Fenerbahçe'de Fred'in maç başında sakatlanması ve Zajc'ın oyuna girmesi, takımın temposuna 25. dakikadan itibaren ulaşmasına neden oldu. Pendikspor her ne kadar zayıf bir takım gibi görünse de, hücum hattında tehlike yaratacak isimlere sahip. Ancak 30. dakikada gelen ilk golden son düdüğe kadar Fenerbahçe yine tüm kontrolü elinde tutmayı başardı.

Fred'in yokluğu ve devre arasında Becao'nun oyundan çıkmasına rağmen, takım savunmasında güçlü durmayı başaran bir Fenerbahçe vardı. Livakovic de birkaç pozisyonda güven veren hamleler yaptı. Ama gecenin yıldızı şüphesiz Dzeko'ydu. Herkesin ortalama bir performans gösterdiği maçta, 3 golün yanı sıra oyuna hükmederek sahanın tek hakimiydi.

Gelecek Trabzonspor maçında, Djiku'nun olmaması zaten bir handikapken Becao'nun da riskli hale gelmesi İsmail Kartal'ın elini zayıflatacak. Onuachu gibi fizikli bir forvete sahip Trabzonspor karşısında, İsmail Hoca'nın sahada görmek isteyeceği iki isim Becao ve Djiku olacaktır.

Bu ayıba neden sessiz kaldınız?

Fenerbahçe talihsizliklere rağmen 5 gol atıp, bir o kadar da kaçırdığı maçla birlikte 10'da 10 yaparak rakiplerine gözdağı vermeye devam ediyor. Ancak pek gündemde kalmayan, hatta özellikle kalmasın istenilen bir konu var. Süper Kupa.

TFF, her olayda yaptığı gibi önce kamuoyu yoklaması çekti. Baktılar, işin maddi boyutunun kamuoyunda az da olsa karşılığı var, maçın Arabistan'da oynanacağını açıkladılar. Tabi öncesinde Mehmet Büyükekşi, "Kulüplerin de rızası var" açıklamasıyla 'Bizim kulübümüz neylerse güzel eyler' mantığındaki taraftarları pasifize etti ve bu planın temelini sağlamlaştırdı. Her hafta hakarete varan demeçler veren, kamera önünde adeta birbirlerini gırtlaklayan ama arkada 'medeni' tavırlar sergileyen Galatasaray ve Fenerbahçe yöneticileri bu konuda suspus oldular.

Sadece Okan Hoca ve İsmail Hoca, maç tarihinin oyuncuları zorlayacağı konusuna değindiler, Arabistan'ı es geçtiler. Ama ne başkanlar ne de yöneticiler tek bir cümle kurmadılar. Cumhuriyet'in 100. yılında, Süper Kupa'yı Suudi Arabistan'da oynatma ayıbıyla ilgili neden bu kadar sessiz kaldınız?

Kimden korktunuz?
Kaç paraya sustunuz?

'Atatürk'ün izindeyiz' dediğiniz yol bu mu?

Sadece Galatasaray 2. Başkanı Metin Öztürk, iş işten geçtikten sonra 'dostlar alışverişte görsün' mantığıyla karara tepki gösteren bir açıklama yaptı. Kusura bakmayın Metin Bey, camianızın ve taraftarlarınızın gazını almak için yaptığınız bu hamle pek inandırıcı gelmedi.

Lafa gelince mangalda kül bırakmıyorsunuz. Hepiniz Atatürk'ün izinde olduğunuzu söylüyorsunuz ama iki kuruş para için, Cumhuriyet'in 100. yılındaki Süper Kupa'nın Arabistan'da oynanmasına ses çıkarmıyorsunuz. Hadi canım siz de!

Nerede bu sponsorlar?

Sezon başında, transfer penceresi açıkken Icardi'lere, Dzeko'lara, Tadic'lere, Zaha'lara sponsor olmak için kuyruğa giren, milyonlarca Euro'yu gözden çıkartan 'ismi açıklanmayan' yardımsever sponsorlarımız nerede? Arabistan'ın vereceği 3-5 milyon Euro'yu siz verseydiniz de bu ayıbı, bu millete yaşatmasaydınız. Ama sizin de Atatürk ve Cumhuriyet sevginiz, 29 Ekim'de yayınlatacağınız klip kadar. O yüzden şaşırmadım.

Ama üzüldüm. Çünkü adeta geçiştirilen ve 100. yılın özeline yakışan bir 29 Ekim yaşamamışken, bir de böylesine önemli bir maçın 'aman bizden uzak dursunlar' dediğimiz kişilere peşkeş çekilmesi, geçmişi Cumhuriyet'ten de eski asırlık kulüplerimizin de derdi olsun isterdim.