Tekirdağ ili, Ergene ilçesinde "SS. PAKOP Plastik Sanayi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi” tarafından yapılması planlanan “PAKOP Plastik İhtisas OSB Yatırım Projesi” ile ilgili olarak sunulan ÇED Raporu olumlu kararı verilmesine Tekirdağlılar itiraz etti. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne itiraz dilekçesini sunan Tekirdağlılar, ardından basın açıklamasında bulundu.

Söz konusu arazide Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın başvurusu ile İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurmak amacıyla tarım dışı kullanım izni verildiğini, valiliğin bölgeyi tarım arazisi olarak gördüğünü ancak Tarım ve Orman Bakanlığı'nın mevzuatta değişikliğe giderek tarım arazilerine OSB kurulmasının önünü açtığını belirten TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şube Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Cemal Polat, itiraz gerekçelerine ilişkin şu ifadeleri kullandı:

* 2021 yılında ÇED süreci ile verimli tarım arazilerinin tarım dışı kullanımına yönelik yeniden gündeme gelen konunun öncelikle geçmişi irdelenmelidir. Büyük ova koruma alanı içerisinde yer alan, kamu tarafından arazi toplulaştırma projesi uygulanmış, daha önceki izin girişimlerine karşı yargı kararlarıyla da korunması gerektiği belirtilmiş verimli tarım arazilerinin, yeni tarım dışı amaçlı kullanım kararı eşliğinde “Plastikçiler OSB Yatırım Projesi” kurulmasına yönelik ÇED Sürecine tabi tutulmasına ilişkin itiraz ediyoruz.

"VERİMLİ TARIM ARAZİSİDİR" 

* Planlanan “Plastikçiler OSB Yatırım Projesi” alanı, arazi parçalanması/bölünmesini önleyerek daha az zaman, işgücü ve sermaye kullanımı ile üretim faktörlerinden en iyi biçimde yararlanarak tarımsal üretimi ve tarımsal işletmelerin verimini artırarak kırsal kesimdeki nüfusun hayat standartlarını yükseltmek üzere Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nce kamu yatırım bütçesiyle arazi toplulaştırma çalışması yapılmış verimli tarım arazisidir. Kamu tarafından tarımsal amaçlı arazi toplulaştırması yatırımı yapılan bir alanın, yine kamu tarafından tarım dışına çıkarılması kararı kendi içinde çelişkili olup, mevzuata ve hukuka aykırı kabul edilemez bir tercihtir.

* Planlanan “Plastikçiler OSB Yatırım Projesi” alanı, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu gereği mutlak korunması gereken I. Sınıf tarım arazisidir. Yasa gereği “Büyük Ova Koruma Alanı” ilan edilerek “tarımsal sit alanı” niteliği kazandırılan bu arazilerde, civarda yapılan ve yapılması planlanan göletlerde sulu tarım yapılması olanaklıdır. Kamu yönetimi tarafından mutlaka korunması gerekirken bu alana tarım dışına çıkarılması kararı verilmesi mevzuata ve hukuka aykırı kabul edilemez bir idari işlemdir.

* Planlanan alana yönelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü’nce verilen “kamu yararı” kararı hukuka aykırıdır. Öncelikle toprakları ve tarımsal üretimi korumakla görevli Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bu gerekçeye sığınması da hukuka aykırıdır. Yargının Anayasanın 44., 45, ve 166. maddesi gereği verdiği “üstün kamu yararı” kararları da dikkate alınarak, gündemdeki bu kamu yararı kararı hükümsüz sayılmalıdır.

* Ergene Çevre Düzeni Planı’nda yer alan Plan Kararları’nda; “Madde 2.10.29. Sanayi gelişimi üst ölçek plan kararlarına uygun olan mevcut planlı sanayi alanları ile sınırlandırılacak ve yeni sanayi yatırım taleplerinin planlı boş sanayi alanlarında yerseçimleri teşvik edilecektir.” hükmü yer almaktadır. Hüküm gereğince planlı sanayi dışında yeni sanayi alanlarının kurulamayacağı gayet açıktır. Plan hiyerarşisinde üst ölçekli planlara uygun alt ölçekli planların hazırlanması bir zorunluluktur, aksi durum ise hukuka aykırıdır.

"EYLEM PLANI MADDELERİNE AYKIRI"

*Söz konusu OSB girişimi, “Ergene Havzası’nda kontrolsüz ve düzensiz, planlı olan dışında yeni sanayileşmeye karşı hassasiyet odaklıdır.” tespiti yer alan, 13 Haziran 2013 tarihinde yayımlanan 28676 sayılı “Ergene Havzası Koruma Eylem Planı” adlı Başbakanlık Genelgesi’nin 5. , 7. , 8. , 9. , ve 10. maddelerine de aykırıdır.

* 22.08.2011 onaylı 1/25.000 ölçekli Tekirdağ İli Çevre Düzen Plan Hükümleri’nin 2.46 maddesi’nde planlama alanı sınırı dahilinde “çevresel kirleticiliği yüksek olan ve/veya çevresel tahribe neden olan sanayi türleri ve kullanımları yer almayacaktır.” hükmü yer almaktadır. OSB girişimi bu hükme de aykırıdır.

* Anılan plandaki yanlış kararlara karşı TMMOB Ziraat Mühendisleri ve Mimarlar Odası’nın ayrı ayrı Danıştay 6. Daire’sinde açmış olduğu davalarda; bilirkişilerin görüşleri doğrultusunda TOB ve TAB alanlarının “tarım topraklarını olumsuz etkileyecek olması nedeniyle” yürütmenin durdurulması kararı verilmiştir. Danıştay 6. Daire’sinin 2010/3829 esas nolu kararında belirtildiği üzere, gündemdeki OSB girişime konu alanın “mutlak tarım alanlarında” yer alması ve “aşırı yer altı suyu çekim alanında” kalıyor olması nedeni ile verilen yürütmeyi durdurma kararına aykırılık şeklindeki idari işlem, hukuka aykırı olup, yargı kararı bu konudaki yanlış işlemleri gayet açık ve net bir şekilde ifade etmektedir. Mevcut yargı kararlarına uyulması Anayasal gereği bir zorunluluktur.

* ÇED dosyasında söz konusu tesisin işletme aşamasında kullanacağı su miktarının belirtilmediği OSB girişimi, 1/25.000 ölçekli Tekirdağ Çevre Düzen Planı’nın “Yer altı Suyu Besleme Alanını” düzenleyen 3.2.1 Plan hükümlerine de aykırıdır.

"RAPOR ÖZEL OLARAK HAZIRLANDI"

Söz konusu projede belirtilen alan için T.C Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü'nden alınan Zirai Bilirkişi Toprak Raporu için Cemal Polat, "Bu rapor söz konusu kurum tarafından onaylanmamış, alınan toprak örnekleri hiçbir bilimsel kural ve koşullara uygun olarak alınıp alınmadığı, yapılan analiz sonuçlarının raporda yer almadığı, raporda belirtilen söz konusu arazinin “ tarımsal niteliği kaybettiği” görüşü gerçeği yansıtmamaktadır. Kısaca söz konusu rapor özel olarak hazırlanmış olup yetkili kurumlar tarafından istenmediğinden yasal bir hükmü yoktur" dedi.

"ÇED RAPORU İPTAL EDİLSİN"

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şube Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Polat, itirazları doğrultusunda yargıya başvurma hakları saklı kalmak üzere, anılan ÇED raporunun mevcut mevzuata ve yargı kararlarına, yürürlükteki planlara aykırı olduğu ve kamu yararı ile hiçbir şekilde bağdaşmaması nedeniyle iptalini talep etti.