Seçimler bitti, tablo ortada. Büyük şehirlerde başarılı olan millet ittifakı, kırsal kesimden yeterince oy alamadı.Bu üzerinde çok düşünülmesi ve mutlaka çözülmesi gereken bir durum.Bu sorun çözülmedikçe,yerel seçimlerde başarı yakalamak da güçleşecektir. Kırsalda ve deprem bölgelerindeki başarısızlık gerçekten tam bir hayal kırıklığı.

Seçim sonuçlarına bakıldığında görülen şu ki, Millet ittifakında zarar gören masanın mimarı Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Akşener’dir. Masanın kazananları diğer ise diğer dört ortak.

Bu seçim, Demokrasi ve özgürlük konusunda çok yüksek beklentisi olan yaklaşık yüzde 48’lik bir kesimde adeta şok etkisi yarattı.

Kim ne derse desin, bu seçim kazanılabilirdi. Masanın kuruluşundan seçimlere kadar geçen süreçte yaşanan birçok Anayasal ihlallerini adeta görmezlikten geldiniz.

Sayın Erdoğan üçüncü kez aday oldu,

14 Mayıs seçim dedi,

Bakanlar istifa etmeden milletvekili adayı oldular,

İstanbul seçimlerinin akıllara durgunluk veren bir nedenle iptal eden  YSK’ya karşı Demokratik karşı duruş sergileyemediğiniz gibi, mağdur yaratırız düşüncesi ile sessiz kaldınız.

Sizler suskun kaldıkça, AKP de bunlar nasıl olsa sessiz kalıyor diye Anayasal ihlalleri yapmaya devam etti.

Gelelim CHP’ye; Bu seçim başarısızlığının sorumlusu Sayın Kılıçdaroğlu ile tüm parti yöneticileridir. Haklı olarak da saldırı oklarına hedef olacaklar.

Burada herşeyden önce düşünülmesi gereken, partinin yerel seçimlere kadar, seçim yenilgisi şokunun seçmende yarattığı şokun  nasıl aşılacağıdır. Bu önlemler, Sayın Kılıçdaroğlu’nun yapılacak kongre de  istifası mı, Genel Başkanın yerel seçimlere kadar, yeni belirlediği kadro ile partiyi taşıması mı?.Bu her iki alternatifin de artıları ve eksileri olduğu gerçeği ortadadır.

Sayın Genel Başkan, MYK’da yaptığı değişiklik için çok geç kaldı.Yıllardır aynı kadrolar ve danışmanlarla bugünlere geleceğine, yıllar önce bu değişiklikleri yapmalıydı.Partilerin patronunun örgüt olduğu gerçeği unutulmamalıdır ama ne yazık ki yıllardır bu unutuldu ve genel merkezle bağlar hemen hemen yok oldu.

Doğduğum kentten bir yurttaş ağlamaklı bir ifade ile aradı, CHP ve İYİ partinin bu seçimde milletvekili listelerini yapan veya yapanları kınıyorum dedi. Neden diye sorduğumda, siz bunu yazın  onlar kendilerini bilirler dedi.

Değerli okurlar; YSK Başkanı TBMM Başkanına, Çerçeveli Cumhurbaşkanlığı mazbatasını sundu. Mazbatada ”Türkiye Cumhurbaşkanı” yazıyordu.

Burası TÜRKİYE CUMHURİYET’i. Verilen mazbata da TÜRKİYE CUHURİYET’i CUMHURBAŞKANI yazılmalı idi.

Diğer yandan, yemin töreninde mevcut bakanlar Meclis’in açıldığı gün yemin etmedi. Onlar, eğer aynı gün yemin etselerdi Anayasal suç işlemiş olacaklarını biliyorlardı.Nedeni bakanlıktan istifa etmeden yemin etmiş olacaklardı.

Muhalefet bunları da atladı, neden sessiz kalıyorlar diye sorsanız, ‘ne dersek diyelim istediklerini yapıyorlar’ deyip kenara çekildiler.

Sayın Kılıçdaroğlu, kırsalda CHP’nin başarısızlık nedenlerini en iyi anlatan Sayın Mustafa Sarıgül oldu. Sarıgül’ün o söyleşini dinleyebilirseniz, neden yıllardan beri çoğu kentte kaybediyoruz gerçeğini öğrenmiş olursunuz.

SON SÖZ; “Sen kazandın ama biz haklıydık”.

BERTOLT BRECHT