“Gel gelelim

Ölüm bize kısmetmiş” demiş ya Ahmed Arif...

Hatay’ı, Kahramanmaraş’ı, Adıyaman’ı ve onca yerleşim yerini yerle bir eden bu büyük felaket bize kısmetmiş.

“Uçmuş, bir kuş tüyü hafifliğinde

Çelik kadavrası koruganların.

Ölünmüş canım, ölünmüş” demiş ya Ahmed Arif...

O koca koca janjanlı binaların demir ve betondan olduğunu sandığımız kirişleri ve kolonları bir kuş tüyü hafifliğinde sarsılmış, kopmuş gelmiş yerinden, yerle yeksan olmuş.

Ölünmüş canım, ölünmüş...

★★★

ŞU KISA ÖMRÜMÜZDE

- Çok kıymetli bilim insanlarını ve uyarılarını “felaket tellalı” diyerek ötekileştiren, ciddiye almayan, “İnşaat bizim işimiz” diyen “kupon arazi” peşinde koşan beceriksiz yöneticiler

- Bile bile fay hatlarına kurulan kentler

- Kuş tüyü hafifliğinde sallanan, deniz kumundan betonla eksik demirlerin üzerine kurulmuş binalar

- O binaları denetlemeyen, milleti inşaatçıların, müteahhitlerin insafına bırakan iktidar

- Felaket anında kendi canlarını kurtarmakta zorlanan, harekete geçmek için amirlerinden, müdürlerinden, başkanlarından, bakanlarından işaret bekleyen idareciler, Cumhurbaşkanı’ndan talimat bekleyen bakanlar

- Defalarca tatbikat yaptığı halde afet anında binaları çöken, personeli organize olamayan, alet edevat bulamayan “afetle mücadele kurumu”

- Torpille afet kurumunda yönetici olan enişteler, dayı oğulları

- Afetten sonra hemen sahaya inmeyen, saatlerce emir bekleyen Silahlı Kuvvetler

- Enkazları soyan, yağma yapan vicdansızlar

- Afette öksüz kalan çocukları mürit yapmak için toplayan tarikatlar

- Yardımlarını bir şov programında gözümüzün içine soka soka yapan kibirli zenginler, yardımlarını artırsınlar diye onlarla pazarlık yapan iktidar yanlısı programcılar

- Bir cebindeki parayı diğer cebine aktarıp, halka “size yardım yapıyorum” diye yalan söyleyen devlet

- Canı yanan, üzgün, öfkeli insanların can havliyle kendilerine söylediklerini gelecekte aleyhlerinde kullanmak üzere not eden siyasetçiler

- Bütün bu çarpıklıkları bir paket halinde hayatımıza sokan tek adam sistemi

- Yıkılan, kullanılmaz hale gelen hastaneler, kamu binaları

- Bu yaşananlar kader planının bir parçası diyen Cumhurbaşkanı

- (Ve ne yazık ki) Enkaz altında ölmek, törensiz, kefensiz defnedilmek

BİZE KISMETMİŞ...

★★★

Bütün bu kötülüklerin yanında,

- Kardeşi dara düştüğünde, bütün varlığıyla yollara düşen, yardıma koşan

- Parasını, kıyafetini, ekmeğini, suyunu bölüşen

- Alet edevat yoksa elimle kaldırırım diye enkazdan canlı çıkarmaya uğraşan

- Bütün baskılara, “not etme” tehditlerine rağmen haksızlığa karşı sesini yükselten, “bu kader değil” diye haykıran bu HALK da BİZE KISMETMİŞ.

İşte o halk varsa unutmayın ki;

Umut da olur.

Yöneticiler seçimlerde değişir.

İnşaat değil, insan odaklı bir düzen yeniden kurulur.

Bir gün sadece barınma için değil, korunma için de sığındığımız haneler baştan inşa edilir.

Hayat devam eder.

“İnsanca yaşamak BİZE KISMETMİŞ” diyeceğimiz günlerin özlemiyle...