2023 için çok şey söyleyebilirsiniz.

2023’ten mutluluk, sağlık, huzur, para, terfi bekleyebilirsiniz.

2023’te bu dileklerin ne kadarı gerçekleşir bilmiyorum ama 2023’te “siyasette kesin olacak” diyebileceğim şeyler var.

Her şeyden önce “geldik sona” diyeceğiz.

Mesela Altılı Masa gelecek iki hafta içinde “geldik sona” diyecek.

Perşembe günü olmasa da bir sonraki toplantıda artık ortak Cumhurbaşkanı adayının kim olacağını öğreneceğiz.

★★★

Çok büyük ihtimalle CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin büyük desteğiyle CHP’nin adayı olarak kendi ismini masaya koyacak. Büyük ihtimalle İYİ Parti lideri Meral Akşener ve DEVA lideri Ali Babacan dışında kimsenin itirazı olmayacak. Akşener “kazanacak aday”, Babacan “farkla kazanacak aday” diyecek olsa da Kılıçdaroğlu, “siz parti tabanınızla arkamda durun, ben kazanırım, hem de farkla...” sözleriyle ısrar edecek.

Böylece karşımıza iki ayrı “son” ihtimali çıkacak.

- Birinci ihtimal “ortak aday” çıkarmaları: Ya Kılıçdaroğlu, Akşener’i ve Babacan’ı kendi ismini kabul etmeye ya Akşener ve Babacan Kılıçdaroğlu’nu adaylıktan vazgeçmeye ikna edecek.  Akşener’i Cumhurbaşkanı Yardımcısı, diğer liderleri de geçiş kabinesinde bakan yapmayı isteyen Kılıçdaroğlu’nun muhalefetin ortak adayı olma ihtimali şu anda daha yüksek. Büyük ihtimalle HDP tabanı da Kılıçdaroğlu’na tam destek verecek.

Bu ihtimal, iktidara “geldik sona” dedirtecek. Zira kamuoyu araştırmalarının büyük bölümü, çok büyük bir hata yapmadıkları sürece, muhalefetin ortak adayla seçime gitmesi halinde hem TBMM seçimlerini hem Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağını gösteriyor.

- İkinci ihtimal, birden fazla muhalefet adayı: Kılıçdaroğlu, Akşener ve Babacan görüşlerinde ısrar edebilir ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın karşısına birden fazla muhalefet adayı çıkabilir. Böyle bir durum Altılı Masa’nın dağıldığı anlamına gelir ve Büyük ihtimalle Erdoğan için yeni bir seçim zaferi getirir.

İşte o zaman “geldik sona” diyecek olanlar Altılı Masa’daki altı lider olacak. Zira halk, bu kadar sıkıntının ve büyük bir ekonomik krizin yaşandığı, adaletin mumla arandığı, eğitim ve sağlık sisteminin başa döndüğü bir atmosferde dahi seçim kaybeden muhalefeti affetmeyecek. Ortak bir aday belirleyemeyen ve seçimi altın tepside Erdoğan’a sunan liderleri, 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra olduğu gibi, siyasi tarihimizin tozlu raflarına kaldıracak.

Bu ihtimal gerçekleşirse ülkemizdeki demokrasi, insan hakları, eşitlik ve adalet konusunda da “geldik sona” diyeceğiz. Zira, iktidar şu ana dek yaşanan bütün hukuksuzlukları, yapılan bütün yolsuzlukları, “halkımız onayladı” diye meşrulaştırmaya ve yaygın uygulamaya dönüştürmeye çalışacak.

★★★

Bize hep “Altılı Masa ortak aday çıkarabilecek mi?” sorusunu yöneltiyorsunuz.

Durum biraz önce anlattığım gibiyken, sizce Altılı Masada bulunan liderler hangi ihtimali tercih ederler?

21 yıllık iktidara “geldik sona” dedirtmeyi mi yoksa halkın kırmızı kart gösterip kendilerini siyasi tarihimizin tozlu raflarına kaldırmasını mı?

Bence el mahkum: Altılı masa ortak aday çıkaracak.

Hem de liderlerin ya da parti yönetimlerinin küçük siyasi hesaplarına değil, halkın beklentilerine bakıp karar verecekler.

Şu gerçeği sandık bekleyen vatandaş hiç unutmuyor, liderlerin de unutmaması gerek:

GELDİK SONA!

Seçim Mayıs’ta


Meraklısına not: İktidar seçimi Mayıs’ın ikinci yarısında yapmayı planlıyor. Muhalefet ise 6 Nisan’dan sonraya kalacaksa seçimlerin zamanında yapılmasını istiyor. Gereksiz bir “aday olabilir mi” tartışması yaşamak istemeyen Erdoğan, büyük ihtimalle seçimleri yenileme yetkisini kullanacak. İktidar aksini iddia etse de bu yetki “TBMM’nin Feshedilmesi” sonucunu doğuruyor. Parlamenter sisteme geçmeyi vaat eden muhalefet ise Erdoğan’ın bu adımını gerekçe gösterip seçim kampanyasında “bakın 85 milyonun iradesi tek kişinin iki dudağı arasında” mesajını verecek.