Dava, komutanların yargılandığı davalar arasında Ergenekon'dan sonra en önemli dava olarak biliniyor. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken davanın dünkü duruşmasında kararın açıklanmak üzere bugüne bırakıldığını belirtmişti.DAKİKA DAKİKA BUGÜN
- Sanıklar duruşma salonuna alınmaya başlandı...
- Sanıklar, duruşma salonuna girişleri sırasında izleyiciler tarafından ayakta alkışlandı. Sanıkların da alkışa el sallayarak karşılık verdikleri görüldü.
- Duruşma öncesinde izleyiciler "Harbiye", "Onuncu Yıl" ve "Gençlik" marşlarını okudu.
- Sanıklar hep bir ağızdan üç kez ''Sağol'' diyerek ve alkışlarla teşekkür etti.
- Bu arada, duruşma öncesinde bazı sanıklar, Maltepe Askeri Cezaevi'nde birlikte kaldıkları Deniz Kurmay Albay Hakan Mehmet Köktürk'ün kalp krizi geçirerek, GATA'ya sevk edildiğini söyledi.
- Mahkeme heyeti duruşma salonuna girdi. Kararın birazdan okunması bekleniyor.
- Son 3 sanık da son sözünü söyledi, karar için ara verildi.
- Mahkeme heyeti yeniden duruşma salonuna girdi ve yerini aldı.
- Balyoz hakimleri az sonra kararı açıklayacak.
- Balyoz davasında 330 sanığa ceza verilirken, 18 isim ise beraat etti.
- Mahkeme heyeti kararını açıkladı. Levent Ersöz'ün dosyası ayrıldı.
- Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün dosyasının ayrılma nedeni ise ifade vermemiş olmasından dolayı.
- Çetin Doğan, İbrahim Fırtına ve Özden Örnek'e ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi.
- 34 sanık hakkında beraat kararı verildi.
- Çetin Doğan, İbrahim Fırtına ve Özden Örnek'e verilen ağırlaştırılmış müebbet cezaları 20 yıla indirildi. Gerekçe ise "Darbe teşebbüsünde eksik kaldığı" için. Yani darbeye eksik teşebbüs.
- Engin Alan, Ergun Saygun ve Bilgin Balanlı 18'er yıl hapis cezasına çarptırıldı.
- Şükrü Sarışık, Deniz Cora, Kadir Sağdıç, Fatih Ilgar ve Cemal Temizöz'e 18'er yıl hapis cezası verildi.
- Nejat Bek, İhsan Balabanlı, Mehmet Otuzbiroğlu da 18'er yıl hapis cezasına çarptırıldı.
- Balyoz sanıklarının fenalık geçiren yakınları için çok sayıda ambulans istendi.
- Dursun Çiçek, Ahmet Zeki Üçok ve Ömer Faruk Ağayarman'a 16'şar yıl hapis cezası verildiği açıklandı.

- Abdullah Can Erenoğlu'na 18 yıl hapis cezası verildi.
- Mahkemenin sanıklar hakkında "İyi hal" indirimi yapmadığı bildirildi.
- Ahmet Feyyaz Öğütçü, Yurdaer Olcan ve Süha Tanyeri'ne 18'er yıl hapis cezası verildi.
- Çetin Doğan, Özden Örnek ve İbrahim Fırtına "Örgüt yöneticiliği"nden de ceza aldı.
- Yakınlarına destek vermek için mahkemeye gelenlerin büyük tepkisi var. Sanık yakınları zaman zaman fenalık geçiriyor.
- ÇETİN DOĞAN-ÖZDEN ÖRNEK VE İBRAHİM FIRTINA'NIN CEZA GEREKÇESİ: Türkiye Cumhuriyeti icra vekili heyetinin cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs.
- 250 tanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
- Tutuksuz olarak yargılanan 76 sanığın da tutuklanmasına karar verildi.
- İhsan Çevic, Altan Dikmen, Murat Baltas, Duran Ayna, Levent Maraş, Mustafa Aydın, Hakan Yıldırım, Musa Pars, Arif Bıyıklı, Ali Güngör, Recep Yavuz, Ferhat Dildaroğlu'nun da aralarında bulunduğu tamamı tutuksuz 34 sanık beraat etti.
- Tutuklu yakınları şu anda marş okumaya başladı.
