Şahan Gökbakar, Recep İvedik serisinin son filmini Disney Plus için çekmiş.

Film 9 Aralık 2022 günü yayınlandı ve ben de hemen izledim.

Baştan şunu söylemeliyim ki daha önce bazılarını izlediğim Recep İvedik filmleri kadar komik bulmadım.

Çünkü, sırf bel altı esprilerle, küfürlerle güldürmeye odaklanmış klasik bir Recep İvedik filmlerinden çok, ülkemizde yaygın bir şekilde yaşanan bir uygulama ve sorundan kesitler yansıtan ve çevre bilinciyle ilgili mesajları basitçe veren bir filmle karşılaştım.

Yutan isimli bir orman köyünde şifalı çamur göletinin etrafına tatil sitesi ve otel yapmak isteyen Çökelek Holding ile Recep İvedik liderliğindeki köylüler arasındaki mücadeleyi anlatan film, gözü dönecek kadar hırslı müteahhitlerle, gecekondularına sahip çıkan kararlı mahallelinin mücadelelerini anlatan Yeşilçam filmlerine benziyor.

Gökbakar’ın önceki filmlerden tanıdığımız kaba saba Recep karakteri de son filmde Kemal Sunal’ın Şaban karakteri gibi hem güldürüp hem düşündürerek güncel ve politik mesajlar veriyor.

Haliyle, yandaş müteahhitlere, orman talanlarına, çevrecilerinin direniş eylemlerine dikkat çekiyor.

Bunu yaparken de şifalı çamur için “milletin alnına koyacağım” repliğini söyleterek, hangi müteahhitleri kastettiği konusunda açık ipucu veriyor.

★★★

Şimdi “başlıktaki akıl tutulması ifadesiyle şu ana kadar yazdıkların arasında nasıl bir bağlantı var?” diye soracaksınız.

Arz edeyim:

Ben filmi bitirdikten hemen sonra sosyal medyadaki “#recepivedikizlemiyoruz” başlığını gördüm.

“Neden acaba” diye düşünüp mesajları okumaya başladım.

Başlığın “TT - yani top trend” olmasını profesyonel troller ve robot hesaplar paylaşmıştı (Bir ara size gerçek sosyal medya hesaplarıyla trolleri ve robot hesapları ayırt etmenin yollarını uzun uzun yazacağım).

Baktım, hepsi iktidar yanlılarıydı ve çoğunda Recep İvedik üzerinden Şahan Gökbakar’a hakaret ve küfrediliyordu. Neymiş efendim,

- Küfürlü diyaloglarla aile ahlakımızı bozuyormuş. (Başlığı açanların ve yayanların meselesinin küfürlü diyaloglar olmadığı açık. Zira yazılan mesajlar içindeki ağır küfürleri Recep İvedik dahi bilmiyordur.)

- Devletle dalga geçiyormuş. (Doğru değil. Zira önceki filmlerde muhatap olduğu herkese karşı kabalığıyla dikkat çeken Recep İvedik karakteri, bu filmde devleti temsil eden bakan, bürokrat, müfettiş, jandarma ve hakim gibi görevlilerin önünde saygısını göstermek için süt dökmüş kediye dönüyordu.)

★★★

İşte “akıl tutulması” dediğim şey tam da buydu.

Muhteşem bir ormanın ve şirin bir köyün betonlaşmasına karşı mücadele eden insanları anlatan bir filmi “devlet düşmanı” ilan edip “izlemiyoruz” diye kampanya yapmak için, ancak akıl tutulması yaşamak gerekiyor.

Sırf Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere muhalefetin “beşli çete” dediği yandaş müteahhitlerin yaptığı doğa katliamlarına dikkat çekiyor ve hicvediyor diye bir film aleyhine kampanya yapmak hangi akılla mantıkla açıklanabilir ki?

Herhalde yandaşların kampanyasına en çok Şahan Gökbakar ve Disney şirketi sevinecektir.

Çünkü, küfürle güldürmek ve sıradanlık gibi gerekçelerle Recep İvedik filmlerine mesafeli olanlar dahi yandaşların bu aleyhte kampanyasından sonra, inadına filmi izleyebilirler.

Filme hiç eleştirim yok mu?

Elbette var: Senaryo baştan sona alıntı.

Nereden mi?

Gerçek hayattan.

Mesela Bergama’da, Kazdağları’nda, Ordu’da ve Artvin’de altın madenlerine;

Mesela Yatağan’da, Aydın’da, Muğla’da termik ve termal
santrallara;

Mesela Manisa’da ve Tunceli’de katı atık bertaraf tesislerine;

Mesela Rize’de ve Erzurum’da HES’lere ve taş ocaklarına karşı ormanlarını, derelerini, doğal yaşamlarını korumak için mücadele eden köylülerin eylemlerinden...!