Nobel ödüllü teorik fizikçi Albert Einstein’in bu sözlerini hatırlatan Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu:
“Devlet kötü yönetiliyorsa, Anayasa’ya, yasalara uyulmuyorsa, devlet kademeleri ve halk görevlerini yapmıyor, seyirci olarak sadece seyrediyorsa, o ülke çok tehlikeli bir yöne döner” diyor ve ekliyor:
“O zaman orada, ne adalet kalır, ne de özgür ve çağdaş yaşam!”
Haksız mı?
★★★
Bugün ülkemizde yaşananlar nedir?
Anayasa çiğneniyor, yasalar uygulanmıyor, adaleti umursayan yok. Hukuk guguk olmuş durumda!
Anayasa ve Cumhuriyete bağlılık yemini edenler yeminlerine sadık kalmıyor, Cumhuriyet’in değerlerine saygı gösterilmiyor, Atatürk ilkelerine yüz çevriliyor, din siyasete alet ediliyor.
Bu arada Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı yapanlar ödüllendirilirken, Atatürk ve Cumhuriyet devrimlerini övenlere ceza veriliyor.
Misal mi?
İşte, Ordu’nun Korgan İlçesi Kaymakamı Miraç Akbulut...
Cumhuriyet’e bağlı Atatürkçü olan bu kaymakam görevden alındı!
★★★
21’inci Yüzyıl Türkiye’sinde, bir kaymakamın Cumhuriyet Bayramı törenlerinde Atatürk ve Cumhuriyet değerlerinden övgüyle bahsettiği için görevden uzaklaştırılması bir hukuk ve adalet skandalının şahikasıdır (doruk noktasıdır).
Ordu ilimizin Korgan İlçesi Kaymakamı sadık bir Cumhuriyet evlâdı olduğu için görevden alınmıştır. Gerçek bu iken, Ordu Valiliği:
“Kaymakam Miraç Akbulut, görevinin sorumluluğu ile bağdaşmayacak şekildeki tutumu nedeniyle görevinden uzaklaştırıldı” diye açıklama yaptı.
Demek ki, kaymakamın Cumhuriyeti ve Atatürk’ü övmesi, “Türkiye şeyhler, müritler ve dervişler memleketi olamaz” demesi, görev sorumluluğu ile bağdaşmayan bir şey, öyle mi?
Demokrasiyi, eşit yurttaşlığı, çağdaşlığı övmek, cumhuriyete sahip çıkmak, bunların kafalarına göre sorumlulukla bağdaşmıyor?
Türkiye’yi ne yazık ki, bu hale getirdiler! Tanrı aklımızı korusun!
Cehalet mi, kasıt mı?
“Her millet, hak ettiği yönetimle yönetilir” denir. Peki, aziz Türk milleti böyle bir yönetimi hak ediyor mu?
Bir yalan dünyasında gibiyiz!
“Türkiye’nin şaha kalktığını, Avrupa ülkelerinde market raflarının boş olduğunu, insanların yiyecek sıkıntısı çektiklerini, bizim ise bolluk içine olduğumuzu, dünyanın bizi kıskandığını...” söylüyorlar.
20 yıllık AKP iktidarında bu masalları duymaya alıştık ama, en katmerlisini AKP Şanlıurfa milletvekili Zemzem Gülender Açanal söyledi.
Haliliye Belediyesi’nin bir etkinliğinde konuşan Zemzem Hanım “Kadınlar yıllar sonra seçilme hakkını partimiz ve Sayın Cumhurbaşkanımız sayesinde elde ettiler!” demez mi?
Bir milletvekilinin bu kadar bilgisiz olması mümkün mü?
Türkiye’de kadınlara 1930’da seçme hakkını, 1934’te de seçilme hakkını Atatürk’ün verdiğini Google’a baksa öğrenirdi.
İktidar kanadında böyle milletvekilleri oldukça, sürekli gerisin geriye giderek çağın dışına itilmemiz kaçınılmazdır!
TEBESSÜM
Cezanın sebebi...
Adam, arkadaşına anlatıyor:
“Başıma neler geldi, bir bilsen...”
“Hayrola, ne oldu ki?”
“Bu sabah sokakta bir kadını zorla öpmekten yargılandım ama çok alâkasız bir şeyden ceza aldım.”
“Ne cezası?”
“Sorma birader, hâkim öptüğüm kadını görünce şaşırdı, şok oldu, ‘Bu da öpülür mü yaa?’ diyerek sarhoşluktan ceza verdi bana!”
GÜNÜN SÖZÜ
İnsanları Allah ve dinle aldatanlar, art niyetli ve çıkarcı kişilerdir!