ÇETİN DOĞAN'IN EŞİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU-VİDEO
TUTUKLU YAKINLARI YIKILDI - VİDEO
BALYOZ KRONOLOJİSİ
Orgeneral Bilgin Balanlı, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu komutanları emekli orgeneraller Çetin Doğan ve Ergin Saygun'un da aralarında bulunduğu 250'si tutuklu 365 sanık hakkında, “Balyoz Planı” iddialarına ilişkin bir gazetede yayımlanan haber üzerine başlayan 2 yıl 8 aylık hukuki süreçte sona gelindi. 20 Ocak 2010'da bir gazetede haber olarak yer alan “Balyoz Planı” iddialarına ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu bazı sanıklar, önce tutuklanıp ardından yaptıkları itirazların kabul edilmesi üzerine serbest kaldı. Soruşturma tamamlanarak 196 sanık hakkında hazırlanan iddianame, 6 Temmuz 2010'da Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) üzerinden İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianamede tüm sanıkların, 15 ile 20 yıl arasında hapis cezası öngören ve “Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs” suçunu düzenleyen eski TCK'nın 147 ve 61/1'inci maddeleri gereğince cezalandırılmaları istendi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianame üzerindeki incelemelerini 19 Temmuz 2010'da tamamlayarak, aldığı tensip kararıyla Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek, Çetin Doğan, koramiraller Mehmet Otuzbiroğlu ve Kadir Sağdıç ile Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 102 sanık hakkında yakalama emri çıkarttı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 6 Ağustos 2010'da, haklarında yakalama emri çıkartılan sanıkların avukatlarının itirazlarını inceleyerek, yakalanarak cezaevine konulan emekli Kurmay Albay Ahmet Şentürk dışındaki 101 sanık açısından kararı oy çokluğuyla kaldırdı. Şentürk de tutukluluğuna yapılan itiraz sonrası serbest kaldı.

YENİDEN TUTUKLAMA
Sanıkların yargılanmalarına Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunda 16 Aralık 2010'da başlandı. Davanın 11 Şubat 2011'de yapılan 13. duruşmasında Çetin Doğan, Özden Örnek ve Halil İbrahim Fırtına'nın da aralarında bulunduğu 164 sanıktan duruşmada olanların tutuklanmasına, bulunmayanların ise hakkında yakalama kararı çıkarılmasına karar verildi. Bu sanıklardan önce 158'i tutuklanarak cezaevine konuldu. Yargılama devam ederken de yurt dışında görevli olan subaylar mahkemeye gelerek teslim oldu. Davanın 14. duruşmasında, iddianamenin birinci sanığı olan Çetin Doğan'ın savunmasının alınmasına geçildi. Davada 191 sanığın savunmasının alınması 47 celsede tamamlandı.
2. "BALYOZ PLANI" DAVASI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen “Askeri casusluk” soruşturması kapsamında, 6 Aralık 2010'da Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde yapılan aramada, zemine gizlenmiş vaziyette çok sayıda dijital delil ve doküman ele geçirildi. İncelenen bu belgeler içinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen “Ergenekon terör örgütü”, “Amirallere suikast” ve “Balyoz Planı” soruşturmalarıyla ilgili deliller bulundu. “Balyoz Planı” davasıyla ilgili olan deliller ise bu davaya bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü'ne 19 Şubat 2011'de yapılan e-posta ihbarı üzerine de emekli istihbarat Albay Hakan Büyük'ün Eskişehir'deki evinde 21 Şubat 2011'de arama yapıldı. Buradaki aramada elde edilen davayla ilgili deliller de yine aynı mahkemeye yollandı. Hem Gölcük'teki yeni deliller hem de Eskişehir'deki aramada elde edilen delillere ilişkin “Balyoz Planı” soruşturması kapsamında Orgeneral Bilgin Balanlı ve Tümgeneral İsmail Taş'ın da aralarında bulunduğu 15'i tutuklu 28 sanık hakkında “Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs” suçundan 15 ile 20'şer yıl arasında değişen hapis cezaları istemiyle dava açıldı. İddianameyi kabul kararını 28 Haziran 2011'de veren İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 8 tutuksuz sanık hakkında da “delilleri karartma” ve “kaçma” şüphesi nedeniyle yakalama emri çıkardı. Haklarında yakalama emri verilen Korgeneral Turgut Atman, Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş, Tümgeneral Bülent Kocababuç, Tuğgeneral Mehmet Eldem, Tuğgeneral Mustafa Erhan Pamuk ve Albay Mehmet Örgen tutuklanarak cezaevine konulurken, Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul ve Tümgeneral Beyazıt Karataş ise yargılama sürecinde mahkemeye gelerek teslim oldu. Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda 15 Ağustos 2011'de görülmesine başlanan dava, 3 Ekim 2011'deki duruşmada ana davayla birleştirildi.
