Sadettin Tantan’ın İçişleri Bakanlığı dönemi yolsuzluklarla mücadelenin altın yıllarıydı. “Dokunulmaz” diye bilinenlere yönelik operasyonları peş peşe patlatıyordu. Bu yapılanlar toplumun sessiz kesimi tarafından alkışlanıyor, Tantan, belli kesimin de hedefi oluyordu. Ancak geri adım atmayı bırakın, gelen her ihbarı değerlendirdi. “Projeli operasyonların içinde polis, mülkiye müfettişi, gümrük, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), Maliye temsilcileri de bulunuyordu. Önce suç delillerine ulaşılıyor, arkasından da operasyon başlıyordu.

Tantan’ın o dönemde en çok kullandığı cümlelerden birisi de, “Yolsuzluk yapanların karşısında ceketinizin düğmesini ilikler, saygı gösterirseniz onlar bu yolsuzluğu, hırsızlığı yapmaya devam eder. Yolsuzluk yapanın karşısında kimse ceketinin düğmesini iliklemesin, asla saygı göstermesin” diyordu. Yolsuzluğa, hırsızlığa bulaşan bunu kendi çapında yapıyor. Bugün böyle bir örnekle yola çıkalım.

HAYALİ KANTAR FİŞLERİ

Diyarbakır’ın merkez Kayapınar ilçesi, yörenin en modern yerlerinden birisi olarak bilinir. Bu ilçenin kaymakamı Arif Karaman, aynı zamanda belediye başkanlığı görevini de kayyım olarak yürütüyor. Bir yolsuzluk ihbarı üzerine Fen İşleri Müdür Vekili Anıl Alper, İnşaat Mühendisi Veysel Atasoy, Harita Mühendisi Serdar Acar, Harita Teknikeri Turgay Gür, Memur Ferhat Murat, Mühendis Veysi Sibal, hizmet alımı işçileri Ahmet Özoğlu, Bülent Kurt, İbrahim Güneş, Mehmet Aktaş, Mustafa Fidan, Mustafa Gelir, Resul Yavuz hakkında mıcır-asfalt yolsuzluğu iddiasıyla ön inceleme yapıldı.

Belediye İnsan Kaynakları Müdürlüğü’nün yazısında, ihalelerin 2022 yılı sonlarına doğru yapıldığı, ancak yolsuzluğun 2 Haziran 2023’de öğrenildiği belirtiliyor. Onların yaptıklarının ne olduğunu, belediyenin yazısından öğreniyoruz:

“İhalesi yapılan bazı yolların asfaltlanması yapım işi Bafyol ve Eğiller firmasına verildi. Daha sonraki ihlale ise Adeser firmasında kaldı. Yapılan işlerin geçici kabul aşamasında bazı kantar fişlerinin, kurum kantar fişlerinden farklı olduğu, yapılan inceleme sonucunda bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde kamu zararına sebebiyet verilmiştir.”

PARANIN BİR BÖLÜMÜ KURTARILDI

İddiaya adı karışanlar hakkında yürütülen ön inceleme Bafyol ve Eğiller firmasının yaptığı mıcır ve asfaltın geçici kabul aşamasında bazı kantar fişlerinin, kurum kantar fişlerinden farklı olduğu anlaşıldı. 73 adet sahte ve mükerrer kantar fişleri belirlendi. Adaser firmasının almış olduğu ihalede ise 61 adet sahte ve mükerrer kanlar fişleri saptandı.

Hayali ve mükerrer 134 kantar fişlerinin belirlenmesi üzerine kamu zararı olduğu gerekçesiyle firmaların zararı karşılamaları istendi. Firmalar 4 milyon 551 lira kamu zararını ödedi. Kaymakam Arif Karaman, yazısında bu durumu şöyle anlattı:

“Her ne kadar tespit edilen 134 adet sahte ve mükerrer kantar fişlerinden dolayı oluşan kamu zararı giderilmiş olsa da soruşturma dosyasında geçen sahte ve mükerrer kantar fişleri kullandığı ile ilgili idarenin mevcut imkanları ile varsa bir suçun ortaya çıkarılması mümkün olmadığından, konunun bir kere de adli makamlarca tetkik edilmesi gerektiğinden dolayı, adı geçenlerin haklarında kamu davasının açılmasını gerekli kılacak yeterli kanıt elde edildiği soruşturma dosyasındaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden anlaşılmıştır.”

Kaymakam, ön inceleme raporuna dayanarak İnşaat Mühendisi (Kontrolör) Veysel Atasoy, Harita Mühendisi (Şantiye Şefi) Turgay Gür, Memur (Kantar Görevlisi) Ferhat Murat, Jeoloji Mühendisi (Saha Formeni/Kantar Görevlisi) Veysi Sibal haklarında soruşturma izni verdi. Bu durum, “Yolsuzluk iddiası birkaç garibanın üzerine yıkıldı”  iddiasını da gündeme getirdi.

O NEDEN, SORUŞTURMA DIŞI?

Hakkında ön inceleme yapılanlardan birisi Fen İşleri Müdür Vekili Anıl Alper’di. Onun korunduğu iddiası ilçede yayıldı. Anıl Alper hakkında niçin soruşturma izni verilmediğini Belediye Başkan Kayyımı ve Kaymakam Arif Karaman yazısında şöyle açıkladı:

“Fen İşleri Müdür Vekili Anıl Alper’e teslim edilen kantar fişlerinin incelenmesi sonucu tespit edilen, 134 adet sahte ve mükerrer kantar fişleriyle ilgili soruşturmanın başlatılması ve incelemenin yapılması, muhakkik görevlendirilmesi talebinde bulunduğundan soruşturma izni verilmemesini uygun buldum.”

“SAVCIYA ANLATSINLAR”

Sanki alınıp kullanılmış gibi kantarda tartılan yol malzemeleri, aslında hiç alınmamış, kullanılmamış. Yani hayali olarak alınmış, belediye bu hayali alımlar için parasını ödemiş. Anlaşıldı ki alındığı belirtilen malzemeler aslında o kantarda gösterildiği kadar alınmamış. Üç firma ile bazı belediye personeli arasındaki ilişkilerle bu işler yapıldığı anlaşılıyor.

Kaymakam Arif Karaman, “Makul olmayan sürelerde aynı kamyon örneğin mıcır getirmiş. Boş gelen kamyon, sanki içinde malzeme getirmiş gibi kantar fişleri düzenlenmiş. Bizim elimizdeki fişlerle, firmanın fişlerine göre alım yapıldığı belirtilen malzemeler arasında da önemli ölçüde fark var. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’na 20 gün önce suç duyurusunda bulunduk. Elinde bizim belirlediğimiz dışında farklı bilgi-belge olanlar Savcı Beye gidip bunları bildirmeli. Biz yapmamız gerekeni yaptık” dedi.

Ülkede kokuşmuşluk giderek artıyor. Açıkçası herkes kendi çapında kirli işlere bulaşıyor. Peki bunun sonu ne olacak?