-Alev, ateşin bayrağıdır-

Kişisel-bireysel yaşamın yapısı aile, toplumsal yaşamın yapısı ulustur. Anlayış, dayanışma, özveri ve güven içindeki birlik varlığın ve geleceğin en gerçek güvencesidir. Yaşamı çekilir kılmak, engelleri ve güçlükleri göğüsleyip amaçlanan-istenilen sonuçları elde etmek için girişilecek çalışmalar ve çabalar birer atılımdır. Yürümek, koşmak, uçmak olarak bilinen insan koşuları yaşamın gücünü yansıtan, yaşama güç veren eylemlerdir. Çalışmadan, yorulmadan, terlemeden sağlanan sonuçların değeri girişimlerle elde edilenler kadar değerli ve anlamlı değildir. Yaşamın tüm alanlardaki aydınlığı insanın hak ettiği, sağladığı, emeğinin ürünü olan sonuçlar olarak edinmesi onur veren bir aşamadır. Yararlı olarak, etkin olarak, güvenilen, inanılan, aranan olarak yaşamın tadını alanlar örnek kişilerdir. Toplumsal yapıya bu değerlerin anlamlı katkısı yaşam ışıklarıdır. Bizim en etkin, en güçlü, en anlamlı, en değerli ulusal yaşam ışığımız ATATÜRK’tür.

Ulusal yapımızın değerli harçları geleneklerimizden, soyumuzun değerlerinden, inancımızın ve güvenimizin mayasından oluşmuştur. ATA’mızın “Sonsuza değin bağımsız yaşayacaktır” dediği lâik cumhuriyetimizin kazandırdıklarını sonsuza kadar koruyup güçlendirmek hepimizin onur borcudur, en öncelikli ve ağırlıklı yurttaşlık görevidir. Davranışları ve tutumlarıyla sakıncalar dizisinde cirit atan, sapkınları yüreklendirip şımartan toplum zararlıları ulusal yaşamın karaları ve aşağılıklarıdır. Dilleri ve kalemleri bozuk yandaşları, uydu ve uşakları da tapınırcasına kölelik ettiklerinden aşağı kalmamaktadır. Dil ve kalem temiz oldukça siyasal karşıtlık, uygar ve doğal bir çıkışmadır, tartışmadır, hatta yararlıdır.

Temsil yerlerinden, katlarında ve görevlerinde oturup bölücülük ve ayrımcılık yapmak bağışlanmaz, hoşgörülmez ağır kusurdur. Toplumsal barışın temeli yurttaşlar arasındaki içtenlikli bağlardır. Bunu güçlendirip korumak ve sürdürmek yerine partizanlıkla çözüp dağıtmak en büyük hayınlıklardan biridir. Hiçbir parti yararı, ulusal yarardan üstün ve değerli olamaz. Ulusal dayanışmaya, toplumsal barışa, esenlik ve mutluluğa ağırlık ve öncelik vermek gerekirken kısır döngüler biçiminde siyasal çekişmeler yalnız günümüzü değil, yarınlarımızı da olumsuzluklara boğmaktadır. Siyasal ayrımları yurttaşları bölecek duruma getirmek en büyük sakıncalardan, hayınlıklardan biridir. Siyasetçilerin karşı partilere ve partililere “Kıyılması gerekenler gibi” bakıp saldırmaları en kötü yaklaşımlardan biridir. Kişiliklere, onura, değerlere saldırmadan yapılacak konuşmalar, ilişkileri de olumlu etkileriyle seçkinleştirir, değerlendirir, yararını artırır.

AKP genel başkanının günümüzdeki durumu TARAFSIZLIK andına tümüyle aykırı olduğu gibi “Türk Milleti’nin birliğini temsil (Anayasa mad.104/1)” kuralına da tümüyle aykırıdır. Bir siyasal partinin lideri tüm milletin temsilcisi olamaz. Gerçek dışı konum hiçbir biçimde savunulup korunamaz. Aykırılık çok somut, çok belirgindir.

Hukuk devleti hukuk dışı durumlar ve eylemlerle savunulamaz. Hukuk devletini geçersiz kılan oluşumlar, işlemler ve konumlar ağır sorumluluk nedenidir.