3. "BALYOZ PLANI" DAVASI
Daha sonra Korgeneral Abdullah Can Erenoğlu ile eski HAVELSAN Genel Müdürü Ömer Faruk Yarman'ın da aralarında bulunduğu 64'ü tutuklu 143 sanık hakkında 20'şer yıla kadar hapis cezası istemiyle 3'üncü iddianame hazırlandı. Soruşturma kapsamında 64'ü tutuklu 143 sanık hakkında özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Ayar tarafından hazırlanan 264 sayfalık 3'üncü iddianame, 23 Ekim 2011'de İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Bu iddianameyle açılan davanın yargılamasına 26 Aralık 2011 başlayan mahkeme, iddianamenin okunmasının tamamlanmasının ardından üçüncü celsede davayı “Balyoz Planı” ana davasıyla birleştirdi. Bu şekilde, “Balyoz Planı” davasındaki sanık sayısı, 250'si tutuklu 365'e çıktı.
3 DAVA BİRLEŞTİRİLDİ
Özel yetkili savcıların yaklaşık bir aylık incelemesinden sonra 22 Şubat 2010'da ilk gözaltı dalgası başladı. Belgeler üzerine soruşturma başlatan savcılık, ilk olarak aralarında Doğan'ın da bulunduğu 194 kişi hakkında dava açtı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bu dava daha sonra iki dava ile birleşti. Bunlardan biri Orgeneral Bilgin Balanlı'nın tutuklandığı Eskişehir'de ele geçirilen belgelerle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında 28 sanık hakkında açılan davaydı. Balyoz ile birleşen üçünü dava ise Gölcük Donanma Komutanlığı'nda ele geçirildiği iddia edilen Balyoz belgelerine ilişkin açılan dava oldu. Bu soruşturmada da Korgeneral Korcan Pulatsü'nün de aralarında bulunduğu 143 asker hakkında dava açıldı. İddianameye göre, "Balyoz" beş aşamada gerçekleştirilecekti: 1. İstihbarat faaliyetlerinin yer aldığı ve tamamlanmış olan aşama. 2. Askeri müdahale için zemin hazırlama süreci. (Kargaşa yaratmak, Yunanistan'la ilişkilerinin gerilmesi, İstanbul ve çevre illerde sıkıyönetim ilan edilmesi...) 3. Askeri müdahalenin fiilen ilan edilecek. 4. Yürütme görevi "Milli Mutabakat Hükümeti"nce devralınacak. 5. Yürütmenin tekrar sivil yönetime devredilmesi için seçime gidilecek.
DİJİTAL ÇELİŞKİLER
Sanık avukatları, davaya dayanak olan CD'deki "dijital çelişkileri" özetle şöyle açıklamıştı:
1. Kardak'a çıkmış SAT komandosu Albay Ali Türkşen, belgeyi kaydettiği öne sürülen gün ve saatte TRT'de canlı yayındaydı. Türkşen mahkemede, "İspatı burada. Beni bilgisayarda belge kaydetmekle suçladığınız saatte, ben denizin altında dalıştayım, TRT çekmiş. Denizin altında, hangi belgeyi kaydedebilirim?" dedi. Bir buçuk yıldır tutuklu.
2. 2003'te TCG Alanya gemisine bir görevlendirme yapıldığı söyleniyor. O tarihte gemi henüz inşa edilmemiş. İnşa tarihi 2005.
3. "Darbe planında", el konulacak ilaç şirketlerinin listesi var. Listede adı geçen "Yeni Recordati" adlı firma, 2009'da bu adı aldı.
4. Jandarma planlarının içinde belirtilen bazı sokak adları, 2003'te o isimleri taşımıyor. O isimler, 2004, 2005 ve 2006'da sokaklara verildi.
5. CD'lerdeki word belgeleri 2003 tarihli. Ama belgelerde kullanılan "calibri" ve "cambria" gibi yazı fontları Microsoft tarafından Ofis 2007 için geliştirildi.
6. Aksaz'daki toplantı tutanaklarında katılımcı olarak adı geçen subayların biri o tarihte Hayfa'da, diğeri Gemlik'te, bir diğeri İzmir'de.
