Funda Demirçin, ebru sanatıyla tanıştığı 2002 yılından bu yana sürekli kendini yenileyerek üretmeye devam ediyor. Ebru’da pek kullanılmaya cesaret edilemeyen renkleri, keskin dönüşleri, hikayesi olan büyük boyutlu soyut resim hissi veren çalışmalar üretiyor. Figürlü çalışmaların da sınırları aşarak ebru sanatını daha özgün ve realist çizgilere taşıyor. Kendi tarzında ürettiği eserleri yurt içi ve yurt dışında birçok sergi, fuar ve galeride sergileniyor.
Funda Demirçin
  EBRU’DA REALİST TAVIR 2019’da yaptığı çalışmalarla T.C. Kültür Bakanlığı sanatçısı olmaya hak kazanan Demirçin, Ankara’da özel stüdyosunda Ebru eğitimi dersleri vermeyi sürdürüyor. Demirçin, “Benim için ebru, düşlerimin, duygularımın, dile getirdiklerimin ya da söyleyemediklerimin, suya renklerim aracılığıyla yansımasıdır. Bir anda ulaşılabilecek sırrı yoktur. Bir zaman sonra sen o, o sen olursun. Aldığın tüm çıktılar artık senin DNA’larındır” dedi. Ebru sanatını daha özgün ve realist çizgilere taşımayı seven sanatçı, geleneksel ebru sanatına kendine özgü yeni tarz dokunuşları şöyle anlattı: “Ben Ebru’da kullanılmaya pek cesaret edilemeyen renkleri kullanıyorum.  Çalışmalarımda çizgiler, gölge ve ışık oyunları gözlemlenebiliyor. Ebru’nun bu figürlü yönünde daha realist bir tavır sergilemeye çalışıyorum.”

EBRU SANATINA FARKLI DOKUNUŞLAR

Ebru sanatını daha özgün ve realist çizgilere taşımayı seven sanatçı Funda Demirçin, “Öncelikle dalgalı ebrularım ile tanındım. Keskin dönüşleri, hem sınırları hem de sınırsızlığı içinde barındıran, hikayesi olan büyük boyutlu, soyut resim hissi veren çalışmalar üretiyorum. Resim bilgimi kullanarak yaptığım figürlü çalışmalarım da ise suyun üzerinde biz’imi fırçammış gibi kullanıyorum” dedi.