Bir maçın hakeminin maçtan hemen sonra, planlanmamış biçimde, son dakikada aleyhine penaltı verdiği takımın teknik direktöründen canlı yayında özür diledi.
Hakem Deniz Çoban’ın bu hareketine şaşırdık haliyle. Biz alışık değiliz planlanmamış şekilde bir teknik direktörden canlı yayında özür dileyen bir hakem görmeye. Kendisini kahraman ilan ettik tabii hemen.
Kahraman hakemimiz önceki gün Ayşe Arman’ın sayfalarındaydı.
Belli ki bir süre daha gündemde kalacak. Belki futbol yorumcusu da olacak televizyonda; kim bilir?
Ancak bu kahramanlık öyküsünün hikayesini okuduğumda bir şey bana tuhaf geliyor. Çoban’ın anlattığı kadarıyla mesele, bir maçta üs üste hata yapmış yani işini becerememiş bir hakemin, profesyonel anlamda hiçbir şey ifade etmeyen günah çıkarma seansı gibi görünüyor gözüme.
Kimse o hata yüzünden Kasımpaşa’ya puan artırımı yapmayacak.
Başarısız bir hakemin tam 20 yıl bu işi yaptıktan sonra günah çıkarması nedense bende özür dilemesinden dolayı kendisini takdir etme ve canlı yayına çıkma cesaretinden dolayı kutlama isteği dışında bir duygu uyandırmıyor.
Hafta sonu yine bir sürü hakem hatası izledik. Altı hakem bir pozisyonu doğru değerlendirmeyi beceremiyorsa özür dilese ne olur dilemese ne olur...
Her zamanki gibi başarısızlığı unuttuk, yine insanın kendinden bir kahraman yaratma çabası söz konusu.
Dövmenizi miras bırakmak ister misiniz?
Yaşadığımız durumun ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. İnsanların giderek artan tuhaflıktaki ilginç halleri şaşırtıcı olmayı biraz daha aşıp tuhaflaşmaya başladı.
Yeni haber bu tuhaflığın şahikası.
Bundan böyle dileyenler dövmelerini aile bireylerine miras bırakabilecek.
Hem de öyle, aman efendim üç boyutlu yazıcıdan çıkış alınmışını ya da ne bileyim usta bir ressam tarafından alınmış kopyasını filan değil. Bizzat dövme koordinatlarınızdan (artık nerenize yaptırdığınız dövmeyi miras bırakıyorsanız) alınmış et parçasının özel yöntemlerle tahnit edilmişi miras bırakılabiliyor!

Post’un haberine göre NAPSA yani Ulusal Ten Sanatını Koruma Birliği adını taşıyan kuruluş, dövmelerinizin çocuklarınıza, eşinize, sevdiklerinize miras olarak kalması için gerekli altyapıyı sağlıyormuş. Hayattayken bu kurumu mirasınıza ekliyormuşsunuz. Ve ölümünüzün gerçekleşmesinin ardından 18 saat içinde bu kuruma haber verip ekiplerin cenaze evine ulaşıp bedeninizden dövmenizi çıkarması sağlanıyormuş.
Sonra da, üç ila altı ay içinde evinize, içinde çerçeveletilmiş dövmeniz olan bir paket teslim ediliyormuş.
Dövme sahibi olan benim için bile bu durum fazla ürpertici.
Bu çağ çok tuhaf bir çağ çoook!