7. Belgelerin içinde, jandarma personelinin kriptolu cep telefonu kullandığı belirtiliyor. Oysa o telefonların jandarmada kullanılmaya başlama tarihi 2008.
8. "Balyoz Planı"nda, "dost bir unsur" olarak Türkiye Gençlik Birliği'nden (TGB) söz ediliyor. TGB'nin kuruluş tarihi 19 Mayıs 2006 olduğunu görüyorsunuz.
9. Eskişehir'de bulunan flash diskte yine 2003 tarihli bir belge var. O belgede de bir kanun metnine atıf bulunuyor. Ancak o metinde, kanunun 2003 tarihli hali değil, 2005'te yapılmış hali (değişiklik kanununun tarihi ve numarasıyla) bulunuyor.
10. 11. ve 17. CD'lerin üzerinde Süha Tanyeri'ye ait olduğu iddia edilen el yazıları var. O harflerin Tanyeri'nin el yazısı ajandasından birebir kopyalandığını ifade eden ABD'den ve Türkiye'den iki ayrı rapor alındı.
11. Donanma Komutanlığı'nda ele geçirilen hard diskte bir makbuz var. Makbuzun bilgisayara taranma tarihi 2003 olarak görünüyor. Ancak makbuz, 2008'e ait bireysel emeklilik ödeme dekontu.
12. İstanbul'daki üç hastaneye ilişkin isim karışıklıkları var. Oysa o hastaneler o isimleri 2005'ten sonra alıyor.
BÜYÜKANIT VE BAŞBUĞ TANIK OLDU
Davanın 5 Ocak 2012'de başlanılan üçüncü iddianame sanıklarının savunmalarının alınmasının tamamlanmasının ardından, tanıkların dinlenilmesine geçildi. Mahkeme, bu kapsamda 2 Mart 2012'de Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu, eski genelkurmay başkanları emekli orgeneraller Yaşar Büyükanıt ve İlker Başbuğ'u tanık olarak dinledi. Dava kapsamımda toplam 31 tanığı dinleyen mahkeme heyeti, darbe planı yapıldığı iddia edilen 2003 yılında Genelkurmay Başkanlığı görevini yürüten emekli Orgeneral Hilmi Özkök ve dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök'ın tanık olarak çağrılması taleplerini kabul etmedi. Davanın 29 Mart 2012'de görülen duruşmasında Cumhuriyet savcıları Savaş Kırbaş ve Hüseyin Kaplan tarafından hazırlanan 920 sayfalık mütalaa mahkemeye sunuldu. Davada, bilirkişi incelemesi taleplerinin kabul edilmemesi, deliller değerlendirilmeden savcılığın esas hakkındaki mütalaasını vermesi ve tanık dinletme taleplerinin kabul edilmemesini gerekçe gösteren sanık avukatları, duruşmalara girmemeye başladı. Mahkeme, 19 Nisan 2012 günü aldığı ara karar üzerine “mazeretsiz olarak duruşmalara katılmayan” 108 sanık avukatı hakkında Avukatlık Kanunu'nun 62. maddesi de dikkate alınarak gereğinin yapılması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Mahkeme ayrıca, yapılan yargılama süresinde duruşmada beyanlarda bulunan bazı sanık avukatları hakkında da gereğinin yapılması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazdı. Yine mahkeme, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve yönetim kurulu üyesi 10 avukat hakkında da “davranışlarının adil yargılamayı etkilemeye yönelik olduğu” dikkate alınarak, gereğinin yapılması için 6 Nisan 2012'de Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. İstanbul Barosu'nun duruşmaya katılmayan avukatların temsil ettiği sanıklar için mahkemece istenmesine rağmen başka avukat görevlendirmemesi üzerine davada, esas hakkındaki savunmaların alınmasına geçildi. Davanın 16 Ağustos 2012 tarihindeki duruşmasında, esasa ilişkin savunmasını yapması için sağlık durumu nedeniyle ilk olarak emekli Orgeneral Ergin Saygun'a söz verildi. Esasa ilişkin savunmaların tamamlanmasının ardından mahkeme heyeti, bugün de sanıkların son sözlerini aldı. Bu arada, dava kapsamında sadece haklarında yakalama emri bulunan Ali Göznek ve Ahmet Gökhan Rahduvan'ın savunmaları alınamadı.