi. YAKIN ARKADAŞLARA AÇIKLIK Özel sektörde ise cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim konusunda 100 kişi (Yüzde 14.8) açık, 221 kişi de (yüzde 32.8) kapalı olduğunu bildirirken 189 kişi (yüzde 28) ise kısmen açık olduğunu ifade etti. Kısmi açıklığın ise işverene karşı değil, yakın çalışma arkadaşlarına karşı olduğu gözlemlendi. Kamu çalışanlarının 75’i (42.9) işe giriş sırasında cinsel kimliklerini gizlediklerini açıkladı. Bunun nedenini de ‘İstihdama erişimde ayrımcılığa uğramaktan çekinme’ olarak belirtti. Özel sektörde de 289 katılımcı işe giriş sırasında cinsel kimliklerini gizlediklerini vurguladı.

Ayrımcılıktan kurtulma

“Çalıştığınız kurumda bizzat size yönelik cinsiyet kimliği konusunda ayrımcı tutumla karşılaştınız mı” sorusuna kamu çalışanlarından yüzde 10.9’u (19 kişi) “Evet” dedi. Oranın düşük çıkması, ‘cinsiyet kimliğinin gizlemesi’ olarak yorumlandı.

Çarpıcı yorumlar

Ankete katılanlar, kurumlarının yurtdışı birimlerinde ayrımcılığı önlemeye yönelik kurallar olduğunu, bu politikaların Türkiye’de ise uygulanmadığını belirttiler. Araştırmaya katılanlar, “İşe alımlarda gay-lezbiyen olduğu düşünülen adaylar elendi”, “Lezbiyen olduğum anlaşılınca bodrum katında görevlendirildim” ve “Vakıf üniversitesindeki kadın dekanım  tarafından cinsiyet kimliğim nedeniyle çok ağır baskıya maruz kaldım” gibi yorumlarda bulundu.