Sayın Erdoğan, 14 Mayıs yaklaşırken yeniden seçileceği umudunu yitirmişti. Seçim ikinci tura kalınca yeniden umutlandı, her şey mübah diyerek inanılmaz etik olmayan yakıştırmalarla seçimi kazandı. Seçim gecesi, balkon konuşması yaparken seçmenlerine teşekkür ediyor ve “yerel seçim startı“ veriyordu.

Yerel seçimler de önemli olan İstanbul’du. İSTANBUL’u kaybeden, Türkiye’yi kaybeder diyen Erdoğan için bu yenilgi çok ağırdı.

Öyle anlaşılıyor ki Sayın Erdoğan, yerel seçimlerde İstanbul’u yeniden kazanabilmek için tüm enstrümanları kullanacak. Bu enstrümanların ilki de, kendi partisinden ayrılıp, millet ittifakında CHP listelerinden vekil seçilenlere kanca atmak olacaktır.

Özellikle, ülkedeki ekonomik dibe vuruşun, halkı nasıl perişan ettiği konusunun muhalefet tarafından dile  getirilmemesi için devamlı yapay gündemler yaratılacaktır. Bu konularda Sayın Erdoğan’ın siyaset ustası olduğu ve bu konuda onun eline kimsenin su dökemeyeceği unutulmamalıdır.

Yerel seçimdeki en önemli enstrüman Yeni anayasa olacak. Yeni Anayasa ortaya atılınca ortalık karışacak. İlk dört madde denilecek, peşinden Laiklik ve eğitime gelecek.

22 yıllık iktidar sürecinde, Türkiye’de eğitimin  nasıl alıştıra alıştıra İslami yöne doğru evrildiği ortada. Şimdiye kadar MEB’na gelen her bakan bu evrilmeyi artırarak görevini yaptı ve yeni gelenlerde yapmaya devam edecek. Çünkü, karşılarında bunlara ‘dur’ diyecek bir muhalefetin olmadığını iyi biliyorlar.

Ülkedeki eğitim kalitesinin kaybolduğu gerçeği ortada. Bu kayboluşun nedeni yetmiyormuş gibi, eğitimde ki İslami cemaat ve tarikat etkinliklerinin çok ileri boyutlara geldiği de aşikar.

Muhalefet, biraz başınızı kaldırın, bakın orta eğitimde 2023-24 döneminde neler yaşanacak. Orta eğitimdeki, tarikat ve cemaatlerin  etkisinin daha da artırılması için okullara imam atamaları yapılacak. Gelecek öğretim yılından itibaren okullarda” manevi danışman” adı altında din görevlileri derslere girecekler.

Yıllarca , 4 yıllık Öğretmen okullarından mezun olan din dersi hocaları dururken, hiçbir pedogojik eğitimi olmayan imamlar eğitim verecekler!!

Bura da yapılması istenen, Laik eğitim sisteminin çökertilmesi hedefidir.

Eğitimin, anti Laik uygulamalarla  ülkenin  nerelere taşınmak istendiği ortada. Biz bu eğitimle yetişen gençlerle mi, Dünyanın sayılı ülkeleri arasına gireceğiz. Böyle devam edilirse artık yaratıcı, donanımlı, aydın gençler yetişmeyecek, Ortadoğu ligine düşeceğiz.

Örnek mi?

Eski Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat’ı suikast sonucunda öldüren adama hakim sorar:

"Neden öldürdün?"

Katil: "Çünkü laikti"

Hakim: "Laik ne demek?"

Katil: "Bilmiyorum!!"

Mısır'ın en iyi edebiyat adamlarından Necip Mahfuz'u öldürmeye çalışıp başarısız olan sanığa hakim sorar:

"Neden vurdun?"

Sanık: "Sokak çocuklarının hayalleri adlı kitabı yazdığı için"

Hakim: "Peki sokak çocuklarının hayallerini okudun mu?"

Sanık: "Hayır!!"

Hakim, yazar Faraç Foda'yı öldüren üç teröriste sorar:

"Neden Faraç Foda'ya suikast düzenleyip öldürdünüz?

"Suçlular: "Çünkü kafir"

Hakim: "Onun kafir olduğunu nereden anladınız?"

Suçlular: "Onun kitabından"

Hakim: "Hangi kitabından anladınız onun kafir olduğunu?"

Suçlular: "Biz okuma yazma bilmiyoruz"

Her kötülüğün anası
her dönemde…

CEHALET olmuştur!

SON SÖZ;
Düşüncelerini değiştirmeyen insanlar, Cahillikleriyle mutluymuş gibi yaşarlar. ALBERT EİNSTEİN