Yerel seçimlere 4 ay 3 gün var.
Partiler, belediye başkan adaylarını birer birer açıklıyor.
Herkes İstanbul, Ankara ve İzmir gibi kentleri konuşuyor ama bence Eskişehir de çok önemli...
Görmeyen varsa, gidip mutlaka görmelerini öneririm.
Eskişehir bir Avrupa kenti gibi...
Şehir içi raylı sistem mükemmel...
Porsuk Çayı üzerinde zarif köprüler, sularda sandal ve gondollarla geziler... Ve Türkiye’de bir ilk olan “Yapay Plaj”... Eskişehir’de deniz yok ama halkın yaz aylarında serinleyeceği bir plajı var.
Başka neler var?
- Londra’daki gibi Balmumu Heykeller Müzesi...
- Masal Şatosu... (Küçük-büyük herkesin sevdiği eğlenceli bir yapı)
- Bilim Deney Merkezi, Kültür, Sanat Parkı ve kongre merkezleri...
- Hayvanat Bahçesi...
- Su altı dünyası...
- Korsan Gemisi...
- Uzay evi ve Uçak Müzesi...
- Müzeler Kompleksi...
- Çağdaş Yaşam Sanatları Müzesi...
- Kurtuluş Savaşı Müzesi...
- Yürüme, spor ve dinlenme alanları...
- Şehir Senfoni Orkestrası ve Şehir Tiyatroları...
★★★
Sevgili okurlar... Bu liste uzar gider... Hepsini bu sütuna sığdıramam.
Kimdir bu muhteşem eserlerin yaratıcısı?
Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen...
1999’dan bu yana (bir dönem DSP’den, 4 dönem CHP’den) seçim kazanıp, 24 yıldan beri Eskişehir Büyükşehir Başkanı olarak kenti yöneten Büyükerşen Hoca, Anadolu bozkırının ortasında bir Avrupa şehri yarattı.
İYİ Parti onu desteklemeyecekmiş! Varsın desteklemesin! Yılmaz Büyükerşen seçimi tek başına da kazanır.
★★★
ORC Araştırma Şirketi’nin bir süre önce yaptığı araştırmanın sonuçları benim bu düşüncemi doğruluyor.
20 kişilik bir liste hazırlanarak “Yerel seçimde Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kimi görmek istersiniz?” sorusunun sorulduğu anketin sonuçları şöyle:
1) Yılmaz Büyükerşen (Yüzde 34.5)
2) Mahmut Çorumlu (Yüzde 19.6)
3) Fatih Dönmez
(Yüzde 15.1)
4) Kazım Kurt
(Yüzde 8.2)
5) Melih Aydın
(Yüzde 5.1)
Görüldüğü gibi, Yılmaz Büyükerşen hoca, en yakın rakibinden 14,9 puan, İYİ Partili Melih Aydın’dan 29 puan önde... İYİ Parti’nin Eskişehir’de de hiç şansı yok!
Verilen hangi söz tutuldu ki?
AKP iktidarı her fırsatta “Türkiye Yüzyılı” başlattığını söylüyor. Bu yüzyılda süper güç olacakmışız. Olalım tabii ama bu lafla olmuyor!
Verdikleri hangi sözü tuttular ki?
Ay’a, uzaya gidemedik ama “Bari şimdi süper güç olalım” diyorlar.
“Ekonomiyi düzeltiyoruz, vatandaşı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Enflasyon düşüşe geçecek, herkesin refahı artacak.” şeklindeki lafları yıllardan beri duyuyoruz ama bir türlü gerçekleşmiyor.
Onlar “Enflasyon düşecek, her şey düzelecek” derken, diğer yandan milletin ezilme süreci devam ediyor.
Yeni yılda tüm vergi, harç ve cezalar yüzde 58 oranında arttırılacak. Kim ödeyecek bu paraları. Yine bizim vatandaş!
Montajlanmış olduğu bizzat kendileri tarafından da itiraf edilen video ile seçim kazanılan bir ülkedeyiz...
İçinde bulunduğumuz perişanlığı toplum olarak hep beraber ürettik, şimdi sonuçlarına katlanıyoruz!
TEBESSÜM
“Hitler geliyor!”
İkinci Dünya Savaşı’nın en kanlı yılları... Halk “Hitler Türkiye’ye geliyor!” diye feryat ediyor. Temel’in babası “Gelirse gelsin, bana ne yaa?” diyor.
Dursun’un babası ise ağlamaklı:
“Ula, o canavar herif hepimizi yakacak!”
“Yaksın be!”
“Yakınca bizi sabun yapacak!”
“Yapsın lan! Ben de köpürürsem namussuzum!”
GÜNÜN SÖZÜ
Ufak şeyleri asla küçümseme. Uçurtmayı uçuran kuyruğudur!
