Kayserispor deplasmanı, bildim bileli zorluk seviyesi yüksek maçlara sahne olmuştur. O yüzden, "x deplasmanında 1 puan iyidir" kalıbının en çok yakıştığı şehirlerdendir Kayseri.

Dün gece de bu benzetmenin hakkının verildiği bir maç oynandı. Hem Fenerbahçe'yi hem de Kayserispor'u kutlamak gerek. Maç boyunca, iki takım da futbol odaklı bir oyun oynadı. Her ne kadar zemin buna müsade etmese de!

Fenerbahçe, Cengiz'in golünden sonra temkinli davrandı. Kontratak oyununu ve yüksek tempolu futbolu en iyi oynayan takımlardan olan Kayserispor karşısında, daha durağan bir oyun tercih edildi. Ancak haftalar sonra formasına kavuşan Serdar Aziz'in, klasikleşen hatasından gelen gol Kayserispor'u ikinci yarıya ortak etti. 

Serdar Aziz, oyun içinde bazı anları çok iyi oynuyor. İzlerken, "özellikle yerli rotasyonunda ne kadar değerli olduğunu" düşündürtüyor. Ama çok geçmeden, Galatasaray'da neden tutunamadığını ve yıllardır Fenerbahçe'de neden as stoper olarak değerlendirilmediğini çok iyi özetleyen hatalar silsilesine bulaşıyor. Kayseri'de de benzer hisleri yaşattı.

Galibiyeti, öz güven getirdi

Fenerbahçe, çok zorlanmadan kazanabileceği maçı, bireysel hatalar nedeniyle tehlikeye attı. Bu sezon alışık olduğumuz senaryoda, Fenerbahçe 2 farklı skoru yakaladıktan sonra rakipleri dağılır ve maç kopardı. Ama Kayserispor mental ve fizik açıdan sağlam duruşunu bozmadı.

Tadic ve Szymanski'nin silik kaldığı maçta, Batshuayi ve Cengiz takımı sırtladı. Maç 3-1'den 3-3'e gelmesine rağmen, vitesi artıran Fenerbahçe "ben bir şekilde golü bulurum" öz güveniyle yeniden öne geçti ve Beşiktaş deplasmanının hemen ardından oynanabilecek en zor dış saha maçlarından birini kayıpsız atlattı. 

Başrol Mert Hakan, figüranlar Fred-Zorbay

En azından puan olarak kayıpsız. Çünkü, bitti gözüyle bakılan maçın 90+ bilmem kaçıncı dakikasında, olmayacak işler oldu. Başrolde Mert Hakan, yan rollerde Fred ve Zorbay Küçük vardı.

Mert Hakan'ın kale önünde yaptığı gereksiz faule, anlamsız itirazları ve tansiyonu yükselten hareketleri eklenince, Fred'le beraber sarı kartlık oldular. Hadi buraya kadar tamam! Ya sonrası?

Tecrübeli acemilik!

Hakem Zorbay Küçük ne duyduysa, Fred'i birden oyundan attı. Böyle ani ve sert bir hamleyle alınan karar, "Herhalde Fred küfür etti" algısını oluşturdu.

Ama anlayamadığım şu; kariyeri boyunca 1 kere bile direkt kırmızı kart görmemiş Fred gibi tecrübeli bir ismin, Galatasaray derbisinden önce böyle bir acemiliği nasıl yaptığı. 

Eminim maçtan önce, Zorbay Küçük'ün Fenerbahçe maçlarındaki kart sevgisi bütün futbolculara anlatılmıştır. Küfür etti veya etmedi, Fred'in sarı kartı gördükten sonra hakemin yanından uzaklaşması ve münakaşaya girmemesi gerekirdi.

Biri yalan söylüyor!

Zorbay Küçük, Fred'in kendisine küfür ettiğini söylüyor. Fred asla kabul etmiyor. İkisinden biri yalan söylüyor.

Maç kazasız belasız bitsin diye oyuna alınan Mert Hakan, fitilini ateşlediği olayların sonucunda hem kendisini hem de Fred'i yaktı. Günah keçisi ilan etmek istemiyorum ama Fenerbahçe'deki dördüncü yılına yaklaşan Mert Hakan'ın, geldiği günden beri bu takıma hiçbir fayda sağlamadığı da apaçık ortada.

Faydası olmadığı gibi, zarar sayısı da bir hayli fazla!