6 BİN GAYRİMENKUL
Kızılay’ın elinde yardımseverlerin bağışladığı ya da miras olarak bırakılmış 6 bin civarında değerli gayrimenkul olduğuna işaret eden Prof. Öz, “Kızılay bu gayrimenkulleri değerlendirmek üzere profesyonel bir yönetim oluşturabilir. Arsaların üzerine bina yapıp kiraya verebilir, mevcut binalarını daha etkili şekilde kiralama yöntemiyle değerlendirebilir. Bütün bunlar normal. Ama kâr amacı güden bir şirket gibi fon kurup piyasadan borç para toplaması Kızılay’ın bağış ve yardım mantığına, kuruluş felsefesine uymuyor. Hibeyle oluşmuş çadırları parayla satmakla yatırım fonu kurmanın amaç uyumsuzluğu açısından bir farkı yok” dedi.
Sayıştay'dan kaçmak için mi?
Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota, Kızılay’ın yatırım fonu kurmasına anlam veremediğini belirterek, ”Bunu anlayabilen var mı?” diye sordu. Kızılay’ın vergi muafiyeti nedeniyle vergi avantajı için fon kurmasına gerek olmadığını, kamu bankaları üzerinden bu faaliyetleri zaten yürütebileceğini belirten Rota, “O zaman Portföy Yönetim Şirketi ve fonların kurulmasının amacı Kızılay’ın varlıklarını ve kaynaklarını Sayıştay denetiminden uzaklaştırıp, finansal denetim ve değerleme odaklı SPK mevzuatına taşımak için olabilir mi” diye sordu.
Prof. Semih ÖzKızılay yatırımcıya mı çalışacak?
Prof. Semih Öz, yatırım fonlarının borç para verenlere kâr payı ödeme şeklinde işlediğini, kâr payı ödenen bir sistemin Kızılay ile bağdaşmadığını söyledi. Kızılay’ın işlettiği fonun yardıma ihtiyacı olan insanlardan çok parasını değerlendirmek isteyen yatırımcılara çalışacağına işaret eden Prof. Öz, Kızılay’ın itibarını zedeleyecek faaliyetlerden uzak durulması gerektiğini belirtti.